New York'taki kritik Kıbrıs görüşmeleri Cenevre'de devam edecek

Kıbrıslı liderler, iki yıldır devam eden çözüm müzakerelerine ivme kazandırmak isteyen Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un öncülüğ

Kıbrıslı liderler, iki yıldır devam eden çözüm müzakerelerine ivme kazandırmak isteyen Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un öncülüğünde üçlü görüşmeler için New York'ta bir araya geldi. Üç liderin toplantısından Ocak ayında tarafların tekrar Cenevre'de bir araya gelmesi kararlaştırıldı.

Üçlü görüşmenin ardından iki lider ile birlikte basının karşısına çıkan BM Genel Sekreteri, zirvenin içeriği hakkında bilgi verdi. Ban, mülkiyet, yönetim ve güç dağılımı dahil birçok konuda görüş alış-verişinde bulunduklarını dile getirdi. Ban, bugünkü toplantıda, iki liderin gelecek haftalarda, devam eden uzlaşmazlık noktalarını gidermek için 'pratik bir plan' hazırlamak üzere kendi aralarındaki görüşmeleri yoğunlaştırma kararı aldıklarını duyurdu. İki liderle birlikte gelecek yıl Ocak ayının sonunda Cenevre'de yeniden görüşme kararı aldıklarını belirten Ban, bu arada iki liderin, kendi aralarında yakınlaştıkları konuları ve tüm başlıklarda hala çözümlenmesi gereken özlü meseleleri tespit edeceklerini söyledi. Ban, "Bu da BM'ye kendi atacağı adımlara karar vermesinde yardımcı olacak." diye konuştu.

Bugüne kadar iki taraf arasında yapılan görüşmeler sonunda önemli mesafeler katedildiğini savunan Ban, süre gelen görüşmelerin bir sonuç doğurmadığı yönünde oluşan olumsuz havanın ardından iki lideri New York'a davet ettiğini açıkladı.

Kıbrıs'ta çözümün ancak Kıbrıs'taki kesimler tarafından gerçekleştirilebileceğini belirten Genel Sekreter, BM olarak iki lider arasındaki pazarlıkları desteklemeye devam edeceklerini söyledi.

Kıbrıs'taki iki halkın ve uluslararası camianın Ada'da sonsuza dek devam eden görüşmeler değil çözüm istediğine işaret eden Ban, BM'nin taraflar arasında varılacak bir anlaşmaya da saygı göstereceğini aktardı. İki taraf arasında ciddi görüş ayrılığının olduğunu inkar etmeyen Ban, ancak iki liderin çalışma isteğinin kendisini umutlandırdığını kaydetti.

Ocak ayı sonunda Cenevre'de tekrar üçlü zirve yapacaklarını duyuran Ban, bu süre içinde iki liderin aralarındaki görüş ayrılıklarını gidermek için çaba göstereceğini açıkladı. Cenevre'de varılacak sonucun BM'nin stratejisini oluşturmasına yardımcı olacağını belirten Ban Ki-moon, bu ayın sonunda BM Güvenlik Konseyi'ne sunacağı raporun tarafsız şekilde kaleme alacağına işaret etti. Üçlü zirvenin Kıbrıs raporunun içeriğine yardımcı olduğuna dikkat çeken Genel Sekreter, görevinden ayrılacağı yolunda söylentiler çıkan Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'ın da Cenevre zirvesine kadar görevinde kalacağını duyurdu.

Görüşmenin ardından KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ise kısa ve temkinli bir açıklamada bulundu. Eroğlu, görüşmede çözüme ulaşma yönünde bir zaman sınırının gündeme gelmediğini söyledi.

Ocak sonuna kadar devam edecek olan müzakerelerin sonucunun Cenevre'de yapılacak olan toplantıda değerlendirileceğini kaydeden Eroğlu, Genel Sekreter Ban'ın Kıbrıs misyonunun devam edip etmeyeceği konusunda kararını Cenevre'deki görüşmeden sonra vereceğini dile getirdi.

BM'nin genel merkezinde, Ban Ki-moon, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasında düzenlenen görüşme, öğle yemeği toplantısıyla başladı. Üçlü zirvede, özellikle Ada'daki görüşmelerin tıkanmasına sebep olan 'mülkiyet' sorunu ele alındı. Görüşme öncesi gazetecilerin sorularını cevaplayan Derviş Eroğlu, görüşmeden umutlu olup olmadığının sorulması üzerine, "Elbette, her görüşme bir umuttur, dolayısıyla biz de iyi niyetle, umutla gidiyoruz toplantıya." dedi. Liderler, daha önce Genel Sekreter'e gönderdikleri mektuplarda görüşmelerle ilgili pozisyonlarını ortaya koymuştu. KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu, mektubunda, Rum tarafının siyasi irade göstermesi durumunda yıl sonuna kadar kapsamlı çözüme ulaşabileceklerini ifade etmişti. Rum lider Hristofyas'ın ise Rum basınında yer alan mektubunda, KKTC'de nüfus sayımının yapılmasını, "mülkiyet başlığı"nın "toprak başlığı" ile birleştirilmesini, Maraş'ın Rumlara verilmesini ve "yabancı askerlerin varlığı ile Türkiye kökenli KKTC vatandaşları" konularında uluslararası konferans düzenlenmesini istediği öne sürülmüştü