Ateş ile suyun mücadelesi

Geniş bir hayran kitlesine sahip 'Avatar: Son Hava Bükücü' adlı televizyon dizisinden sinemaya uyarlanan 'Son Hava Bükücü' (The Last Airbender), dört ana element; hava, su, ateş ...



Geniş bir hayran kitlesine sahip 'Avatar: Son Hava Bükücü' adlı televizyon dizisinden sinemaya uyarlanan 'Son Hava Bükücü' (The Last Airbender), dört ana element; hava, su, ateş ve topraktan yola çıkarak izleyiciyi adeta evrenin başlangıcına götürüyor. Ateş ile su ulusu arasındaki mücadeleyi konu edinen film, özellikle dizinin hayranları tarafından uzun süredir bekleniyordu.

Altıncı His' ile izleyicinin gönlünü fetheden, 'Köy', 'İşaretler' gibi hafızalara kazınan filmlerin yönetmeni Night Shyalaman bu defa anasır-ı erbaa, dört element; hava, su, ateş ve topraktan yola çıkarak çektiği 'Son Hava Bükücü' ile izleyicinin karşısında. Üçlemenin ilk filmi ateş ile su ulusu arasındaki mücadeleyi merkeze alıyor.
Film, geniş bir hayran kitlesine sahip 'Avatar: Son Hava Bükücü' animasyon televizyon dizisinin sinema uyarlaması. Dizinin senaryosu, bir kitap serisi olarak da yazılmış, her sezon bir cilde tekabül ediyor. Shyalaman, ilk filminde birinci kitaptan yola çıkıyor.
'Son Hava Bükücü' adeta evrenin başlangıcına taşıyor izleyiciyi. Dört elementin var olma mücadelesini karakterler ile resmediyor. Hava, toprak, su ve ateşin göçebeleri başta huzurlu bir hayat sürüyor. Fakat dört elementin tek efendisi, ruhlarla irtibata geçebilen ve 'vahiy'lerle istikametini belirleyen 'peygamber' Avatar ortadan kayboluyor. Dünyanın dengesi bozuluyor. Ateş ulusu isyan ediyor ve âleme hüküm sürmek adına yakıcılığıyla her tarafı kavuruyor. Bu alev alev hırs ateş ulusunun kralının gözüne girmeye çalışan Zhao'nun bedeninde cisimleşiyor. Kral ise oğlu Zako'yu yaptığı bir hatadan ötürü yakacak kadar gaddar. Babasının zulmü nedeniyle krallığın ve hayatın bir kenarına itilmiş Zako tabiri caizse filmin Küçük Emrah'ı. Hırsını besleyen mağduriyeti onu Avatar'ın peşinden sürüklüyor. Avatar, nam-ı diğer son hava bükücü Aang'i yakaladığı takdirde yeniden onuruna kavuşacağına inanıyor.
Aang, yani kurtarıcı küçük bir çocuk. Belli ki gücünü en çok masumiyetinden alıyor. Ona eşlik eden son su bükücü Katara ve ağabeyi Soka da neredeyse akranları sayılır. Çocuk kahramanları, insanlığı kurtuluşa erdirmek adına uzun bir yolculuk bekliyor. Film bu kaba hatlarıyla 'Narnia Günlükleri'ni akla getiriyor. Fakat oradaki iyimser atmosferden ziyade daha karanlık bir tablo çıkıyor 'Son Hava Bükücü'de karşımıza. Sonunda her ne kadar zafer iyilerin olsa da (bu tarz filmler için sürpriz değil) daha çok karamsar bir duygu bırakıyor izleyicide.
3D teknolojisi ile çekilen filmde Shyalaman, dijital efektleri sonuna kadar kullanmış. Fantastik filmlerde dozunda bırakıldığında izleyicide rüya ya da hayal hissi uyandıran bu teknik imkân ne yazık ki mekanik bir seyre dönüşmüş. Hâlbuki fantastik filmlere gösterilen alaka belki de modern insanın yoğun hayat temposunda mahrum kaldığı rüyalara özlemiyle irtibatlı. Hayal dünyamızın her geçen gün üzerinden geçen telaşımızı tazelemek için de küçük bir imkân potansiyeli taşıyor bu tarz filmler. Fakat Shyalaman'ın filmindeki gibi izleyicinin zihnine boca edilen teknolojiye bir de bolca aksiyon eklenince daha çok bir kâbus yorgunluğu bırakıyor seyredende.
'Son Hava Bükücü' özellikle dizinin fanları tarafından uzun süredir bekleniyordu. Hayal kırıklığına sebebiyet veren oyuncu seçimleri ne yazık ki filmi izledikten sonra fikirleri değiştirmiyor. Özellikle Avatar rolündeki Aang'in sevimli ifadesi bile zayıf oyunculuğunu kamufle etmiyor. Danny Boyle'un 'Milyoner'indeki Jamal karakteriyle yıldızı parlayan Dev Patel ise hırsları ile mazlumluğu arasında gidip gelirken daha çok şaşkın ifadesiyle akılda kalıyor.
'Son Hava Bükücü' uzun bir serinin yüz dakikaya sığdırılmış hali. Bu sıkışmışlık, filmde ziyadesiyle hissediliyor. Avatar ve müridleri telaş içinde Kuzey Su Kabilesi'ne giderek oradakilerle kaynaşıyor. Zira Aang'in diğer elementleri de tez vakitte bükebilmesi gerek. Su ülkesine ardından gelen düşmanları ateş ulusunu havada uçarak ve havayı uçuşturarak kısa sürede talan ediyorlar. Zako'nun ezik karakteri ise çabuk ikna oluyor ve iyilerin safına hızla geçiyor. Shyalaman türün tüm kurallarını yerine getiriyor ve izleyiciyi bu defa şaşırtamıyor.
Avatar, Hint mitolojisine göre tanrıların yeryüzüne indiklerinde büründükleri maddelere verilen ad. İnternette ve bilgisayar oyunlarında 'yaratılan' karakterlere isim olan avatar, son dönemde sinema perdesinin de ilham kaynaklarından. James Cameron'un Avatar'ının ardından Night Shyalaman'ınki de yeryüzüne indiğinde maddeye bürünmektense dijital efektleri giyiniyor. Ne diyelim teknoloji çağına da bu yakışır!


Zaman