Türk Büro-sen Şube Başkanları İstişare Toplantısı

Türk Büro-Sen Şube Başkanları İstişare Toplantısı sonra açıklanan Sonuç Bildirgesi'nde, "Devletin asli ve sürekli görevleri taşeronlar eliyle yürütülmesinin önü açılmış ve taşeronlaşma had safhaya çıkarılmıştır

Türk Büro-Sen Şube Başkanları İstişare Toplantısı sonra açıklanan Sonuç Bildirgesi'nde, "Devletin asli ve sürekli görevleri taşeronlar eliyle yürütülmesinin önü açılmış ve taşeronlaşma had safhaya çıkarılmıştır. Bundan sonrada hiçbir baskı ve zulme boyun eğmeden, ilke ve ideallerimizden ödün vermeden hak bildiğimiz yolda devam edeceğiz" denildi.
Ankara'da 24-25 Aralık 2010 tarihlerinde yapılan Türk Büro-Sen Şube Başkanları İstişare Toplantısı Sonuç Bildirgesi açıklandı. Özellikle TBMM'ne sevk edilen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda değişiklilik yapılmasına dair Torba Kanun tasarısında öngörülen düzenlemelerin ele alındığı toplantıda açıklanan Sonuç Bildirgesi şöyle:
"657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 68. Maddesinin A bendinde bulunan yukarı derecelerde ki kadrolara yükselme şartları arasında "sicil bakımından üst derecelere yükselebilecek nitelikte olmak" şartı çıkarılmakta, B bendinin ikinci paragrafı değiştirilmekte. Bu düzenlemeyle üst derecelere yükselebilme şartlarında sicil şartı kaldırılmakta, üst düzey yöneticilerin özel sektörden atanmalarının önü açılmaktadır. Bu düzenlemeyle liyakat ve kariyer kriterleri hiçe sayılarak, siyasi kadrolaşmanın önü
açılmaktadır.
24 saati devamlılık arz eden hizmetlerde çalışan memurların çalışma saat ve şekillerinin belirlenmesi için Devlet Personel Başkanlığı'nın muvafakat vermesi zorunluluğu kaldırılarak, yetkinin kurumlara verilmesi ile esnek çalışmanın önü açılmaktadır.
Yasaklanmış her türlü yayını görev yerinde bulundurmak yasağı kaldırılıyor. Bununla Kamu Kurum ve Kuruluşları adeta yasaklanmış yayınların saklandığı yerler olmasının önü açılmaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin f bendinde belirtilen "amirlerine ve mahiyetindekilere fiili tecavüzde bulunmak" hükmüne "iş sahiplerine tecavüzde bulunmak" fiilide eklenerek, memur hakkında iş sahiplerinin asılsız şikayet ve müracaatlarının önü açılmaktadır.
AK Parti iktidarı döneminde kamuda ayrımcılık, baskı, kadrolaşma, sürgün ve kıyımlar had safhaya ulaşmıştır. Memurlar adeta hükümet memuru haline getirilmiştir. AK Parti il, ilçe başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları vasıtasıyla gerek mülki idare üzerinde gerekse de en üst amirinden hizmetliye kadar, tehdit ve baskıyla kendi memurunu yaratmaktadır.
AK Parti döneminde devletin asli ve sürekli görevleri taşeronlar eliyle yürütülmesinin önü açılmış ve taşeronlaşma had safhaya çıkarılmıştır.
Yeni 8 yıllık AK Parti iktidarı zamanında sözleşmeli 4/B statüsünün yaygınlaştırılarak, adeta kölelik sistemi kurulmaya çalışılmaktadır.
4/C statüsünde çalışan personelin sıkıntıları hala çözülmemiş, TBMM'de 4/C statüsünde çalışan personel ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel arasındaki ücret ve diğer haklar konusunda adaletsizlik devam etmektedir.
Hükümet geçmiş dönemlerde toplu görüşmelerde mutabakata varılan bir çok konu hakkında hala kanuni düzenlemeleri yapmamıştır.
Hükümet, yapmış olduğu bazı düzenlemelerle hem mevcut yasaları yok saymış, hem de yetkili sendikaları bay pas ederek bazı kadro ve unvanlarda ücret artışı yapmıştır. Yapılan bu düzenlemeler, emsal memurlar arasında var olan ücret farklılıkların daha da derinleşmesine neden olmuştur.
Hükümetin yanlış politikaları sonucu ülkemizde teröre dayalı olaylar artmış ve terör örgütünün talepleri bir çok kesim tarafından yüksek sesle dillendirilmeye başlanmış, iki dillik, iki bayrak söylemlerinin yanı sıra federasyon ve özerklik tartışmaları yapılmaktadır."
Bütün bu gelişmeler yaşanırken, hükümetin sessizliği ve duyarsızlığının Türk milletini derinden yaralandığı belirtilen açıklamada, "Türk Büro-Sen olarak 18 yıldır verdiğimiz kutlu mücadelemizde ilke ve ideallerimizden asla taviz vermeden, kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini koruma ve geliştirme içerisinde olduk. Bundan sonrada hiçbir baskı ve zulme boyun eğmeden, ilke ve ideallerimizden ödün vermeden hak bildiğimiz yolda devam edeceğiz. Bu kutlu mücadelede sendika üyesi olmayan kamu çalışanlarını da
hak ve menfaatlerine sahip çıkmak ve birlikte mücadele etmek için Türk Büro-Sen çatısı altında katılmaya davet ediyoruz. Yukarıda zikrettiğimiz tüm olumsuzlukların sorumlusunun ülkeyi idare eden AK Parti hükümetinin olduğunu ve bu yanlışlıklardan bir an önce dönmeleri için Türk Milleti önünde bir kez daha uyarıyoruz" denildi.