Bilge Köyünde Katliamın Birinci Yıl Dönümüne Yaklaşılırken
Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge köyünde 4 Mayıs 2009 akşamı 7'si çocuk 44 kişinin öldürüldüğü katliamın birinci yıl dönümünü köylüler 5 bin kişinin katılacağı mevlitle anmaya hazırlanıyor.
Katliamın yaralarını bir yıl olmasına rağmen daha tam olarak saramadıklarını anlatan Bilge Köyü Muhtarı Abdurrahman Çelebi, katliamda eşi, çocuğu ve kardeşinin de aralarında bulunduğı 15 yakınını kaybettiğini hatırlatarak bu acıyı bu köyde yaşayan insanların kıyamete kadar hiçbir zaman unutamayacaklarını söyledi. Bir süre önce Çorum'da karara bağlanan mahkeme sonucundan memnun olmadıklarına ama adalete ve devlete olan güvenlerinden dolayı yapacak bir şeylerinin olmadığına dikkat çeken Çelebi, "Bu karar
biraz olsun bu köyde yakınlarını kaybeden insanların yüreğine su serpti. Ancak verilen bu ceza bize göre çok azdır. O insanlar buradaki 44 insanın hayatını katletti. Onların hepsinin idam edilmesi gerekiyordu. Ama bizler hem devletin adaletine hem de ilahi adalete olan güvenimizden dolayı herşeyi Allah'a ve devlete havale ediyoruz. Kimse de tedirgin olmasın biz kesinlikle kan davası güdecek değiliz. Bizler 2010 yılında yaşıyoruz. ve nasıl ki yakınlarımızı toprağa gömdüysek bu çağda bu zihniyeti de toprağa
gömdük. Hiçbir zaman o insanların ailelerine karşı ne kin, ne nefret, ne de kan davası beslemeyeceğiz" dedi.
"BİZLERİ YALNIZ BIRAKMADILAR"
Köydeki acı olaydan sonra herkesin adeta kendileri için seferber olduğunu söyleyen Çelebi, kendisinin olaydan hemen sonra ilk olarak bir okul yaptırılması için devletten istekte bulunduğunu kaydetti. Herşeyin cehaletten yaşandığını çok iyi bildiğini ifade eden Çelebi açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
"Herkes gibi devlet de bizim için seferber oldu. Yolumuzu okulumuzu yaptı. Başbakan'a bir mektup yazmıştım o mektup sonunda bize her gün sıcak ekmek pişiyor. Hayırsever insanlarımız da buralara kadar gelip hem bize moral verdiler hem de bize yardımcı oldular. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, devlet büyüklerimiz, sanatçılarımız, sporcularımız bizleri yalnız bırakmadılar. Mesela Gülben Ergen ve Hakan Şükür çocuklarımız için güzel bir moral oldu. Bütün ihtiyaçlarını karşılayacağız."
Mevlit için hazırlıklara başlayan Bilge köylüleri, köy meydanında civar köylerden gelen vatandaşların yardımı ile 3 danayı keserken katliam mezarlığını ise bakımdan geçirdiler. Nedeni hala tam olarak belirlenemeyen 7'si çocuk 44 kişinin öldüğü, Türkiye'de herkesin büyük üzüntü duyarak günlerce konuştuğu Bilge köyü katliamı olaydan kurtulanlar da onarılması mümkün olmayan derin izler bırakırken öksüz ve yetim kalan 61 çocuk, hayata uyum sağlamaya çalışıyor. Katliamda annesi Zekiye, babası Ali, kardeşleri
Abdulkadir ve Salih Çelebi'yi kaybeden Mekiye Çelebi ise katliamın yaşandığı evde yaşamını devam ettirmeye çalışıyor. Mekiye Çelebi acıyı her zaman yaşadıklarını analatarak, çocuklarının geleceği için mecburen hayata döndüklerini söyledi. Mekiye Çelebi'nin eşi Burhan Çelebi ise katliamın yaşandığı evin babası Muhtar Cemil Çelebi'ye ait olduğunu belirterek o acıyı hiçbir zaman unutmamak için katliamın yaşandığı evi onararak oraya taşındıklarını bildirdi.
6 KİŞİYE 44 KEZ MÜEBBET
Saldırının ardından sanıklar hakkında iddianame hazırlayan Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın güvenlik gerekçesiyle başka bir ilde yapılması için Adalet Bakanlığı aracılığıyla Yargıtay'a talepte bulundu. Talebin kabul edilmesinin ardından yargılamanın güvenlik gerekçesiyle Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde yapılması kararlaştırılırken ilk duruşma 2 Eylül 2009 tarihinde gerçekleştirildi. 8 duruşmanın ardından, 26 Nisan 2010 tarihinde dava sona ererken 8'i tutuklu 13 sanık hakkında açılan davada 6 kişiye 44
kez ağırlaştırılmış müebbet, yaşı küçük olan 1 sanığa 44 kez 15 yıl, evinde silah bulunduran 1 kişiye 15 yıl, havaya ateş açtığı iddiasıyla tutuksuz yargılanan 1 kişiye 6 ay hapis cezası verildi. Tutuksuz yargılanan 4 kişi beraat etti.
SALDIRGANLARIN YAKINLARI BAŞKA YERE TAŞINDI
Saldırıyı düzenleyenlerin yakınları olan 58'i çocuk, 18'i kadın 84 kişi, olayın ardından güvenlik güçlerince alınan önlem sayesinde köyden çıkarılarak ilk olarak Mazıdağı Fosfat Tesislerine, ardından Mardin'den yaklaşık 2 bin kilometre uzaklıkta Kırklareli'nde kendileri için satın alınan 32 konuta yerleştirildi. Bu ailelerin okul çağındaki çocukları Kırklareli'ndeki okullara yerleştirilerek eğitimde yoksun bırakılmadı. Kırklareli Milli Eğitim Müdürlüğü'nce yetişkinler için 1. derece okuma yazma ve biçki
dikiş kursları açıldı. Bunun yanı sıra Mardin'den gelen ailelerin Kırklareli'nde kendilerini yalnız hissetmemeleri için valilik başta olmak üzere tüm kuruluşlarca 84 kişiye her türlü destek verildi.
biraz olsun bu köyde yakınlarını kaybeden insanların yüreğine su serpti. Ancak verilen bu ceza bize göre çok azdır. O insanlar buradaki 44 insanın hayatını katletti. Onların hepsinin idam edilmesi gerekiyordu. Ama bizler hem devletin adaletine hem de ilahi adalete olan güvenimizden dolayı herşeyi Allah'a ve devlete havale ediyoruz. Kimse de tedirgin olmasın biz kesinlikle kan davası güdecek değiliz. Bizler 2010 yılında yaşıyoruz. ve nasıl ki yakınlarımızı toprağa gömdüysek bu çağda bu zihniyeti de toprağa
gömdük. Hiçbir zaman o insanların ailelerine karşı ne kin, ne nefret, ne de kan davası beslemeyeceğiz" dedi.
"BİZLERİ YALNIZ BIRAKMADILAR"
Köydeki acı olaydan sonra herkesin adeta kendileri için seferber olduğunu söyleyen Çelebi, kendisinin olaydan hemen sonra ilk olarak bir okul yaptırılması için devletten istekte bulunduğunu kaydetti. Herşeyin cehaletten yaşandığını çok iyi bildiğini ifade eden Çelebi açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
"Herkes gibi devlet de bizim için seferber oldu. Yolumuzu okulumuzu yaptı. Başbakan'a bir mektup yazmıştım o mektup sonunda bize her gün sıcak ekmek pişiyor. Hayırsever insanlarımız da buralara kadar gelip hem bize moral verdiler hem de bize yardımcı oldular. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, devlet büyüklerimiz, sanatçılarımız, sporcularımız bizleri yalnız bırakmadılar. Mesela Gülben Ergen ve Hakan Şükür çocuklarımız için güzel bir moral oldu. Bütün ihtiyaçlarını karşılayacağız."
Mevlit için hazırlıklara başlayan Bilge köylüleri, köy meydanında civar köylerden gelen vatandaşların yardımı ile 3 danayı keserken katliam mezarlığını ise bakımdan geçirdiler. Nedeni hala tam olarak belirlenemeyen 7'si çocuk 44 kişinin öldüğü, Türkiye'de herkesin büyük üzüntü duyarak günlerce konuştuğu Bilge köyü katliamı olaydan kurtulanlar da onarılması mümkün olmayan derin izler bırakırken öksüz ve yetim kalan 61 çocuk, hayata uyum sağlamaya çalışıyor. Katliamda annesi Zekiye, babası Ali, kardeşleri
Abdulkadir ve Salih Çelebi'yi kaybeden Mekiye Çelebi ise katliamın yaşandığı evde yaşamını devam ettirmeye çalışıyor. Mekiye Çelebi acıyı her zaman yaşadıklarını analatarak, çocuklarının geleceği için mecburen hayata döndüklerini söyledi. Mekiye Çelebi'nin eşi Burhan Çelebi ise katliamın yaşandığı evin babası Muhtar Cemil Çelebi'ye ait olduğunu belirterek o acıyı hiçbir zaman unutmamak için katliamın yaşandığı evi onararak oraya taşındıklarını bildirdi.
6 KİŞİYE 44 KEZ MÜEBBET
Saldırının ardından sanıklar hakkında iddianame hazırlayan Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın güvenlik gerekçesiyle başka bir ilde yapılması için Adalet Bakanlığı aracılığıyla Yargıtay'a talepte bulundu. Talebin kabul edilmesinin ardından yargılamanın güvenlik gerekçesiyle Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde yapılması kararlaştırılırken ilk duruşma 2 Eylül 2009 tarihinde gerçekleştirildi. 8 duruşmanın ardından, 26 Nisan 2010 tarihinde dava sona ererken 8'i tutuklu 13 sanık hakkında açılan davada 6 kişiye 44
kez ağırlaştırılmış müebbet, yaşı küçük olan 1 sanığa 44 kez 15 yıl, evinde silah bulunduran 1 kişiye 15 yıl, havaya ateş açtığı iddiasıyla tutuksuz yargılanan 1 kişiye 6 ay hapis cezası verildi. Tutuksuz yargılanan 4 kişi beraat etti.
SALDIRGANLARIN YAKINLARI BAŞKA YERE TAŞINDI
Saldırıyı düzenleyenlerin yakınları olan 58'i çocuk, 18'i kadın 84 kişi, olayın ardından güvenlik güçlerince alınan önlem sayesinde köyden çıkarılarak ilk olarak Mazıdağı Fosfat Tesislerine, ardından Mardin'den yaklaşık 2 bin kilometre uzaklıkta Kırklareli'nde kendileri için satın alınan 32 konuta yerleştirildi. Bu ailelerin okul çağındaki çocukları Kırklareli'ndeki okullara yerleştirilerek eğitimde yoksun bırakılmadı. Kırklareli Milli Eğitim Müdürlüğü'nce yetişkinler için 1. derece okuma yazma ve biçki
dikiş kursları açıldı. Bunun yanı sıra Mardin'den gelen ailelerin Kırklareli'nde kendilerini yalnız hissetmemeleri için valilik başta olmak üzere tüm kuruluşlarca 84 kişiye her türlü destek verildi.