Ermeni Vahşeti Tepe Köy Toplu Mezar Kazısıyla Bir Kere Daha Gözler Önüne Serildi

Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürlüğü ile Erzurum Müze Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen Tepe Köy toplu mezar kazısında Müslüman Türklere ait 50'den fazla şehidin iskeletine ulaşıldı

  Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürlüğü ile Erzurum Müze Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen Tepe Köy toplu mezar kazısında Müslüman Türklere ait 50 ' den fazla şehidin iskeletine ulaşıldı .
Tepe Köy ' de sabah saat 07 . 00 ' de başlayan ve ulusal ve yerel medyanın büyük ilgi gösterdiği kazı çalışmasını Yürüten Ekibin Başkanı Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof . Dr . Cevat Başaran , bölgede toplu mezar tespiti ve bunların gün yüzüne çıkarılmasıyla ilgili çalışmaların 25 yıldır devam ettiğini belirtti . Başaran , 1918 yılında Ermenilerin bölgede yaptığı katliamları belgelemek amacıyla toplu mezar kazılarına devam ettiklerini ifade etti .
İlk toplu mezar kazısını Iğdır ' ın Oba köyünde yapıldığını anlatan Başaran , şöyle devam etti : " Iğdır ' ın Oba köyündeki kazı gerek yerli gerekse uluslar arası kamuoyunda ve basında geniş bir yankı uyandırdı . Bunun üzerine yapılan çalışmalarla Anadolu ' nun birçok yerinde toplu mezar yerleri tespit edildi . Toplu mezar kazılarının bölgede devam ettirilmesinin amacı yıllarca Ermeniler tarafından değişik zamanlarda ve zeminlerde dile getirilen ve getirilmeye devam eden soykırım iddialarının gerçek yüzünü ortaya koymak , görmek istemeyen gözlere , gerçekleri , somut veriler ortaya koyarak göstermektir . Yaptığımız kazı ile tarihi elim bir olayı arkeolojik ve tarihi materyalle destekliyoruz . Bu çalışmaya başlamadan önce arşiv belgeleri tekrar tarandı . Daha sonra arazi çalışması yapıldı . Yaşayan canlı tanıkların bilgilerine başvuruldu . Sonra da kazıyı gerçekleştirdik . Şimdiye kadar tarafımdan 11 toplu mezar kazısı gerçekleştirildi . Bu kazılarda , tanıkları ve tarihi bilgileri destekleyen bulgular elde edildi . Çok sayıda Kuran ' ı Kerim parçaları , Enam denilen küçük dua kitapları , ay yıldızlı tabakalar , tespihler ve buna benzer Türklerin kullandığı eşyalar ortaya çıkarıldı . "
On bir toplu mezar kazısının hiçbirinde tek bir silahın ortaya çıkarılmadığını anlatan Başaran , konuşmasını şöyle tamamladı : " Kazı yaptığımız toplu mezardaki bazı kafatasların ve kemiklerin üzerinde darp izleri görüldü . Bu veriler ölen kişilerin tamamen silahsız insanlar olduklarını bize gösteriyor . Dolayısıyla , Ermenilerin iddia ettiği gibi , bir soykırım uygulanmışsa , bu doğrudan Müslüman Türk ahaliye uygulanmıştır . Biz , işin arkeolojik , bilimsel kısmını ele alıyoruz burada . Siyasetçiler ayrı bir şey söyleyebilir , o bizi bağlamaz . Biz , bilimsel kazılarla tarihin gerçeklerin ne yönde oluştuğuna ışık tutmaktayız . Tepe Köyde de tarihsel olarak bilineni somut verilerle kanıtlamış olduk . "
KÜRKÇÜOĞLU : 519 BİN MÜSLÜMAN TÜRK ÖLDÜRÜLDÜ
Kazı ekibinin önemli ismi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Doç . Dr . Erol Kürkçüoğlu da yaptığı değerlendirmede , Doğu ve Güneydoğu Anadolu ' da yaptıkları araştırmalarda 185 toplu mezar yeri tespit ettiklerini , Ermenilerin bu dönemde 519 bin Müslüman Türk ' ü öldürdüklerini söyledi .
Kürkçüoğlu , " Toplu mezarlardan on birinde bilimsel kazı yaptık ve sonuçlarını bilim dünyasına Atatürk Üniversitesi ' nin bir çalışması olarak sunduk . Şüphesiz tarih bir belge bilimidir . Belgeye dayanmayan tarih anlayışı bugün geçersizdir . Yalanlarla , yalancı tanıklarla kimse tarih yapamaz ve yazamaz . Bu tür çabalar güneşi gören karın yok olması gibi , yok olmaya mahkûmdur . " dedi .
" Biz , bilim adamları olarak diyoruz ki , Ermeni çeteleri Doğu ve Güneydoğu Anadolu ' da 1915-1918 yılları arasında 519 bin Müslüman Türk vatandaşını katlettiler . Bunun belgelerini , bilgilerini bir bir ortaya koymaya devam ediyoruz . Tepe Köy ' de de 150 civarındaki şehitten , erkeklere ait , 60 kişinin toplu mezarını bugün gün yüzüne çıkardık . Müslüman Türklerin nasıl hunharca katledildikleri gerçeğini bir kere daha dünya kamuoyuna gösterdik " diyen Kürkçüoğlu , şu değerlendirmeyi yaptı :
" Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi konuyla ilgili bugüne kadar çok sayıda bilimsel yayın yaptı . Şehit edilen yüz binlerce Müslüman Türk ' ün isim listeleri , köylerine , mahallelerine varıncaya kadar , nerede ve nasıl katledildiklerine dair bilgilerin büyük bölümünü yayınladık . Osmanlı Devleti ' nin , o yıllarda , askerleri yedi cephede savaştığından Anadolu halkı korumasız ve savunmasız kaldı . Ruslarla birlikte hareket eden Ermeni çeteleri , Özellikle Ermeni komutan Antranik ' e bağlı Taşnaklar , bu katliamları gerçekleştirdi . Ana yola yakın köyler bu felaketi çok derinden yaşadılar . Bazı köylerin ahalisi son ferdine kadar yok edildi . Bazı köylerde bir iki kişi kurtulabildi . Bugün tüm bunların bilgisine sahibiz . Tepe Köy ' de biri kadınlara diğeri erkeklere ait iki toplu mezarımız var . Şu anda erkekler ait olan toplu mezarı kazdık ve faciayı ortaya çıkardık . Yol güzergâhında olan Tepe Köyün halkı Anadolu ' nun diğer köylerindeki ahali gibi tamamen savunmasız bir durumdaydı . 150 kişilik bir Ermeni Taşnak çetesi köye gelerek kadınları bir tarafa erkekleri bir tarafa toplayıp bu faciayı gerçekleştirdi . O günlerde Erzurum ' daki Rus Topçu Birliği ' ne komutanlık eden Yarbay Tverdohlebof , Tepe Köy katliamını Nisan 1918 ' de yayınladığı hatıratına almış ve ayrıca rapor olarak da hükümetine bildirmiştir . Hadiseden kısa süre sonra Erzurum ' a gelen Emniyet Genel Müdürlüğü Tetkik Heyeti Başkanı Abdullah Bey ve üç kişilik heyeti de Tepe Köy ' ü ziyaret etmiş , toplu mezarların tespitini onlar da yapmıştır . 11 Mart 1918 ' de Halit Paşa Komutası ' ndaki köye ulaşan Türk birlikleri de gene buradaki felakete tanıklık etmiş ve gerekli tespitleri yapmışlardır . "
REKTÖR KOÇAK : GERÇEĞİN BİR KESİTİ DAHA ORTAYA ÇIKTI
Tepe Köy ' e gelen ve kazı bölgesini ziyaret eden Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof . Dr . Hikmet Koçak ' da , yaptığı değerlendirmede , dünyanın hiçbir ülkesinin parlamentosunun tarih yazmak gibi bir yetkisinin olmadığına dikkat çekerek , " Bu nedenle , tarihi hadiseler , siyasilerin değil , bilim adamlarının ve tarihçilerin meselesi olmalıdır " dedi .
Koçak , bugüne kadar bazı ülkelerin parlamentolarının Ermeni çetelerince masum Türklere yapılan soykırımı görmeyerek , hatta gerçekleri ters yüz ederek , Türk milletini soykırımla suçlamalarının tarihsel değil , siyasi bir tutum ve davranış olduğuna vurgu yaptı .
Atatürk Üniversitesi ' nin ilgili kuruluşlarının gerçeğin tüm çıplaklığıyla ortaya çıkması için çaba sarf ettiğini anlatan Koçak , şunları kaydetti :
" Atatürk Üniversitesi ' nin öğretim üyeleri 1986 yılından bu yana başta Erzurum olmak üzere doğu Anadolu da bugüne kadar Erzurum Alaca , Yeşil Yayla ve Tımar köylerinde , Kars ; Subatan ' da , Iğdır ; Oba , Hakmehmet ' te ve Van Zeve ' de toplu mezar kazıları yaptı . Gerçekler kanıtlarıyla ortaya konuldu . Bugün de tepe Köy ' de Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürlüğü , Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü ve Erzurum müze Müdürlüğü ' nün ortak çalışmasıyla gerçeğin bir kesiti daha ortaya çıktı . Şüphesiz bu kazı bilimsel bir kazıdır . Sonucu bir kitap olarak da neşredilecektir . "
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü , Türk Ermeni İlişkilerini Araştırma Merkezi Müdürlüğü ve Erzurum Müze Müdürlüğü ' nden 8 kişilik uzman bir ekip ve bilim adamının gözetiminde Büyükşehir ve Özeli İdare işçilerinin ve iş makinelerinin de desteğiyle 60 metre karelik bir alanda kazı yapıldı . Kazının bilimsel verileri , " Tepe Köyü Toplu Mezar Kazı Kitabı " olarak Atatürk Üniversitesi tarafından yayınlanacak . Elde edelin bulgular ise daha sonra Erzurum Müzesi ' nde ki Ermeni Soykırımı Bölümü ' nde sergilenecek .