Hüseyin Çelik CHP içinde kimi kastetti?
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, AK Parti Siyaset Akademisi Programına katılmak için geldiği Kayseri'de, partisinin il teşkilatını ziyaret etti.
Çelik, burada düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mal varlığını konu yaptığını belirterek, 'Kılıçdaroğlu'nun adeta Çernobil'in radyasyon yaydığı gibi hile ve şüphe yayarak siyasette başarılı olacağını zannettiğini' söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın TBMM'ye her yıl başında yasal olarak mal beyannamesi verdiğini ve bu beyannameyi Başbakanlığın internet sitesinde yayınladığını anımsatan Çelik, şöyle devam etti:
'Bu, gazetelerde çarşaf çarşaf çıkmıştır. TBMM'ye verilen Sayın Başbakanımıza ait mal varlığı beyannamesi santim santim, satır satır Başbakanlıkta yayınlanan mal varlığı beyannamesi ile aynıdır. Şimdi nedense bu Sayın Kılıçdaroğlu'nu tatmin etmiyor, 'Bir de AK Parti Genel Merkezinin internet sitesinde yayınlasın, ben benimkini CHP Genel Merkezinin web sayfasında yayınlıyorum' diyor. Sen orda yayınlarsın, Sayın Başbakan Başbakanlığın sitesinde yayınlar. Mühim olan yayınlanmasıdır, kamuoyu ile paylaşılmasıdır. Sürekli vatandaşın kafasında soru işaretleri oluşturarak, kendinizi dürüst, sizin dışınızdaki bütün insanları dürüst olmamakla suçlayan, adeta ima eden, bunu doğrudan ifade eden, böyle bir tavır içerisinde bulunmak Türk siyasetine, Türk siyasetçilerine yakışmıyor.'
Çelik, CHP'nin 1950'den bugüne dek muhalefette olduğunu belirterek, 60 yıldır tek başına iktidara gelemediğine dikkati çekti.
'Tam Bir Muhalif'
CHP'de muhalefet etmenin, kronik hale geldiğini ifade eden Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Çünkü 60 yıldır bunu yapıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu grup toplantısında milletten Aziz Nesin'in 'Zübük'ünü okumasını istedi. Sayın Kılıçdaroğlu, zübüklük ve zübükzadelik kime yakışır buna millet karar verir. Ancak Sayın Kılıçdaroğlu kendi tutumunu çok iyi değerlendirmek istiyorsa ben de ona Refik Halid Karay'ın 'Tam Bir Muhalif' hikayesini öneririm. Vatandaşlarımız da gazetecilerimiz de okusun.
Her şeye muhalefet etmek zorunda değilsiniz. Eğer uluslararası finans çevreleri, ulusal ve uluslararası ekonomik çevreleri Sayın Kılıçdaroğlu'nun bir iktidar alternatifi olduğunu düşünselerdi bu söylediklerinden dolayı piyasaların allak bullak olması lazımdı ama dünya da halkımız da Türkiye'deki ekonomik çevreler de iş dünyası da Sayın Kılıçdaroğlu ve partisini bir iktidar alternatifi olarak görmüyorlar. CHP adeta macera denizinde, yalan rüzgarıyla yelkenleri şişirilmiş bir gemide, emel ve umut tacirliği yapıyor. Yakında Ağrı ya da Kars'a şubat ortasında sıcak iklim vaat etseler veya Adana'da, Antalya'da yaz ortasında, yayla serinliği vaat etseler, buna da şaşmayın, böyle bir siyaset olmaz.'
Kayseri'deki yolsuzluk iddiası
Çelik, basın toplantısında, Kayseri'deki yolsuzluk iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İddiaların tutar tarafı olmadığını belirten Çelik, Kılıçdaroğlu'nun 'kişinin kimden ne kadar rüşvet aldığıyla ilgili defteri, elyazısı bizdedir, kasada saklıdır' sözünü anımsatarak, şöyle devam etti:
'Sözünü ettiği herhalde Hacı Ali Hamurcu'dur. Hacı Ali Hamurcu birilerinden rüşvet aldıysa, Büyükşehir Belediye Başkanı bunu zaten mahkemeye sevk etti, hakkında işlem yaptı ve mesele böyle çıktı ortaya. Ben şimdi buradan basın aracılığıyla Sayın Kılıçdaroğlu'na, CHP'lilere bir çağrıda bulunuyorum; insanların haysiyet ve şerefleriyle oynamayın. Elinizde sağlam deliller varken, kimseyi yolsuzlukla ve hırsızlıkla suçlamayın, bumerang gibi size geri döner. Ben diyorum ki; kasanızda bir defter varsa, belge varsa, Ergenekon'un kazdığı çukurlara gömdüğünüz başka delilleriniz varsa, hepsini çıkarın. Savcı diyor ki 'kimde ne delil varsa bana getirsin'. CHP'liler, Sayın Kılıçdaroğlu oradan diyor ki 'Savcının görevi delil toplamak'. Sen 'benim kasamda' diyorsun, zorla mı alacak?'
'En yakınındakilere baksın'
'Sayın Kılıçdaroğlu ille de yolsuzluk, ille de usulsüzlük arıyorsa, yakınına, en yakınındakilere baksın, nitelikli dolandırıcılıktan yargılanan arkadaşlarına baksın, resmi evrakta sahtecilikten yargılanan arkadaşlarına baksın' diyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Bu da yakında ortaya çıkacak, göreceksiniz. Onun için tekrar altını çiziyorum, temiz siyaset tamam, rekabetçi siyaset, sonuna kadar, rekabet dürüstlük gerektirir, rekabet nezaket gerektirir. Şimdi siz AK Parti'nin Büyükşehir Belediye Başkanını, onun çalışma arkadaşlarını, camiamızı bir yalan rüzgarı ile lekelemeye çalışacaksınız; kamuoyu bunlara inanmıyor ve kanmıyor. Buyurun, sıfır, baştan delillerinizi götürün adliyeye, savcılıklara, yeniden, baştan yargılama yapılsın. Kimin ne suçu varsa, kimin ne ihmali kusuru varsa bu ortaya çıksın.'
Kaynak: Cnntürk
Çelik, burada düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mal varlığını konu yaptığını belirterek, 'Kılıçdaroğlu'nun adeta Çernobil'in radyasyon yaydığı gibi hile ve şüphe yayarak siyasette başarılı olacağını zannettiğini' söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın TBMM'ye her yıl başında yasal olarak mal beyannamesi verdiğini ve bu beyannameyi Başbakanlığın internet sitesinde yayınladığını anımsatan Çelik, şöyle devam etti:
'Bu, gazetelerde çarşaf çarşaf çıkmıştır. TBMM'ye verilen Sayın Başbakanımıza ait mal varlığı beyannamesi santim santim, satır satır Başbakanlıkta yayınlanan mal varlığı beyannamesi ile aynıdır. Şimdi nedense bu Sayın Kılıçdaroğlu'nu tatmin etmiyor, 'Bir de AK Parti Genel Merkezinin internet sitesinde yayınlasın, ben benimkini CHP Genel Merkezinin web sayfasında yayınlıyorum' diyor. Sen orda yayınlarsın, Sayın Başbakan Başbakanlığın sitesinde yayınlar. Mühim olan yayınlanmasıdır, kamuoyu ile paylaşılmasıdır. Sürekli vatandaşın kafasında soru işaretleri oluşturarak, kendinizi dürüst, sizin dışınızdaki bütün insanları dürüst olmamakla suçlayan, adeta ima eden, bunu doğrudan ifade eden, böyle bir tavır içerisinde bulunmak Türk siyasetine, Türk siyasetçilerine yakışmıyor.'
Çelik, CHP'nin 1950'den bugüne dek muhalefette olduğunu belirterek, 60 yıldır tek başına iktidara gelemediğine dikkati çekti.
'Tam Bir Muhalif'
CHP'de muhalefet etmenin, kronik hale geldiğini ifade eden Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Çünkü 60 yıldır bunu yapıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu grup toplantısında milletten Aziz Nesin'in 'Zübük'ünü okumasını istedi. Sayın Kılıçdaroğlu, zübüklük ve zübükzadelik kime yakışır buna millet karar verir. Ancak Sayın Kılıçdaroğlu kendi tutumunu çok iyi değerlendirmek istiyorsa ben de ona Refik Halid Karay'ın 'Tam Bir Muhalif' hikayesini öneririm. Vatandaşlarımız da gazetecilerimiz de okusun.
Her şeye muhalefet etmek zorunda değilsiniz. Eğer uluslararası finans çevreleri, ulusal ve uluslararası ekonomik çevreleri Sayın Kılıçdaroğlu'nun bir iktidar alternatifi olduğunu düşünselerdi bu söylediklerinden dolayı piyasaların allak bullak olması lazımdı ama dünya da halkımız da Türkiye'deki ekonomik çevreler de iş dünyası da Sayın Kılıçdaroğlu ve partisini bir iktidar alternatifi olarak görmüyorlar. CHP adeta macera denizinde, yalan rüzgarıyla yelkenleri şişirilmiş bir gemide, emel ve umut tacirliği yapıyor. Yakında Ağrı ya da Kars'a şubat ortasında sıcak iklim vaat etseler veya Adana'da, Antalya'da yaz ortasında, yayla serinliği vaat etseler, buna da şaşmayın, böyle bir siyaset olmaz.'
Kayseri'deki yolsuzluk iddiası
Çelik, basın toplantısında, Kayseri'deki yolsuzluk iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İddiaların tutar tarafı olmadığını belirten Çelik, Kılıçdaroğlu'nun 'kişinin kimden ne kadar rüşvet aldığıyla ilgili defteri, elyazısı bizdedir, kasada saklıdır' sözünü anımsatarak, şöyle devam etti:
'Sözünü ettiği herhalde Hacı Ali Hamurcu'dur. Hacı Ali Hamurcu birilerinden rüşvet aldıysa, Büyükşehir Belediye Başkanı bunu zaten mahkemeye sevk etti, hakkında işlem yaptı ve mesele böyle çıktı ortaya. Ben şimdi buradan basın aracılığıyla Sayın Kılıçdaroğlu'na, CHP'lilere bir çağrıda bulunuyorum; insanların haysiyet ve şerefleriyle oynamayın. Elinizde sağlam deliller varken, kimseyi yolsuzlukla ve hırsızlıkla suçlamayın, bumerang gibi size geri döner. Ben diyorum ki; kasanızda bir defter varsa, belge varsa, Ergenekon'un kazdığı çukurlara gömdüğünüz başka delilleriniz varsa, hepsini çıkarın. Savcı diyor ki 'kimde ne delil varsa bana getirsin'. CHP'liler, Sayın Kılıçdaroğlu oradan diyor ki 'Savcının görevi delil toplamak'. Sen 'benim kasamda' diyorsun, zorla mı alacak?'
'En yakınındakilere baksın'
'Sayın Kılıçdaroğlu ille de yolsuzluk, ille de usulsüzlük arıyorsa, yakınına, en yakınındakilere baksın, nitelikli dolandırıcılıktan yargılanan arkadaşlarına baksın, resmi evrakta sahtecilikten yargılanan arkadaşlarına baksın' diyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Bu da yakında ortaya çıkacak, göreceksiniz. Onun için tekrar altını çiziyorum, temiz siyaset tamam, rekabetçi siyaset, sonuna kadar, rekabet dürüstlük gerektirir, rekabet nezaket gerektirir. Şimdi siz AK Parti'nin Büyükşehir Belediye Başkanını, onun çalışma arkadaşlarını, camiamızı bir yalan rüzgarı ile lekelemeye çalışacaksınız; kamuoyu bunlara inanmıyor ve kanmıyor. Buyurun, sıfır, baştan delillerinizi götürün adliyeye, savcılıklara, yeniden, baştan yargılama yapılsın. Kimin ne suçu varsa, kimin ne ihmali kusuru varsa bu ortaya çıksın.'
Kaynak: Cnntürk