Avrupa'nın En Büyük Termal Tesisi'nin Temeli Atıldı
Avrupa'nın en büyük termal otel ve tesisinin temeli, Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Güre beldesinde, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in de katıldığı törenle atıldı.
Hattuşa Astyra Thermal Resort - Spa projesi adıyla geçtiğimiz yıllarda devre mülkleri yapılmaya başlanan ve Avrupa'nın en büyük termal tesisi olacağı açıklanan dev projenin en büyük ayağı bugün başlatıldı. Bin 500 kişiye doğrudan iş imkanı da sağlayacak olan dev projenin temel atma törenine Bakan Mehmet Şimşek, Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, Edremit Kaymakamı Osman Tunç, Edremit Belediye Başkanı Av. Tuncay Kılıç, Akçay Belediye
Başkanı Cahit İnceoğlu, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, diğer belediye başkanları, daire müdürleri, iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Uçakla Balıkesir Körfez Havaalanı'na inerek Hattuşa'ya gelen Bakan Mehmet Şimşek, halk oyunları gösterileriyle karşılandı. Tesisleri gezerek tören alanına gelen Bakan Şimşek, Jeotermal Enerji Vakfı ve Hattuşa Termal Sağlık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Doğan, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ve Vali Yılmaz Arslan'ın konuşmalarının ardından kürsüye geldi. Bakan Şimşek, "İnsanımızın girişimcilik ruhu sayesinde Türkiye
ekonomisi gerçekten son yıllarda büyük bir mesafe kat etti. Türkiye'nin aslında doğal güzellikleri, enerjisi çok önemli. Termal enerjide termal kaynaklarda biz dünyada 7. sıradayız, Avrupa'da birinci sıradayız. Ama bu kaynak son zamanlara kadar fazla kullanılmamış. Biz termal kaynakların haritasını çıkarttık. Özel sektör eliyle bunların teknolojik sera anlamında, bu türden tesisler anlamında diğer bir takım kullanımlarda enerji üretiminde çok daha iyi ve verimli bir şekilde kullanılması için gerekeni
yapıyoruz. Memleketin rüzgarını şimdi enerjiye dönüştürüyoruz. Yine su kaynaklarını enerjiye dönüştürüyoruz. Çünkü Türkiye'nin en büyük darboğazlarından bir tanesi, biz enerjide dışa bağımlıyız. 2008 yılında neredeyse 48-50 milyar dolar civarında enerji ithal ettik. Bu sene de çok farklı olmayacak. Dolayısıyla ne kadar çok kendi kaynağımızı, en azından yenilebilir kaynaklarımızı enerjiye dönüştürürsek, ülkemizi o kadar dışa bağımlı olmaktan kurtarmış oluruz. Geldiğimizde devletin çekmecelerinde bin 500'e
yakın hidroelektrik santral projesi vardı. Aslında Devlet Su İşleri'ne bıraksak, 80 yılda, yüz yılda belki o yatırımlar gerçekleştirilecekti. Çünkü o kaynaklar sınırlı. Biz onu özel sektöre devrettik. Şu anda 20 bin megavat civarında hidroelektrik santral projesi ya yapıldı, ya da proje aşamasında yapılıyor inşa ediliyor. Dolayısıyla 80 yılda yapılan diyelim ki 13 bin megavatlık enerjiye karşılık sadece son birkaç yıl içine başlatılan projeler 20 bin megavatın üzerinde. Ülkenin akarsularının, rüzgarının,
termal kaynaklarının enerjiye dönüştürülmesi Türkiye'nin geleceği açısından çok kritik" dedi.
"EĞİTİM ALANINDA BÜYÜK ÇABALAR İÇERİSİNDEYİZ"
Balıkesir'in ve Edremit Körfezi'nin, geçtiğimiz aylarda uluslararası uçuşlara cevap verecek hale gelen Körfez Havaalanı ile atağa kalkacağını vurgulayan Şimşek, "Bu türden yatırımlar olmadan, sadece devlet eliyle bizim istihdam sorununu, işsizlik sorununu çözmemiz imkansız. Çok şükür Türkiye'nin nüfusu genç. Bu Avrupa'ya karşı bizi çok avantajlı hale getiriyor. Ama bu nüfusun da iyi eğitilmesi lazım. Gençler çalışma çağına geldiği zaman da iş imkanlarının sağlanması lazım. Son yıllarda hakikaten eğitim
konusunda çok büyük bir çaba içerisindeyiz. Milli Eğitim Bakanlığı'na bütçeden 4 kattan fazla pay ayırdık. 7.5 milyardan şimdi 32 milyar lira seviyelerine çıkarttık. Yurt Kur'u dahil ederseniz, üniversiteleri dahil ederseniz, 40 milyarın ötesine taşıdık. Türkiye'de şu anda bütçeden en fazla para Milli Eğitim'e gidiyor. Niye? Çünkü genç bir nüfusumuz var. Onları eğitmemiz lazım. Okul öncesi okullaşmadan başlayarak, üniversiteye kadar, yüksek lisansa kadar bizim insanımıza yatırım yapmamız lazım ve yapıyoruz.
Bizim altyapıya da yatırım yapmamız lazım. En güzel tesisi yapabilirsiniz. Ama eğer, havaalanı yoksa, eğer yollar iyi değilse, o tesislere arzulanan ölçüde talep olmaz. Duble yoldan bahsetti değerli milletvekili kardeşim. Biz Ulaştırma Bakanlığı'na her türlü kaynağı vereceğiz. Körfez ile Balıkesir arasındaki duble yolun tamamlanması için ne gerekiyorsa yapacağız. 2009 yılında biz 2010 yılı bütçesini yaptık. O bütçeyi yaparken Ulaştırma Bakanımıza yol yapımı için 3 milyar lira ayırmıştık. Hiç abartmıyorum.
Bu sene sonunda muhtemelen en az bir 9-10 milyar lira harcamış olacak. Çünkü biz alt yapı yatırımlarının Türkiye'nin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Kendisine bütçesinden kat kat fazla yatırım yapma imkanı sağladık. Eğer Türkiye, Batı ile arayı kapatacaksa, dünyanın en gelişmiş ülkelerini bile geride bırakacaksa, mutlaka bizim katma değer zincirinde daha bilgi yoğun, teknoloji yoğun ürünlere geçmemiz lazım. Bu da daha çok üniversitelere kaynak, araştırma geliştirmeye daha fazla kaynak
ayırmakla olur. Nitekim TÜBİTAK'a verdiğimiz kaynaklar, 80 yılda verilen kaynaktan daha fazla. 2009 yılı bir kriz yılıydı hatırlarsanız. Bütün dünyada bütçe açıkları artarken, TÜBİTAK geldi dedi ki 'Bizim bütçemiz 500 milyon lira, çok önemli projeler var, ne yapacağız'. Biz bir çok alanda bütçe kısıntılarına giderken, onların bütçesini yüzde 50 artırdık. Evet, geçen sene öyle yaptv'fdş oluruz. Geldiğimizde devlık. Türkiye'nin geleceği için teknoloji çok önemli. Araştırma geliştirme faaliyetlerinde, kaynak
olarak, araştırmacı olarak, bilimsel yayın olarak, ve bunlardaki artış hızında biz şu anda dünyada ilk üçteyiz. Çin ile beraber ilk üçü paylaşıyoruz. Ama henüz arzulanan seviyede değiliz. İnşallah o arayı kapatacağız" diye konuştu.
"YABANCI TURİST ÇEKMEDE DÜNYADA 7. SIRADAYIZ"
Konuşmasında Balıkesir'e övgüler yağdıran Maliye Bakanı Şimşek, "Balıkesir'imiz tarım alanında muazzam bir birikime sahip. Birçok üründe, biz ilk üç sıradayız. Balıkesir, Türkiye'nin bir tarım merkezi. Ama bu yetmez. Birkaç adım daha ötesine gitmemiz lazım. Amerika'da çalışan nüfusun yüzde 75'inden fazlası hizmet sektöründe. Bu, Amerika tarımda zemin kaybetti anlamına gelmiyor. Hala dünyanın en büyük tarım ihracatçısı. Sadece daha teknoloji yoğun, daha bilgi yoğun, daha verimli tarıma geçtiler. İşte
bizim vatandaşımıza bütün bu seçenekleri sunmamız lazım. Hizmet sektörü çok önemli. Turizm sektöründe ise biz şu anda dünyada yabancı turist çekmede 7. sıradayız. 1980'li yılların başına gidin, birkaç 100 bin turist geliyordu. Bu sene dışarıda yaşayan vatandaşlarımıza da katarsanız, toplam turist sayısında 31 milyonu aşacağız. Kolay değil, 8 yıl önce gelen turist sayısı 12-13 milyondu. Turizm gelirinde ise 9. sıradayız. Aslında birçok sektörde bugün Türkiye dünyada ilk 10'lara ve ilk 15'lere girmeye
başladı. Avrupa'nın 6. en büyük ekonomisiyiz. İnşallah birçok büyük ülkeyi 2040'lı, 2050'li yıllarda geride bırakacağız. Ben buna inanıyorum. Çünkü Türkiye'nin girişimcilik ruhu anlamında büyük bir zenginliği var. Muazzam girişimcilerimiz var. Nüfusu genç, istikrar var. Reform yapıyoruz. Reformlar olmadan olmaz. İş adamlarının önünü açacağız. Belediye başkanlarımızın da önünü açacağız. Varsa sıkıntıları hep beraber çözeceğiz. Bu ülkenin gelişmesi için, kalkınması için gece gündüz hep beraber
çalışacağız. Belediye başkanımızdan, bürokratından, milletvekilinden herkese kadar. İş adamlarının biz ne kadar önünü açarsak, bu ülkede o kadar katma değer üretilir. O kadar çok istihdam olur. Vatandaşın geliri artar. Dünyada son 60 yılın, bazılarına göre de son 80 yılın en büyük krizi yaşandı. Buna rağmen Türkiye'nin kişi başı milli gelirini bu sene inşallah 10 bin doların üzerinde tutacağız. Ama geçmişte bu böyle olmamış. 1990 yılına gidin, Türkiye'nin milli geliri 198 milyar dolar, 2001-2002'ye gelin
200 milyar dolar civarıydı. Yerimizde saymışız başkaları ilerlemiş. Artık o dönem geride kaldı, 2002 yılında 3 bin 300 dolar olan kişi başına milli geliri, son 60 yılın en büyük küresel krizine rağmen 10 bin doların üzerinde tutacağız. Aynı şekilde birçok alanda Türkiye anda imrenilerek seyrediliyor. Çarşamba günü Berlin'de idim. Oradaki iş çevreleri ile Türk-Alman İş Konseyi çerçevesinde bir araya geldik. Avrupa'da istihdam oluşturan bir tek ülke var, o da Almanya. Bir de Türkiye. Almanya 3 milyon
vatandaşına iş bulmuş 10-12 ayda. Biz yaklaşık 6 milyon vatandaşımıza iş bulmuşuz. Türkiye istihdam oluşturmada son bir yılda Avrupa'da rekor kırdı. Bakın birçok ülke borçlarıyla boğuşuyor. Bütlfdş oluruz. Geldiğimizde devlçe açıklarıyla boğuşuyor. Türkiye kamu borç stokunu aşağıya çekecek tek ülke Avrupa'da. Yine bu sene bütçe açıklarını çok önemli ölçüde düşürdük. Gelecek sene de düşürmeye devam edeceğiz. Bütçe açığını kapattığımız ölçüde, arta kalan kaynakları yatırıma ayıracağız" ifadelerini
kullandı.
(SŞ-MŞ-OK-Y)
Başkanı Cahit İnceoğlu, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, diğer belediye başkanları, daire müdürleri, iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Uçakla Balıkesir Körfez Havaalanı'na inerek Hattuşa'ya gelen Bakan Mehmet Şimşek, halk oyunları gösterileriyle karşılandı. Tesisleri gezerek tören alanına gelen Bakan Şimşek, Jeotermal Enerji Vakfı ve Hattuşa Termal Sağlık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Doğan, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur ve Vali Yılmaz Arslan'ın konuşmalarının ardından kürsüye geldi. Bakan Şimşek, "İnsanımızın girişimcilik ruhu sayesinde Türkiye
ekonomisi gerçekten son yıllarda büyük bir mesafe kat etti. Türkiye'nin aslında doğal güzellikleri, enerjisi çok önemli. Termal enerjide termal kaynaklarda biz dünyada 7. sıradayız, Avrupa'da birinci sıradayız. Ama bu kaynak son zamanlara kadar fazla kullanılmamış. Biz termal kaynakların haritasını çıkarttık. Özel sektör eliyle bunların teknolojik sera anlamında, bu türden tesisler anlamında diğer bir takım kullanımlarda enerji üretiminde çok daha iyi ve verimli bir şekilde kullanılması için gerekeni
yapıyoruz. Memleketin rüzgarını şimdi enerjiye dönüştürüyoruz. Yine su kaynaklarını enerjiye dönüştürüyoruz. Çünkü Türkiye'nin en büyük darboğazlarından bir tanesi, biz enerjide dışa bağımlıyız. 2008 yılında neredeyse 48-50 milyar dolar civarında enerji ithal ettik. Bu sene de çok farklı olmayacak. Dolayısıyla ne kadar çok kendi kaynağımızı, en azından yenilebilir kaynaklarımızı enerjiye dönüştürürsek, ülkemizi o kadar dışa bağımlı olmaktan kurtarmış oluruz. Geldiğimizde devletin çekmecelerinde bin 500'e
yakın hidroelektrik santral projesi vardı. Aslında Devlet Su İşleri'ne bıraksak, 80 yılda, yüz yılda belki o yatırımlar gerçekleştirilecekti. Çünkü o kaynaklar sınırlı. Biz onu özel sektöre devrettik. Şu anda 20 bin megavat civarında hidroelektrik santral projesi ya yapıldı, ya da proje aşamasında yapılıyor inşa ediliyor. Dolayısıyla 80 yılda yapılan diyelim ki 13 bin megavatlık enerjiye karşılık sadece son birkaç yıl içine başlatılan projeler 20 bin megavatın üzerinde. Ülkenin akarsularının, rüzgarının,
termal kaynaklarının enerjiye dönüştürülmesi Türkiye'nin geleceği açısından çok kritik" dedi.
"EĞİTİM ALANINDA BÜYÜK ÇABALAR İÇERİSİNDEYİZ"
Balıkesir'in ve Edremit Körfezi'nin, geçtiğimiz aylarda uluslararası uçuşlara cevap verecek hale gelen Körfez Havaalanı ile atağa kalkacağını vurgulayan Şimşek, "Bu türden yatırımlar olmadan, sadece devlet eliyle bizim istihdam sorununu, işsizlik sorununu çözmemiz imkansız. Çok şükür Türkiye'nin nüfusu genç. Bu Avrupa'ya karşı bizi çok avantajlı hale getiriyor. Ama bu nüfusun da iyi eğitilmesi lazım. Gençler çalışma çağına geldiği zaman da iş imkanlarının sağlanması lazım. Son yıllarda hakikaten eğitim
konusunda çok büyük bir çaba içerisindeyiz. Milli Eğitim Bakanlığı'na bütçeden 4 kattan fazla pay ayırdık. 7.5 milyardan şimdi 32 milyar lira seviyelerine çıkarttık. Yurt Kur'u dahil ederseniz, üniversiteleri dahil ederseniz, 40 milyarın ötesine taşıdık. Türkiye'de şu anda bütçeden en fazla para Milli Eğitim'e gidiyor. Niye? Çünkü genç bir nüfusumuz var. Onları eğitmemiz lazım. Okul öncesi okullaşmadan başlayarak, üniversiteye kadar, yüksek lisansa kadar bizim insanımıza yatırım yapmamız lazım ve yapıyoruz.
Bizim altyapıya da yatırım yapmamız lazım. En güzel tesisi yapabilirsiniz. Ama eğer, havaalanı yoksa, eğer yollar iyi değilse, o tesislere arzulanan ölçüde talep olmaz. Duble yoldan bahsetti değerli milletvekili kardeşim. Biz Ulaştırma Bakanlığı'na her türlü kaynağı vereceğiz. Körfez ile Balıkesir arasındaki duble yolun tamamlanması için ne gerekiyorsa yapacağız. 2009 yılında biz 2010 yılı bütçesini yaptık. O bütçeyi yaparken Ulaştırma Bakanımıza yol yapımı için 3 milyar lira ayırmıştık. Hiç abartmıyorum.
Bu sene sonunda muhtemelen en az bir 9-10 milyar lira harcamış olacak. Çünkü biz alt yapı yatırımlarının Türkiye'nin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Kendisine bütçesinden kat kat fazla yatırım yapma imkanı sağladık. Eğer Türkiye, Batı ile arayı kapatacaksa, dünyanın en gelişmiş ülkelerini bile geride bırakacaksa, mutlaka bizim katma değer zincirinde daha bilgi yoğun, teknoloji yoğun ürünlere geçmemiz lazım. Bu da daha çok üniversitelere kaynak, araştırma geliştirmeye daha fazla kaynak
ayırmakla olur. Nitekim TÜBİTAK'a verdiğimiz kaynaklar, 80 yılda verilen kaynaktan daha fazla. 2009 yılı bir kriz yılıydı hatırlarsanız. Bütün dünyada bütçe açıkları artarken, TÜBİTAK geldi dedi ki 'Bizim bütçemiz 500 milyon lira, çok önemli projeler var, ne yapacağız'. Biz bir çok alanda bütçe kısıntılarına giderken, onların bütçesini yüzde 50 artırdık. Evet, geçen sene öyle yaptv'fdş oluruz. Geldiğimizde devlık. Türkiye'nin geleceği için teknoloji çok önemli. Araştırma geliştirme faaliyetlerinde, kaynak
olarak, araştırmacı olarak, bilimsel yayın olarak, ve bunlardaki artış hızında biz şu anda dünyada ilk üçteyiz. Çin ile beraber ilk üçü paylaşıyoruz. Ama henüz arzulanan seviyede değiliz. İnşallah o arayı kapatacağız" diye konuştu.
"YABANCI TURİST ÇEKMEDE DÜNYADA 7. SIRADAYIZ"
Konuşmasında Balıkesir'e övgüler yağdıran Maliye Bakanı Şimşek, "Balıkesir'imiz tarım alanında muazzam bir birikime sahip. Birçok üründe, biz ilk üç sıradayız. Balıkesir, Türkiye'nin bir tarım merkezi. Ama bu yetmez. Birkaç adım daha ötesine gitmemiz lazım. Amerika'da çalışan nüfusun yüzde 75'inden fazlası hizmet sektöründe. Bu, Amerika tarımda zemin kaybetti anlamına gelmiyor. Hala dünyanın en büyük tarım ihracatçısı. Sadece daha teknoloji yoğun, daha bilgi yoğun, daha verimli tarıma geçtiler. İşte
bizim vatandaşımıza bütün bu seçenekleri sunmamız lazım. Hizmet sektörü çok önemli. Turizm sektöründe ise biz şu anda dünyada yabancı turist çekmede 7. sıradayız. 1980'li yılların başına gidin, birkaç 100 bin turist geliyordu. Bu sene dışarıda yaşayan vatandaşlarımıza da katarsanız, toplam turist sayısında 31 milyonu aşacağız. Kolay değil, 8 yıl önce gelen turist sayısı 12-13 milyondu. Turizm gelirinde ise 9. sıradayız. Aslında birçok sektörde bugün Türkiye dünyada ilk 10'lara ve ilk 15'lere girmeye
başladı. Avrupa'nın 6. en büyük ekonomisiyiz. İnşallah birçok büyük ülkeyi 2040'lı, 2050'li yıllarda geride bırakacağız. Ben buna inanıyorum. Çünkü Türkiye'nin girişimcilik ruhu anlamında büyük bir zenginliği var. Muazzam girişimcilerimiz var. Nüfusu genç, istikrar var. Reform yapıyoruz. Reformlar olmadan olmaz. İş adamlarının önünü açacağız. Belediye başkanlarımızın da önünü açacağız. Varsa sıkıntıları hep beraber çözeceğiz. Bu ülkenin gelişmesi için, kalkınması için gece gündüz hep beraber
çalışacağız. Belediye başkanımızdan, bürokratından, milletvekilinden herkese kadar. İş adamlarının biz ne kadar önünü açarsak, bu ülkede o kadar katma değer üretilir. O kadar çok istihdam olur. Vatandaşın geliri artar. Dünyada son 60 yılın, bazılarına göre de son 80 yılın en büyük krizi yaşandı. Buna rağmen Türkiye'nin kişi başı milli gelirini bu sene inşallah 10 bin doların üzerinde tutacağız. Ama geçmişte bu böyle olmamış. 1990 yılına gidin, Türkiye'nin milli geliri 198 milyar dolar, 2001-2002'ye gelin
200 milyar dolar civarıydı. Yerimizde saymışız başkaları ilerlemiş. Artık o dönem geride kaldı, 2002 yılında 3 bin 300 dolar olan kişi başına milli geliri, son 60 yılın en büyük küresel krizine rağmen 10 bin doların üzerinde tutacağız. Aynı şekilde birçok alanda Türkiye anda imrenilerek seyrediliyor. Çarşamba günü Berlin'de idim. Oradaki iş çevreleri ile Türk-Alman İş Konseyi çerçevesinde bir araya geldik. Avrupa'da istihdam oluşturan bir tek ülke var, o da Almanya. Bir de Türkiye. Almanya 3 milyon
vatandaşına iş bulmuş 10-12 ayda. Biz yaklaşık 6 milyon vatandaşımıza iş bulmuşuz. Türkiye istihdam oluşturmada son bir yılda Avrupa'da rekor kırdı. Bakın birçok ülke borçlarıyla boğuşuyor. Bütlfdş oluruz. Geldiğimizde devlçe açıklarıyla boğuşuyor. Türkiye kamu borç stokunu aşağıya çekecek tek ülke Avrupa'da. Yine bu sene bütçe açıklarını çok önemli ölçüde düşürdük. Gelecek sene de düşürmeye devam edeceğiz. Bütçe açığını kapattığımız ölçüde, arta kalan kaynakları yatırıma ayıracağız" ifadelerini
kullandı.
(SŞ-MŞ-OK-Y)