JMO Başkanı Çağlan: Rize'deki sel ve heyelanın sebebi plansız yapılaşma ve doğaya müdahaledir

Türkiye Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Çağlan, Rize'nin Gündoğdu Mahallesi'nde meydana gelen heyelan ve selin, bölgede

Türkiye Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Çağlan, Rize'nin Gündoğdu Mahallesi'nde meydana gelen heyelan ve selin, bölgedeki plansız yapılaşmanın ve doğaya yönelik müdahalenin bir sonucu olduğunu söyledi.

Dündar Çağlan, sahilden itibaren dağların birden yükselmesi ile eğim değerleri artan morfoloji, bu eğim üzerinde güçlü akış halinde olan akarsuların derine doğru aşındırmaları, kuzey yamaçlardaki yüksek yağış değerleri ve yağış tipleri ile jeolojik özelliklerin Doğu Karadeniz bölgesini heyelan bölgesi haline getirdiğini söyledi. Çağlan, Karadeniz Bölgesi Afet Risklerini Azaltma Strateji Planı'nın bir an önce oluşturularak hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti.

12 kişinin yaşamını yitirmesiyle, yüzlerce konut ile alt yapının kullanılamayacak hale gelmesiyle ve büyük maddi zararla sonuçlanan Rize'deki doğal afetin neden ve sonuçlarına ilişkin değerlendirmede bulunan JMO Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Çağlan, afette yaşamını yitirenlerin yakınlarına baş sağlığı diledi. Benzer acıların Doğu Karadeniz'de her iki yılda bir yaşandığına dikkat çeken Dündar Çağlan, gerekli derslerin ve önlemlerin alınmadığını söyledi.

Her yağışın afete dönüşmesinin kabul edilemez bir durum olduğunu dile getiren Çağlan, "Karadeniz bölgesinin jeolojik ve topoğrafik yapısı nedeniyle yüksek derecede heyelan tehlikesi ve riskleriyle karşı karşıya olduğu, yaşadığımız acı gerçeklerle sürekli ortaya çıkmaktadır. Bölge heyelanların afet zararları içindeki payı yüzde 65, Doğu Karadeniz'de ise yüzde 75'dir. Bu doğal koşulları bir risk haline getiren ve heyelanları tetikleyen temel faktör ise plansız-programsız yapılaşma ve doğaya yapılan müdahalelere seyirci kalan yönetim anlayışı ile insan faktörüdür. " dedi.

Bölgedeki heyelan ve selin, bölgenin heyelan gerçekliğinin bilinmesine karşın, bölge planı, kalkınma planı, çevre düzeni planı gibi üst ölçek planlardan başlamak üzere bölgedeki planlama çalışmalarında jeolojik verilerin yeterli şekilde plan kararlarına yansıtılmaması, Ulusal Heyelan Envanter Projesi'nin tamamlanmış olmasına karşın bölge genelinde bu verilere dayalı olarak heyelan duyarlılık ve risk haritalarının hazırlanmaması, bölgenin özgül jeolojik ve meteorolojik koşullarıyla uyumlu ve risk azaltma amaçlı arazi kullanım ve yapılaşma standartlarının belirlenmemesi, Heyelan uyarı sistemlerinin kurulmaması ve tahliye planlarının hazırlanmaması, gibi bir çok nedeni olduğunu anlatan JMO Yönetim Kurulu Başkanı Çağlan, " Nüfus artışına bağlı olarak imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüt raporları düzenlenmeden kontrolsüz olarak eğimli yamaçların yapılaşmaya açılması, yapılaşma sırasında oluşan kazı şevlerinin istinat yapılarıyla desteklenmemesi, Doğu Karadeniz bölgesinde orman alanlarının tahribatı ile kazanılan alanlarda çay ekimi yapılması ve Karadeniz otoyolu, akarsu yataklarında HES kurulması gibi projelerle doğal dengenin bozulması, erozyon etkisinin artması gibi nedenler potansiyel heyelan alanları tetiklenerek aktif heyelanlara dönüşmektedir." şeklinde konuştu.

Çağlan, heyelan ve su baskını açışından yüksek tehlike potansiyeline sahip olan Karadeniz bölgesinde doğa olaylarının afete dönüşmemesi için, bölgede yara sarma yerine risk azaltma stratejisine dayalı bir afet yönetim sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti. Çağlan, ulusal ölçekte hazırlanacak Afet Risklerini Azaltma Strateji Planının bir parçası olarak 'Karadeniz Bölgesi Afet Risklerini Azaltma Strateji Planı'nın bir an önce oluşturularak hayata geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.