Deniz Feneri'nden CHP'ye cevap: Siyasi arenada sıkışınca iftira atıyorsunuz

Deniz Feneri Derneği Genel Başkan Yardımcısı Recep Koçak, CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür'ün iddialarına cevap vererek, "Siyasi arenada her sıkıştığınız, zorlandığınız noktada Deniz Feneri'nin adını uluorta ağzınıza alarak iftira atıyorsunuz." dedi.

Koçak, Ertemür'ün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cevaplaması talebiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği dernekle ilgili soru önergesi hakkında yaptığı açıklamada, "1998 yılından bu yana yurt içinde ve yurt dışında yoksul ve naçar olan tüm insanlara dil, din, ırk ayrımı yapmadan alnının akıyla yardımda bulunan Deniz Feneri Derneği, hiçbir kurban döneminde deri toplama işi yapmamıştır." şeklinde konuştu. Derneğin 1998 yılından bu yana yaptığı bütün yardım çalışmalarının değişik hükümetler döneminde denetlendiğini vurgulayan Genel Başkan Yardımcısı Koçak, Ertemür'ün soru önergesinde, Türk Hava Kurumu ve Kızılay'dan başka vakıf ve derneklere kurban derisi toplama yetkisi verilip verilmediğini sorduğunu, "Deniz Feneri'nin geçmişte topladığı yardımları başka yerlere aktardığından dolayı yargılandığı bilinmekteyken..." ifadelerinin iftira olduğunu kaydetti. Recep Koçak, "Türkiye'de bulunan Deniz Feneri Derneği hakkında nerede, ne zaman bir dava açılmış, bunu açıklayabilir mi? Hakkımızda açılmış bir dava, verilmiş bir mahkeme kararı var da biz mi bilmiyoruz? İftiralarınıza karşılık isyanımızı kamuoyumuzla, bağışçı ve gönüllülerimizle paylaşıyoruz." dedi.

12 yıldır kamu yararına çalışan, defalarca kamu denetçileri tarafından denetlenen Deniz Feneri Derneği'ni zanlarla, varsayımlarla karalamanın bu kadar kolay olmaması gerektiğini dile getiren Koçak, şunları söyledi: "Kamuoyunca bilinmelidir ki her kurum, kestirdiği kurbanlarla ilgili bütün belgeleri denetçilere ibraz etmek ve hesabını vermek zorundadır. Kurbanın bir ibadet olduğunu vurgulayarak, kuralları dahilinde gereken hassasiyetin gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. CHP Milletvekili Ali Rıza Ertemür, yaşadığı ülkenin Türkiye Cumhuriyeti değil de kurumların, kuralların, denetim mekanizmalarının az bulunduğu ya da işlemediği, geri kalmış bir kabile devleti olduğunu sanıyor olmasın?"