Chp Nazilli İlçe Başkanı Bülbül: 'Demokrasi Şehitlerini Anıyoruz'
CHP Nazilli İlçe Başkanı Süleyman Bülbül, "Demokrasi şehitlerini anıyoruz" dedi.
CHP ilçe binasında basın açıklaması yapan CHP İlçe Başkanı Süleyman Bülbül, "38 yıl önce 1972'de, 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece, devrimci gençlik hareketinin en önde gelen liderleri olan Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan idam edildiler. O günden bugüne geçen 30 yıllık süre içinde Denizler unutulmak bir yana, giderek daha da hatırlanır oldular. İdamlarının 38. yıldönümüne gelindiğinde Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının isimleri onurlu bir kuşağın gurur duyulan isimleri haline geldi. Türkiye'nin
bugün içinde bulunduğu durum Türkiye'yi bu duruma getiren sürece daha en başında direnen devrimci gençlik hareketini ve onun önderlerini daha da önemli kılıyor. Denizler tarihsel bir geleneğe yani Kuvayi Milliye geleneğine dayandılar. Deniz Gezmiş gençliğin kavgasını antiemperyalist kavga olarak adlandırmıştı. 1968'ler tarihin en barbar, asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün bir dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, 'gerçekçi ol
imkansızı iste' diye haykırdığı günlerdi. Böyle bir dünyada, Denizler de özgürlük bayrağını Türkiye'de yükseklere taşıdılar. ABD'ye, NATO'ya, Yurtlarını yabancı sermayeye peşkeş çekmek isteyenlere en iyi cevabı eylemleriyle, yürüyüşleriyle cesaretleriyle verdiler. Denizler ulusal kurtuluş savaşçıları olarak emperyalistlerin düşmanıdırlar. 68 döneminin en ünlü fotoğraflarından birisi 'Samsun'dan Ankara'ya Mustafa Kemal Yürüyüşü'dür. En önde elinde büyük bir Türk bayrağıyla Deniz Gezmiş vardır. Ve onlar 'Biz
şahsi hiçbir çıkar gözetmeden, halkımızın bağımsızlığı ve mutluluğu için mücadele ettik' diyebilecek kadar cesurdular. Bu duygu ve düşüncelerle koyu bir karanlığa itilmek istenen yurdumuzda hala gözlerimizde bir umut ışığı olan üç fidanın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Aslında bu gün Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan şahsında Özgürlük ve Bağımsızlık adına yitirilen tüm Demokrasi şehitlerini anıyoruz" diye konuştu.
bugün içinde bulunduğu durum Türkiye'yi bu duruma getiren sürece daha en başında direnen devrimci gençlik hareketini ve onun önderlerini daha da önemli kılıyor. Denizler tarihsel bir geleneğe yani Kuvayi Milliye geleneğine dayandılar. Deniz Gezmiş gençliğin kavgasını antiemperyalist kavga olarak adlandırmıştı. 1968'ler tarihin en barbar, asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün bir dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, 'gerçekçi ol
imkansızı iste' diye haykırdığı günlerdi. Böyle bir dünyada, Denizler de özgürlük bayrağını Türkiye'de yükseklere taşıdılar. ABD'ye, NATO'ya, Yurtlarını yabancı sermayeye peşkeş çekmek isteyenlere en iyi cevabı eylemleriyle, yürüyüşleriyle cesaretleriyle verdiler. Denizler ulusal kurtuluş savaşçıları olarak emperyalistlerin düşmanıdırlar. 68 döneminin en ünlü fotoğraflarından birisi 'Samsun'dan Ankara'ya Mustafa Kemal Yürüyüşü'dür. En önde elinde büyük bir Türk bayrağıyla Deniz Gezmiş vardır. Ve onlar 'Biz
şahsi hiçbir çıkar gözetmeden, halkımızın bağımsızlığı ve mutluluğu için mücadele ettik' diyebilecek kadar cesurdular. Bu duygu ve düşüncelerle koyu bir karanlığa itilmek istenen yurdumuzda hala gözlerimizde bir umut ışığı olan üç fidanın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Aslında bu gün Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan şahsında Özgürlük ve Bağımsızlık adına yitirilen tüm Demokrasi şehitlerini anıyoruz" diye konuştu.