Bayburt Üniversitesi 2010-2011 Eğitim Öğretim Sezonuna Hazır

Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof

Bayburt Üniversitesi 2010-2011 Eğitim Öğretim Sezonuna Hazır
Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, 2010 - 2011 eğitim öğretim sezonu öncesi basın mensuplarıyla Eğitim fakültesi yeni kantininde düzenlenen kahvaltıda bir araya geldi. Rektör Prof. Dr. Mollamahmutoğlu Bayburt Üniversitesi'nin 2010-2011 eğitim öğretim sezonuna hazır durumda olduğunu söyledi.
BAYBURT NÜFUSUNUN ONDA BİRİNİ OLUŞTURMAKTAYIZ
Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, "Üniversitemiz 15 Eylül 2008 tarihinde faaliyetine başladı. Dolayısıyla 15 Eylül 2010'da ikinci yaşını doldurmuş durumda. Bu süre içerisinde çok hızlı gelişmeler oldu. Bir üniversite birkaç sene içinde tamamlanacak bir şey değil. Bir insanın doğup büyümesi gibidir. Ama üniversitenin ölümü olmayacaktır. Üniversite doğmuştur, gelişmektedir ve gelişmeye devam edecektir. 15 Eylül 2008'de 15 personelle başladık bu gün 277 personele ulaştık. Bunların 180'i akademik, 93'ü de idari personeldir. Kasım ayında KPSS'den gelecek personelle sayı daha da artacaktır. Bu sayılar sadece bu gün için böyledir. Bir hafta sonra da beş akademik personel daha aramıza katılacaktır. Dolayısıyla sayı sürekli artmaktadır. Bunların yanında sözleşmeli olarak bünyemize dahil ettiğimiz seksen personelimiz daha var. Bunların kırkı temizlik kırkı da güvenlik elemanı olarak istihdam edilmektedir. 1384 öğrenci ile başladığımız üniversite öğrenci sayımız bu gün itibariyle kesin kaydını yaptırmış öğrencilerle 3 bin 329'a ulaşmıştır. Yani her yıl 1000 öğrenci artışıyla bu rakama gelinmiştir. Biz ek kontenjanlarla 3 bin 400'ün üzerine çıkacağız. Burada endişemiz bu kadar öğrenciyi barındırabilecek miyiz? Sadece öğrenci değil 300 civarında da idari ve akademik personel vardır. Yani 4 bine yaklaşan sayımızla Bayburt nüfusunun onda birini oluşturmaktayız. Bu yeni kurulan bir üniversite için önemli bir rakamdır" dedi.
Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu daha sonra şunları kaydetti;
"Bu kadar öğrenciyi burada barındırabilecek çabayı hepimizin göstermesi lazımdır. Üniversitenin görevi öğrencilere barınak temin etmek değildir. Bizim görevimiz durumu ilgili birimlere yazılı olarak bildirmek ve ilgili birimlerin bu ihtiyaca cevap vermesini sağlamaktır. Biz eğitim-öğretim için gerekli altyapıyı tesis edip, gerek fiziki mekanları gerek eğitim öğretim için gerekli araçları oluşturup öğrencinin en iyi eğitimi almasını sağlama çabasında olduk ve bunu da çok üst düzeylere taşıdık. Biz bu gün üniversite olarak kendimizi yeni kurulan üniversitelerle karşılaştırmıyoruz, artık etrafımızdaki köklü üniversitelerle ölçüşür duruma getirdik. Bu yılın şubat ayında Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü ve valiliğe yazı yazıp beklenen öğrenci nüfusunun ne olduğunu Bayburt'ta yurt imkânlarının ne olduğu ve ne kadar daha barınma ihtiyacı olduğu kendilerine bildirilmiştir. Hem valiliğin bu konuda teşebbüsü var hem de Kredi Yurtlar Kurumu'nun. Önceki gün yine Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürüyle ve özelde de Kredi Yurtlar Kurumu Bölge müdürü Yahya beyle görüştüm. Yahya Bey iki tane binayı kiralayacaklarını, bunun son aşamaya geldiğini ve öğrenci hizmetine sunabileceklerini söylediler. Bunlardan bir tanesi Hanefi Türker beyin yaptığı bir binadır. Burası üniversite öğrencilerin taleplerini karşılayacak bir yapıdır. Yahya bey burasının kiralama işlemlerini başlattıklarını söyledi. Bir de fen lisesi var. Bu bina da daha önce yatılı fen lisesi olarak kullanılan bir binaydı. Onu da valilik bölge müdürlüğüne teklif etti. Orası da incelendikten sonra kabul edildi. Bu iki bina öğrencilerin hizmetine sunulacaktır. Bununla birlikte biz Kredi Yurtlar Kurumu ile birlikte başbakanlıktan şehrimizde hizmet verecek 750 kişilik bir yut onayı aldık. Bunun çalışmaları da başladı. 2012 yılında öğrencilerin hizmetinde olacaktır. Ayrıca etrafta özel yurtlar binalar da devam ediyor. Bu da sevindiricidir. Bizim son olara teşebbüsümüz şu oldu. Öğrencilerimizden eğitim-öğretim başlamadan şehrimize gelip barınacakları yeri belirlemelerini istedik. Ayıca yarın mahalle muhtarlarıyla yarın burada bir toplantı yaparak mahallelerindeki boş ve kiralık olabilecek evleri tespit etmelerini isteyeceğiz. Öğrencilerin muhtarlarla irtibatını sağlayacağız. Ayrıca olağanüstü bir durum olursa mahalle odalarının kullanılabilirliğini de kendileri ile konuşacağız. Üniversitemiz kurulduğundan bu güne şehirden 1 trilyonluk alış-veriş yapmıştır. Buna öğrenci ve personel harcamaları dahil değildir. Üniversite olarak alış-veriş yaptığımız yerleri şöyle belirteyim: Akbil Bilgisayar, Akçaylar Züccaciye, Altaylar Matbaacılık, Aras Elektrik dağıtım, Gözde Çiçekçilik, Kılıç Otomotiv, Ertaş Ticaret, İlkler Ticaret, Okutmuş Ofset Matbaacılık, Öz Ticaret, Özbek Ticaret, Prizma Kırtasiye, Prut Kitabevi, Seyhanlar Petrol, Taştan Ticaret, Tavşanlı Kuruyemiş, Topaloğlu Ticaret, TNTNet AŞ, Turkcell iletişim Hizmetleri, Üniversite Kitabevi, Yıldaş Elektrik, Zeki Bilişim vb uzayıp gidiyor. Bu benim bir ay önce tespit ettiğim durumdur.
Bayburt Üniversitesinin inşaatlarını da 2009 yılında yüzde doksan oranında Bayburtlu işadamları iş yapmıştır. Mesela Rektörlük binasının tamamlanmasında Yaşar Yılmaz Bey, kütüphanenin yapılmasında rahmetli Kenan Turgut bey başladı oğlu devam etti Lojmanları da yine aynı kişi almıştı. Mühendislik fakültesinin tamamlanmasında Bayburt İnşaat görev aldı. Bunlar tabi bahsettiğim 1 trilyonun dışındadır. Gördüğünüz gibi sadece sosyal-kültürel anlamda değil ekonomik anlamda da katkı yapmaktadır. Dört bin kişiye varan sayımızla da ekonomiye yapılan katkı sanırım ayrıca kayda değerdir."
BAŞARININ ADRESİ BAYBURT ÜNİVERSİTESİDİR
"Bu yıl başarının adresi Bayburt üniversitesidir. Üniversitemiz bu yıl daha da fazla atılım gerçekleştirdi. Özellikle kendini ifade etmede, tanıtmada bir ilke ve çok büyük bir başarıya imza attı. Başkent Ankara ve Trabzon şehirlerimizde billboardları 10 gün süreyle üniversitemizin reklamları süsledi. Bir gün Gümüşhane milletvekili arayıp dedi ki: "Hocam ben sizi tebrik etmek için aradım. Kızım gazi Üniversitesi'nde okuyor. Kızımla beraber üniversiteye giderken caddede bir anda billboardlarda Bayburt üniversitesi reklamlarını gördük. Kızım baba bak Bayburt üniversitesinin reklamı neden Gümüşhane'nin yok dedi." Ayrıca "o gördüğümüz binalar size ait, maket değil mi?" dedi. Ben de kendisine Gümüşhane'ye geldiğinizde Bayburt çok yakın buyurun gelin oradakilerin gerçek halini burada görün dedim. Ben tebrik etmek için aradım dedi. Teşekkür ettim. Aynı şekilde Trabzon'dan da arayanlar oldu. Televizyon programlarına da katıldım. Vakıf üniversiteleri bana "Sizin reklama ihtiyacınız yok. Siz devlet üniversitesisiniz. Kontenjanlarınız zaten dolacak. Reklam bizim için gerekli" dediler. Ben kendilerine ben kaliteli öğrenci için buradayım. Dedim. Onlar bu açıdan düşünmediklerini söyleyerek hak verdiler. Bu sırada biz özellikle tercih döneminde web sayfamıza tercih rehberi koyduk. Bu sayede en fazla taranan 17. Üniversite olduk. Bu tanıtımlarımız tercihlerde sonuç verdi. 2010 ÖSYS'ye göre kontenjanlara yerleşen sayıları söylüyorum. Öğrenci talebimiz 1210, lisansa yerleşen öğrenci 1210. Kontenjan açığı sıfır. Ön lisansa 600 öğrenci talebimiz var. 221 kontenjan açığı var. Genel yüzde ortalamamız 12.21. Diğer üniversitelerle karşılaştırdığımızda çok iyi durumdayız. Üniversitenin başarısı ortadadır."
BU YIL BARINMA SORUNU YAŞANACAK MI?
Toplantının son bölümünde basın mensuplarının sorularına cevap veren Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, öğrencilerin barınma sorunu yaşamayacaklarını kaydetti.
Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, "Gerekirse mahalle odalarını kullanabiliriz. Ayrıca geçen yıl olduğu gibi biz ve personelimiz böyle bir sorun olursa evlerimizde geçici olarak, çözüm bulunamazsa sürekli olarak öğrenci barındırmaya hazırız" dedi.
BAYBURT ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK KADRO OLARAK GEREKLİ GELİŞMEYİ BUNA PARALEL OLARAK GERÇEKLEŞTİREBİLDİ Mİ?
"277 personelin 180'i akademik personeldir. Bize bir hafta içinde yeni katılımlar olacak. Nano teknoloji uzmanı bir profesör hocamız yakında aramıza katılacak. İlana çıktık. Atama noktasına geldi. Bu sayede profesör sayımız dörde yükselecek. Dört doçentimiz, 22 Yrd. Doçentimiz var. Dört yardımcı doçent daha katılım sağlayacak ve bu sayı 26 olacak. Geri kalanların sayısı öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi olarak dağılıyor. Ayrıca Amerika'ya geçen yıl yirmi kişi gönderdik Bu sayı bunun dışındadır. Bu arkadaşlarımızı 2011'de yerinde ziyaret edeceğiz. Amerika gibi cazip bir yerden dönmeyebilirler. Onları da sürekli takip edeceğiz. Ayrıca ÖYP ile aramıza 70 yeni araştırma görevlisi katıldı. Bunlar YÖK tarafından belirlenen 15 üniversitede master ve doktora yapmak üzere gönderilecekler. Şimdilik aramızda misafirler. Dolayısıyla beş-altı yıl içinde 100'den fazla genç beyin doktorasını tamamlamış olarak üniversitemize dönecek. Bu önemli bir güçtür. Biz sürekli nasıl dünya üniversitesi oluruz diyoruz ya İşte dünyaya açılabilmek için dünyaya pencere açabilecek akademik personele ihtiyacımız var. Bu genç beyinlerle bunu başaracağız inşallah. Bünyemizde bulunan araştırma görevlileri de otuzu küsür kadar. Bunları da biz yetiştireceğiz burada. Onları da ilave ederseniz 130 olacak. Bu sayı gittikçe artacak. Onlar dönünceye kadar belki otuz-kırk araştırma görevlisi daha aramıza katılacak ve çok farklı bir duruma geleceğiz. Lider nesillerin tercihi dediğimiz Bayburt Üniversitesi sloganına yakışır bir konuma gelecektir. Yatırımımız bu yöndedir. Geleceği oldukça parlak bir yatırımdır"
DAHA ÇOK HANGİ BÖLGELERDEN TERCİH VAR?
"Özellikle meslek yüksekokulları daha çok bölge şehirlerinden öğrenciler tarafından tercih edildi. Ancak özellikle eğitim fakültesi Türkiye'nin sadece üç ili hariç r ilden tercih edilmiş. Üniversitemize İstanbul, Ankara, Adana gibi illerden oldukça yüksek sayıda tercih edilmiş. Türkiye'nin her köşesinden öğrencimiz olduğu gibi bu yıl 39 Türki öğrenci de aramıza katıldı. Bunlardan üçü dil barajını aştı diğerleri Tömer'de dillerini geliştirdikten sonra aramıza katılacak."
KAÇ TANE BAYBURTLU ÖĞRETİM ÜYESİ VAR?
"Özellikle bazı yazılarıma bu yönde yorumlar geliyor. Burada öğretim üyesi olarak ağırlık Erzurum kökenlilerdedir. Burada yüzde yetmiş oranında Erzurum'dan gelmiş öğretim elemanları var. Benim rektör yardımcım Ömer Çomaklı Bey de Erzurumludur. Ona da söylüyorum. Burası Atatürk Üniversitesinin de başka üniversitelerin de arka bahçesi olmamalı. Üniversitemizde yedi tane Bayburtlu öğretim görevlisi var. ÖYP ile de dört tane araştırma görevlisi geldi. Yrd. Doç. Dr. Abdurrahman Okuyan, Fen Bilgisi Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hakan Söğüt, MYO Yrd. Doç. Dr. Müdürü İhsan Çubukçu, Öğretim Görevlileri Aydoğan Dursun, Sertakul Turgut, Ebubekir Akkoyunlu, Hülya Kodan, Semanur Kodan ÖYP ile geldi, Şule Akbaş doktora yapıyor, Erkan Öner bunlar Bayburtlu akademisyenler. İdari olarak Sağlık Kültür Daire Başkanlığı görevini yürüten coşkun Koçhan, Zeki Eraslan vardı yeni Ankara'ya nakil oldu, İİBF Sekreteri Adnan Tosun, Ayniyat saymanı Köksal Türk, Muammer Zozik, Nurullah Tanrıkulu, Fatih Yeşiloğlu, Sinan Koman, Mehmet Salih Karadeniz, Mustafa Yanık, Sadullah Duman, Erdal Türk bunlar Bayburtlu personelimiz. Bunların yanında kırk temizlik, kırkta güvenlik görevlisi olmak üzere seksen personelin tamamı Bayburtlu.
Deniyor ki Bayburt üniversitesi Bayburtlulara ihale vermiyor. Bunlar da doğru değil. Bayburt Üniversitesi inşaatını yapan firmaların yüzde doksanı Bayburtludur. Üniversitemiz bünyesindeki bütün kantinler Bayburtlular tarafından işletilmektedir. Ama bir noktaya parmak basmak istiyorum. Bayburt üniversitesi Türkiye Cumhuriyeti'nin Bayburt'ta kurulmuş bir üniversitesidir. Bu bir evrensel üniversite burada Bayburt'tan da eleman olacak, Erzurum'dan da, Trabzon'dan da, Adana'dan da, İstanbul'dan da hatta Amerika'dan da öğretim üyesi ve çalışanımız olacak. Nitekim bu kapsamda 20110-2011 öğretim yılı içerisinde üniversitemizde İngilizce ders vermek üzere bir okutman gelecek. Dolayısıyla biz bir dünya üniversitesiyiz. Bunlar olacak. Ancak bir grup var ki ısrarla üniversiteye çamur atma peşinde. Ben şunu söylemek istiyorum gelin bu işten vazgeçin. Hedefimiz Bayburt'un gelişmesiyse, Bayburt Üniversitesini bir marka haline getirmekse şu önyargıları bir kenara bırakalım. El ele verelim. Ne gerekiyorsa bunu beraber yapalım. Biliyorsunuz bir grup insan vardı kişileri konuşurlar eleştiriler. Bu gruba düşünürler küçük kafalı insanlar diyor. Bir grup insan vardır olayları konuşur, bunlar normal gruptur. Bir grupta fikir ve proje üreten kafalardır. Eğer siz bir yerde değişime yol açan unsursanız mutlaka taşlanırsınız. Tolstoy diyor ki eleştirilmek istiyorsan hiçbir şey olmayacaksın, hiçbir makam işgal etmeyeceksin ve hiçbir şey söylemeyeceksin. O zaman biz de eleştirilere gayet müsamahakâr bir şekilde karşılık veririz. Bu gelişim burası için genelde de ülke için önemlidir. O nedenle el ele verelim dedikoduları bir kenara atalım. Bilgi isteniyorsa buradan alalım. Üniversitede her türlü bilgi mevcuttur. Son olarak İİBF'ye bir Yrd Doçent dahil ediyoruz. Buradaki Altınbaşak Fırınının sahibi Mahmut beyin oğlu var. Bir gün bana getirdi ve bu Konya'da doktorasını bitirdi Konya milletvekilinin damadıdır, buraya gelsin derseniz gelecek dedi. Gelsin dedik. Konya gibi bir yerden kalktı buraya geliyor. Ben Bayburtlu buna derim. Uzaktan Bayburt'u sevmekle olmuyor."