Emekli Tuğgeneral Tanrıverdi: 35. madde ile ilgili önerilen düzenleme yeterli değil
Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, 35. maddede CHP'nin önerdiği şekilde bir düzenlemenin TSK'yı siyasetin dışına çıkarmaya, siyasetle uğraşmasını ve
Tanrıverdi, yaptığı açıklamada, 211 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerinin 35. maddesinin değişmesi hususunda ülke sathında bir konsensüs sağlandığını belirterek, bu maddenin cuntacılar tarafından darbelere dayanak yapıldığı gibi, darbeci cuntaların oluşmasında da teşvik edici bir unsur olduğunu ifade etti.
Yasanın mevcut haliyle silahlı kuvvetlerinin dış güvenlikten ziyade iç güvenliğe yönelmesine, siyasete müdahale etmesine, siyasi iktidarları vesayet altına almasına ve rejim muhafızı gibi görev yapmasına neden olduğunu ifade eden Tanrıverdi, şu ifadeleri kullandı: "Bu görevi yapabilmek için de rejim düşmanları yaratarak, ülke sathında devlet eliyle bölünmelere yol açmıştır. Devlet mekanizmasında otoriter bir konuma geldiğinden denetlenmemiş, kendi başına buyruk hale gelmiş ve yurdu koruma görevinden ziyade, daha kolay olan, yetişme şartlarına uygun olmamasına rağmen, rejimi koruyan iç güvenlik kuvveti haline dönüşmüştür. Bunun sonucu olarak da müdahaleler, darbeler ve vesayet sistemi oluşmuştur."
35. maddenin geniş bir bakış açısı ile, TSK'nın yeniden yapılanması kapsamında ele alınmasını isteyen Tanrıverdi, sözlerine şöyle devam etti: "TSK rejim muhafızı olmaktan çıkarılmalıdır. İç güvenlik görevi TSK'nın sorumluluğundan alınmalıdır. TSK, siyasetin dışına çıkarılmalıdır. Tamamen dış tehditlere karşı kullanılacak bir konuma ve güce getirilmelidir. Barış zamanında, gerginlik döneminde ve savaş halindeki görevleri ifade edilmelidir. Barış zamanında, kıtalararası ve denizaşırı mesafelere, ittifaklar çerçevesinde güç göndermeye imkan vermelidir.
Savunma konsepti değiştirilerek, yurt savunması sınır ötesinden başlatılmalıdır. Olağanüstü durumlarda, parlamento onayıyla, özel yetişmiş unsurlarının iç güvenliğe tahsis edilebilmesi için de bir açık kapı bırakılmalıdır."
Tanrıverdi, yeni 35.maddeyle ilgili şu öneriyi yaptı: "Silahlı Kuvvetlerimizin vazifesi:
- Milli hedeflere ulaşmak için tespit edilen milli politikaları desteklemek,
- Yurdumuza karşı, sınır ötesinden gelebilecek silahlı tecavüzleri caydırmak,
- Tecavüzü, vaki olmadan önce sınır ötesinde önlemek,
- Dışarıdan tecavüz vaki olduğu halde, yurdumuzu topyekûn savunma esasına göre savunmak,
- Kolluk Kuvvetlerinin yeterli olamayacağı olağanüstü durumlarda, iç güvenlikte kullanılmak üzere, TBMM'nin kararı ile, kolluk kuvvetlerini uygun unsurlarla takviye etmektir."
Tanrıverdi, Milli Güvenlik Kurulunun yapısı ve Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi'nin iç tehdit bölümünün de 35. madde ile birlikte ele alınması gerektiğini ifade etti.
Tanrıverdi, CHP'nın önerdiği şekilde bir düzenlemenin orduyu siyasetin dışına çıkarmayacağını, siyasetle uğraşmaktan vazgeçirmeyeceğini ve iç güvenliğe bulaşmasını engellemeyeceğini belirtti. Tanrıverdi, "Değişiklik, barışta milli hedeflere götüren, milli politikalara aktif destek verecek görevleri içermez." dedi.
