Maffy, büyüdüğü kentte konser verecek
Kuşadası Belediyesi'nin tarihi bandosundan yetişen ünlü caz ustası Muvaffak (Maffy) Falay, büyüdüğü Kuşadası'nda konser verecek.
Türkiye'nin yetişti
Türkiye'nin yetiştirdiği en büyük caz sanatçılarından biri olan trompet ustası Muvaffak "Maffy" Falay, Charlie Parker ve Dizzy Gillespie'nin parçalarını yorumlayacak. 5 Temmuz Pazartesi günü İbramaki Sanat Galerisi'nde 20.30'da Meandros Festivali kapsamında vereceği konsere tüm hemşehrilerini davet eden Falay, konserden önce açıklama yaptı.
Efsanevi caz ustası Muvaffak Falay, müziğe başladığı Kuşadası'nda konser vermenin kendisine ayrı bir mutluluk verdiğini söyledi. Müziğe 1942 yılında Kuşadası'nda başladığını anlatan Falay, "Babam Kuşadası'nda ziraat müdürüydü. Ben o zamanlar İzmir Karşıyaka'da oturuyorum. Annem işleri olduğu için devamlı Ankara'ya gidiyordu ve bana sen babanın yanına git diyordu. Kuşadası'na kısa pantolonla geldim. O zamanlar Kuşadası küçücük bir yerdi, ama cennetti. Ziraat müdürü Fuat Falay'ın oğluydum. Babam vazifesinin başında olduğu için ben arkadaşlarımla dışarıda oynamaya çıkardım. Her zaman gidip bahçesinde oyunlar oynadığımız kahvenin içinde bir gün kocaman kilitleri olan, zincirlerle çevrelenmiş bir dolap gördüm. İçinde sazların saklandığı bir dolapmış bu. Müziğe, cennet gibi bir yer olan Kuşadası'nda başladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum." dedi.
Kuşadası'nın ünlü ve tarihi bandosunun kendisi için ayrı bir önemi olduğuna dikkati çeken 80 yaşındaki Falay, müziğe başlamasına yol açan o unutulmaz günlerle ilgili şunları söyledi: "Kuşadası'nda bir gün, bando takımını kurmak için İzmir'den bir hoca geleceğini öğrendik arkadaşlarla. Sevinçten ve heyecandan havalara uçtuk. O zamanlar 12 yaşlarındaydık. Üç ay boyunca arkadaşlarımla birlikte sürekli çalıştık. Bando takımında kendimize bir yer kapabilmek için sürekli çalıştık, çaldık. Üç ay sonunda enstrümanlarımızla birlikte tam bir bando takımıydık. Bayramlarda ve özel günlerde bando takımı olarak görev alıyorduk. Karşıyaka'da otururken bizim evde piyano vardı. İki ablam piyano çalardı klasik, Bach, Mozart çalarlardı. Ağabeyim çok güzel mandolin çalardı. Babam flüt çalmış zamanında. Büyük ablam keman da çalardı. Müziğe tutkulu bir aileden geldim. Müzikle iç içe yaşamış bir aileden geldim. Bu yüzden müziğe küçüklükten gelen yetenek ve aşinalığım sayesinde, bando takımında da hiç zorlanmadan enstrümanlarımı çaldım. Notayı nasıl öğrendiğimi hiç hatırlamıyorum. Sonradan hala bu görevi yürüten Halil Bereket Bando şefimiz olmuştu. O günleri de unutamıyorum."