''Barışı kovalamak zorunda olan AK Parti'nin kendisidir''
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AK Parti'ye yönelik çarpıcı bir açıklamada bulundu. Demirtaş, "Şu sözümü unutmasın AK Parti' liler. Bundan sonra, barışın peşinden koşmak, barışı kovalamak zorunda olan AK Parti'nin kendisidir. Çünkü biz direnişteyiz, çünkü biz alanlardayız" dedi.
Demirtaş, partisinin Bağcılar İlçe Başkanlığında düzenlenmesi planlanan, ancak kalabalık nedeniyle binanın önünde yapılan basın açıklamasında, KCK operasyonlarını eleştirdi. Gözaltındaki arkadaşları ne suç işlediyse, kendilerinin de aynı suçu gece-gündüz demeden işlemeye devam ettiklerini belirten Demirtaş, böylesi haksızlıklarla ilk defa karşılaşmadıklarını, 80 yıldır Kürt, Alevi, Gayrimüslim olarak,bu ülkenin ''tüm ötekileri'' olarak, zaten hukuk ve adalet görmediklerini ileri sürdü. Demirtaş, ''Şimdi AKP de bu statükoyu devam ettiriyor'' dedi.
AK Parti'ye yakın olan medyanın da yapılan baskıları meşrulaştırmak için psikolojik harekatın bir parçası olarak görev yaptığını savunan Demirtaş, ''Biz, haklı ve meşru talepleri olan bir halk hareketiyiz. Bizi durdurmaya gücünü yetmez. Başta Başbakan olmak üzere bu soruşturmayı yürütenlere sesleniyorum, hepimizi cezaevine doldursanız, bu mücadele cezaevinde devam edecek, hepimizi katletseniz, mezarlara doldursanız, bu mücadele öbür dünyada da devam edecek. Bu ülkede gerçek bir barış, demokrasi istiyorsanız biz hazırız, buyurun cezaevinde görüşmeleri sürdürelim'' dedi.
Bu ülkede sadece Kürtlerin değil, pek çok kesimin zulüm gördüğünü ileri süren Demirtaş, kendilerinin barış dilencisi değil, barış direnişçisi olduklarını söyledi.
Demirtaş, ''Şu sözümü unutmasın AKP'liler. Bundan sonra, barışın peşinden koşmak, barışı kovalamak zorunda olan AKP'nin kendisidir. Çünkü biz direnişteyiz, çünkü biz alanlardayız'' görüşünü dile getirdi.
Sadece 2,5 yıl içinde 8 bin arkadaşlarının gözaltına alındığını ifade eden Selahattin Demirtaş, ''Kardeş Türk halkı şunu iyi bilmelidir: Bu ülkede, Kürtlere özgürlük gelmedikçe, hiç kimse özgür olamaz. Bakın sadece Kürtler ana dilini konuşamasın diye, hepimize zulüm yapıyorlar. Eğer öğretmenler atanamıyorsa, bunun nedeni Kandil'e atılan bombalardır. Sizin paralarınız heba ediliyor'' diye konuştu.
TBMM'ye dönüş kararlarıyla birlikte birtakım çevrelerin ne kadar rahatsız olduğunnu da gün yüzüne çıktığını savunan Demirtaş, ''Hemen ertesi gün operasyonlar, tutuklamalar başladı'' dedi.
Selahattin Demirtaş, ''1 Ekim'den 1 hafta önce İmralı'da Öcalan ve diğer tutuklular bir telgraf gönderiyor avukatlarına. Telgrafta 'Biz Meclis boykotunun anlam bulduğunu düşünüyoruz' diyorlar. Ama, Bu telgraf 1 Ekim'den 3 gün sonra avukatlara teslim ediliyor. Amaç kafa karıştırmak'' diye konuştu.
Avukatlarının 2 aydır Öcalan ile görüşemediğini ifade eden Demirtaş, 9 Ekim'de Gemliğe yapılacak yürüyüşü hatırlatarak, ''Biz çatışmalar şiddetlenmesin, evlatlarımız ölmesin, gerillalar dağlarda, polisler şehirlerde ölmesin diye yürüyeceğiz. Biraz aklınız varsa bu yürüyüşü provoke etmezsiniz'' dedi.
Demirtaş, Türkiye'de gerçek barışı yaratacaklarını, ama bunu dilene dilene değil, direne direne yaratacaklarını, özgürlük kazanılana kadar da mücadeleye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Basın açıklamasına çok sayıda BDP'linin yanı sıra Pervin Buldan, Ertuğrul Kürkçü, Sabahat Tuncel, Erol Dora, Sırrı Süreyya Önder ile sanatçı Ferhat Tunç da katıldı.
Kaynak: AA
AK Parti'ye yakın olan medyanın da yapılan baskıları meşrulaştırmak için psikolojik harekatın bir parçası olarak görev yaptığını savunan Demirtaş, ''Biz, haklı ve meşru talepleri olan bir halk hareketiyiz. Bizi durdurmaya gücünü yetmez. Başta Başbakan olmak üzere bu soruşturmayı yürütenlere sesleniyorum, hepimizi cezaevine doldursanız, bu mücadele cezaevinde devam edecek, hepimizi katletseniz, mezarlara doldursanız, bu mücadele öbür dünyada da devam edecek. Bu ülkede gerçek bir barış, demokrasi istiyorsanız biz hazırız, buyurun cezaevinde görüşmeleri sürdürelim'' dedi.
Bu ülkede sadece Kürtlerin değil, pek çok kesimin zulüm gördüğünü ileri süren Demirtaş, kendilerinin barış dilencisi değil, barış direnişçisi olduklarını söyledi.
Demirtaş, ''Şu sözümü unutmasın AKP'liler. Bundan sonra, barışın peşinden koşmak, barışı kovalamak zorunda olan AKP'nin kendisidir. Çünkü biz direnişteyiz, çünkü biz alanlardayız'' görüşünü dile getirdi.
Sadece 2,5 yıl içinde 8 bin arkadaşlarının gözaltına alındığını ifade eden Selahattin Demirtaş, ''Kardeş Türk halkı şunu iyi bilmelidir: Bu ülkede, Kürtlere özgürlük gelmedikçe, hiç kimse özgür olamaz. Bakın sadece Kürtler ana dilini konuşamasın diye, hepimize zulüm yapıyorlar. Eğer öğretmenler atanamıyorsa, bunun nedeni Kandil'e atılan bombalardır. Sizin paralarınız heba ediliyor'' diye konuştu.
TBMM'ye dönüş kararlarıyla birlikte birtakım çevrelerin ne kadar rahatsız olduğunnu da gün yüzüne çıktığını savunan Demirtaş, ''Hemen ertesi gün operasyonlar, tutuklamalar başladı'' dedi.
Selahattin Demirtaş, ''1 Ekim'den 1 hafta önce İmralı'da Öcalan ve diğer tutuklular bir telgraf gönderiyor avukatlarına. Telgrafta 'Biz Meclis boykotunun anlam bulduğunu düşünüyoruz' diyorlar. Ama, Bu telgraf 1 Ekim'den 3 gün sonra avukatlara teslim ediliyor. Amaç kafa karıştırmak'' diye konuştu.
Avukatlarının 2 aydır Öcalan ile görüşemediğini ifade eden Demirtaş, 9 Ekim'de Gemliğe yapılacak yürüyüşü hatırlatarak, ''Biz çatışmalar şiddetlenmesin, evlatlarımız ölmesin, gerillalar dağlarda, polisler şehirlerde ölmesin diye yürüyeceğiz. Biraz aklınız varsa bu yürüyüşü provoke etmezsiniz'' dedi.
Demirtaş, Türkiye'de gerçek barışı yaratacaklarını, ama bunu dilene dilene değil, direne direne yaratacaklarını, özgürlük kazanılana kadar da mücadeleye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Basın açıklamasına çok sayıda BDP'linin yanı sıra Pervin Buldan, Ertuğrul Kürkçü, Sabahat Tuncel, Erol Dora, Sırrı Süreyya Önder ile sanatçı Ferhat Tunç da katıldı.