Tbmm Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya:
Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, son referandum sürecinin, neredeyse bir sosyal yasa ürettiğini belirterek, "Uzlaşıdan kaçanlara kırmızı kart yasası
Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, son referandum sürecinin, neredeyse bir sosyal yasa ürettiğini belirterek, "Uzlaşıdan kaçanlara kırmızı kart yasası. Toplum, 'Mutlaka uzlaş, sahayı terk etme, ben değişime hayır demem' demiştir" dedi.
İyimaya, yaptığı yazılı açıklamada 12 Eylül 2010 referandumunun, Türkiye'nin uygarlık tarihinin milat noktalarından bir tanesi olduğunu belirtti. Sonuçlar, anlamlar ve mesajlar konusunda çok boyutlu ve özenli okumaların daha uzun süre devam edeceğini kaydeden İyimaya, "Bu yolla erişilecek farklı sonuçlar, hukuk ve demokrasi dönüşümünün kökleşmesini ve yaygın kabulünü derinleştirecektir" ifadelerini kullandı.
İyimaya, erken okuyuşta gözlediği birkaç sonucu da kamuoyuyla paylaşmak istediğini belirterek şöyle dedi:
"1- Hukuk ve demokrasi, kendi tabii gücüne kavuşmuştur. İdeolojiye bağlı hukuk ve vesayetle güdümlü demokrasi dönemi sona ermiştir. 2- Son referandum süreci, nerede ise bir sosyal yasa üretmiştir. 'Uzlaşıdan kaçanlara kırmızı kart yasası'. Toplum, 'Mutlaka uzlaş, sahayı terk etme, ben değişime hayır demem' demiştir. 3- Siyaset kurumu ve toplum olarak 12 Eylül'ün Anayasasını yürürlükten kaldırarak ve dünya Anayasalar topluluğunda örnek gösterilecek Anayasa yapmak, ertelenemeyecek tarihi bir görevdir.
Yöntemiyle, özüyle mutabakata dayalı, rasyonel bir Anayasa. 4- Referandum sonrası uyum sürecini katılımcı demokrasinin pozitif gücü içinde yönetmek önemli bir sorumluluk tezahürüdür. 5- Hükümet sistemlerini tartışma konusunda elbetteki bir tabu yoktur. Ancak Türkiye bu konuda hüküm cümlesine hayli uzaktır. Sonuçlar, tartışma sürecinden sonra üretildiğinde anlamlı olabilirler. Toplumun büyük demokrasi iradesi önünde derin saygıyla eğiliyorum."
İyimaya, yaptığı yazılı açıklamada 12 Eylül 2010 referandumunun, Türkiye'nin uygarlık tarihinin milat noktalarından bir tanesi olduğunu belirtti. Sonuçlar, anlamlar ve mesajlar konusunda çok boyutlu ve özenli okumaların daha uzun süre devam edeceğini kaydeden İyimaya, "Bu yolla erişilecek farklı sonuçlar, hukuk ve demokrasi dönüşümünün kökleşmesini ve yaygın kabulünü derinleştirecektir" ifadelerini kullandı.
İyimaya, erken okuyuşta gözlediği birkaç sonucu da kamuoyuyla paylaşmak istediğini belirterek şöyle dedi:
"1- Hukuk ve demokrasi, kendi tabii gücüne kavuşmuştur. İdeolojiye bağlı hukuk ve vesayetle güdümlü demokrasi dönemi sona ermiştir. 2- Son referandum süreci, nerede ise bir sosyal yasa üretmiştir. 'Uzlaşıdan kaçanlara kırmızı kart yasası'. Toplum, 'Mutlaka uzlaş, sahayı terk etme, ben değişime hayır demem' demiştir. 3- Siyaset kurumu ve toplum olarak 12 Eylül'ün Anayasasını yürürlükten kaldırarak ve dünya Anayasalar topluluğunda örnek gösterilecek Anayasa yapmak, ertelenemeyecek tarihi bir görevdir.
Yöntemiyle, özüyle mutabakata dayalı, rasyonel bir Anayasa. 4- Referandum sonrası uyum sürecini katılımcı demokrasinin pozitif gücü içinde yönetmek önemli bir sorumluluk tezahürüdür. 5- Hükümet sistemlerini tartışma konusunda elbetteki bir tabu yoktur. Ancak Türkiye bu konuda hüküm cümlesine hayli uzaktır. Sonuçlar, tartışma sürecinden sonra üretildiğinde anlamlı olabilirler. Toplumun büyük demokrasi iradesi önünde derin saygıyla eğiliyorum."