Diyarbakır'daki 100 sivil toplum örgütü PKK'ya seslendi: Eylemlerine son ver
Doğu ve Güneydoğu'daki sivil toplum örgütleri(STK), terörün son dönemlerde artış göstermesine tepki gösterdi. Diyarbakır'daki 100 STK temsilcisi, orta
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ' nda ( DTSO ) bir araya gelen STK ' ların altına imza attığı açıklamayı DTSO Başkanı Galip Ensarioğlu okudu . Kürt sorununun , cumhuriyetin kuruluşundan bugüne uzanan Türkiye ' nin temel bir problemi olduğunu belirten Ensarioğlu , demokrasi dışı yöntemlerin çözüm aracı olarak kullanılmasının , büyük acıların yanı sıra ekonomik , sosyal ve siyasal krizleri de beraberinde getirdiğini söyledi . " Sağduyulu , vicdan sahibi ve akıl tutulması olmayan herkes , bu sorunun yasakçı , baskıcı , inkârcı ve operasyonel politikalarla çözülemeyeceğini artık yüksek sesle ifade etmektedir . " diyen Ensarioğlu , son 1 yılda çözüm için tarihi fırsatlar yakalanmasına rağmen somut adımlar atılamadığını ve bu sürecin heba edildiğini kaydetti .
Türkiye toplumuna güven verecek demokratik yasaların hayata geçirilmediğini dile getiren Ensarioğlu , Kürt sorununun tüm boyutlarıyla özgür ortamda tartışılması için düşünce , ifade ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmadığını belirtti . Ensarioğlu , " Her türlü operasyonlar durmalı , PKK eylemsizlik kararı almalıdır . Kürt sorununun çözüme kavuşması ve insanlarımızın birlikte ve barış ortamında yaşamasını sağlamak için , çözümünde etkin rol alacak bütün dinamikler sürece müdahil edilmelidir . " şeklinde konuştu .
" BARIŞA GİDEN YOLU AÇIN "
Galip Ensarioğlu , hükümeti , muhalefet partilerini , TBMM ' yi ve devletin tüm kurumlarını , Kürt meselesinin demokratik çözümünün anayasal zeminini hazırlama sürecini başlatmak için eksiksiz bir irade sergilemeye ve sorunun çözümünde tarafları , dinamikleri yok sayan yaklaşımlardan vazgeçmeye davet etti . Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı , sözlerini şöyle sürdürdü : " Bizler , atılacak bu adımların Türkiye ' nin barışa giden yolunu açacağını , kardeşlik duygularını güçlendireceğini , güzel ve aydınlık yarınların yakınlaşacağını düşünüyor , herkesi gerekli duyarlılığa davet ediyoruz . Silahların sustuğu , siyasetin önünün açıldığı bir ortamın sağlanması için görev almaya hazır olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz . "
Basında yer alan ' STK ' ların tehdit edildiği ' şeklindeki iddiaları da yalanlayan Ensarioğlu , " Hiç kimse bizi tehdit etmedi . Bu tür haberler gerçek dışı . STK ' lar olarak bir araya geldik ve bu açıklamayı hazırladık . " dedi .
" KANA DOYMAYANLAR YİNE KAN PEŞİNDE "
Diyarbakır ' daki bazı sivil toplum örgütleri de geçtiğimiz Cuma günü ' silahların susması ' çağrısında bulunmuştu . Ulu Camii önünde açıklama yapan 32 sivil toplum kuruluşu , PKK ' nın silah bırakmasını istemişti .
Hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Memur-Sen İl Başkanı Yasin Yıldız , " Anlaşılan odur ki 26 yıldır kana doymayanlar , bir 26 yıl daha kan akıtarak var olma çabasındalar . Öldürülen on binlerce insanımıza yeni on binleri eklemek istiyorlar . Onurlu ve duyarlı halkımızın bu gidişata tepkisiz kalmayacağı inancındayız . Kürt çocuklarının da , Türk çocuklarının da kanı akmasın diyoruz . Annelerin yüreğini ayıramayız . " şeklinde konuştu .
" ŞİDDET , HALKLAR ARASINDA NEFRETİ KÖRÜKLÜYOR "
Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar da aynı gün bir basın toplantısı düzenleyerek , ' çatışmasızlık ' önerisinde bulundu . Geride kalan 30 yıllık tecrübenin , şiddetin Kürt sorununun çözümünde etkili olmadığını gösterdiğini vurgulayan Aktar , operasyonların durdurulmasını , PKK ' nın da eylemlerine son vermesini istedi .
Aktar , " Şiddet , milliyetçiliği geliştirerek halklar arasında nefreti körükleme işlevi görmekte , gün geçtikçe Kürt sorununun daha da çözümsüz hale gelmesine neden olmaktadır . Kürt sorunun sağlıklı bir ortamda tartışılıp uygun çözümlerin bulunması için acil olarak çatışma zemininden uzaklaşılması gerekir . " dedi .
İnsan hayatına yönelik her eylemin haksız ve kabul edilemez olduğunu dile getiren Aktar , hükümetin bir yıl önce kamuoyuna sunduğu demokratik açılımın toplumda büyük bir beklenti oluşturduğunu , Kürt sorununun çözümünde somut adımlar atılmasının zorunlu hale geldiğini belirtti . Hükümetin demokratik açılımda ısrarcı olmasını talep eden Mehmet Emin Aktar , bunun , Türkiye ' nin demokratikleşmesi ve özgürleşmesinin önünü açacağını dile getirdi .