Eski Merkez Bankası Başkanı Serdengeçti'den ekonomik değerlendirme

Eski Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, dünyada küresel kriz olmasaydı Türkiye'nin krize girmeyeceğini belirterek, "Kriz yönetiminde övgüler alan Türkiye'nin övgülere aldanmaması gerekiyor" dedi.

Türkiye Ekonomi Politikaları Vakfı (TEPAV) Direktörü ve eski Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, Aydın Ticaret Odası (AYTO) tarafından düzenlenen "Küresel Kriz ve Türkiye" konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Aydın Sanayi Odası konferans salonunda gerçekleşen konferansa Vali Yardımcısı Osman Nuri Çobanoğlu, Aydın Vergi Dairesi Başkanı Mesut Yılmaz, Sanayi ve Ticaret İl Müdürü Haluk Uysal, AYTO Meclis Başkanı Mustafa Ali Parmaksız ve AYTO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Dokuzlu ile çok sayıda davetli katıldı.

Konferansın açılışında konuşan AYTO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Dokuzlu, davetlileri kırmayarak Aydın'a gelen Süreyya Serdengeçti'ye teşekkür etti. AYTO olarak oda üyelerine yönelik çeşitli projelere imza attıklarını belirten Dokuzlu, "Aydın'ın tarım ürünlerinin geliştirilmesi ve sanayisinin de güçlendirilmesine ihtiyacımız var. Çok şükür Aydın kendi kendine yetebilecek kadar güçlü ve bereketli bir ildir. Bizde bu doğrultuda çeşitli projeler üreterek ilimiz ve ülkemiz ekonomisine katkı sağlamaya çalışıyoruz" dedi.

İş dünyasının zor geçen 2009 yılını geride bıraktığını savunan AYTO Meclis Başkanı Mustafa Ali Parmaksız da, "Dünya ekonomisi yüzde 5 küçüldü. Küresel mal ve hizmet üretim değerinde 3,5 trilyon dolar azalma oldu. 135 ülke ekonomisi daralma yaşadı. Dünya ticaret hacminde yüzde 25 daralma oldu. 30 milyon civarında kişi işinden oldu. Küresel boyuttaki ekonomilerin izlenen süreçte yaşadıkları olumlu veya olumsuz gelişmeleri de küresel büyüklükte hissediliyor. Yani krizi de küresel oluyor" diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından "Küresel Kriz ve Türkiye" konusundaki görüşlerini açıklayan Serdengeçti ise, Türkiye'nin küresel krizin etkilerinden kurtulmakta olduğunun altını çizerek, "2009 yılının son çeyreği itibariyle Türkiye'de artık kriz yoktur. Amerika'da da yoktur, onlar da artık büyümeye geçtiler. İşin tuhafı Avrupa'da da yoktur. Çünkü onlar da artı büyümeye geçtiler. Çok az ülkede artık hala küçülme ortamı kaldı. Gerçekten krizden çıkış başladı. Helen devam da ediyor; fakat uzun süreceği anlaşılıyor" şeklinde konuştu.

ALTIN FİYATLARI DÜŞMEDEN, KRİZ BİTMEZ

Krizin nasıl gittiğini gösteren en iyi kriterlerden birinin altın fiyatları olduğuna işaret eden Serdengeçti, şunları söyledi: "Altın fiyatları göründüğü gibi halen çok yüksek olmaya devam ediyor; fiyatlar 1.200'lerin üzerinde. Hala uluslararası bankalardan, 'Daha önümüzde yeni rekorlar görebiliriz' gibi beyanlar yapılıyor. Tabii bunların ne kadar doğru çıkacağını bilemeyiz. Sadece buna baktığınızda dahi sorunların ciddi bir şekilde dünyada devam ettiğini görmemek mümkün değil. Bugün Avrupa'nın parasına güven yok. Amerikan parası ona göre yükseliyor ama başta Amerikalılar olmak üzere Amerikan parasına güven yok. Japon parasına yok, İngiliz parasına yok. Kimsenin basmadığı para olan altına güven var. Altının en önemli özelliği budur. O yüzden böyle ortamlarda altına güvenilir. İşte altın fiyatları da o yüzden yüksek. Altın fiyatları yüksek olmaya devam ettiğince de bu işten sağ salim çıkıyoruz demek, dünyada pek mümkün olmayacak."

AVRONUN DEĞER KAYBETMESİ

Kamu borcunun milli gelire oranına göre düşmesinin krizlerin bittiğine işaret olabileceğini savunan Serdengeçti, "Bu durumda Yunanistan sorununa çözülmüş gözüyle bakmak mümkün değildir. Demek bizim Avrupa'da göreceğimiz epey fenalık var gibi gözüküyor. Ortak merkez bankaları olduğundan para politikaları olmadığı için krizden çıkmaları zor gibi gözüküyor. 'Yunanistan artık drahmi kullanmıyor, avro kullanıyor ve bir şey yapamıyor' diyorlar. Aslında drahminin olması hiç gerekmiyor. Para politikası Avrupa'da var. Avro o yüzden değer kaybediyor zaten. Yani Yunanistan yüzünden, sadece Yunanistan'ın parası değer kaybedecekken onun ulusal parası olmadığı için Avrupa'nın ortak parası değer kaybediyor. Yani ekonominin kanunları yine çalışıyor" ifadelerini kullandı.

Küresel ekonomik krizin etkilerinin uzun süreceğini öne süren Serdengeçti, şöyle devam etti: "Sonuçta finansal sistemlerin günün birinde gerçekten düzelmeye başladığını görsek dahi, sermaye piyasalarının gecikmesinin de zaman alacağını söylemem gerekiyor. Uzun lafın kısası bu iş uzun sürecek. Belki büyümeye başlayacak ekonomiler, o anlamda kriz yok diyeceğiz. Ama 2007 öncesindeki gibi dünyada büyüme göremeyeceğiz".

KÜRESEL KRİZ OLMASA, TÜRKİYE KRİZE GİRMEYECEKTİ


Türkiye kamuoyunda 'Küresel kriz olmasaydı, zaten Türkiye krize girecekti' şeklinde yanlış bir inanış olduğuna dikkat çeken Serdengeçti, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Eğer dünyadaki bu küresel kriz olmasaydı, Türkiye katiyen krize girmiyordu. Öyle bir şey yok. Bunu söyleyenler; cari açığın çok genişlediğini iddia ederek, krize girileceğini savunuyor. Benim buna cevabım Türkiye 2004'te yüzde 10'a yakın büyüdü, büyümeyle cari açık arasında ilişki var, 2004'ten itibaren Türkiye'de büyüme yavaş yavaş aşağı doğru gelmeye başlamıştı. Ama tabii ki küçülmeye dönüşmeyecekti. Aslında 2007'nin sonundaki cari açığın Milli Gelire oranı 2006'ın sonuyla aşağı yuları aynıdır. Yani orada bir istikrar kazanma durumu başlamıştır. Küresel kriz olduğu gibi durumu değiştirdi. Bu söylenen doğru değildir; katiyen Türkiye'nin krize girmesi söz konusu değildi. Ama tabi ki daha küçük büyümesi bu kriz demek değil, daha küçük büyümesi söz konusu idi".

Batının bugün yaşadığını Türkiye'nin 2001 yılında yaşadığını anımsatan Serdengeçti, hazinenin o dönemde kamu borçlarını ödeyemez hale geldiğini ve batık bankalar krizi yaşandığına dikkat çekerek, "Batının bugün yaşadığını, biz o gün yaşadık. Dolayısıyla bu dönemde bizi kurtaranda bu oldu. Bu dönem Türkiye'de 1 tane bile banka batmadı. Kamu borcunun Milli Gelire oranı bozuldu ama tabi ki 2001 ya da öncesiyle kıyaslanmayacak kadar gene de iyidir. Türkiye'de bu dönem işte kurun ve faizlerin iyi gitmesinin bir nedeni de 2001'den itibaren yapılan reformların epey payı vardır" diye konuştu.

Kriz yönetiminde büyük bir başarı elde eden Türkiye'nin çeşitli kesimlerler övgü aldığına dikkat çeken Serdengeçti, "Batıdan övgü geliyor, IMF'den geliyor, bankalardan geliyor. Bazen üst düzey mevkilerden 'Aman Türkler ne kadar iyi yapıyor ekonomilerini diye övgüler yapılıyor. 'Bravo Türklere, şu Yunanistan'ın haline bakın, Türkiye çok daha iyi' deniliyor. Hepsi tamam ama buna çok da fazla aldanmamak lazım" diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: iha