Mardinli İşadamından Osb'ye 6 Milyon Liralık Yatırım
Mardin'de işadamı Salim İlhan tarafından kurulan en son teknolojiye sahip un fabrikası, 1 Kasım'da faaliyete geciyor
Mardin'de işadamı Salim İlhan tarafından kurulan en son teknolojiye sahip un fabrikası, 1 Kasım'da faaliyete geciyor. Üretilen unun yüzde 75'inin Irak'a ihraç edileceği fabrikada 35 kişi istihdam edilecek.
Suriye ile vizelerin kaldırılması ve Irak'la ilişkilerin normale dönmesi, Mardin ekonomisine olumlu yansıdı. Mardinli işadamı Salim İlhan ve kardeşleri tarafından Organize Sanayi Bölgesi'ne 6 milyon liraya kurulan un fabrikası, 1 Kasım'da faaliyete gececek. Fabrikada ilk etapta 35 kişi istihdam edilecek.
Mardin'de ihracata yönelik gelişmelerin olduğunu belirten işadamı Salim İlhan, "Mardin'deki OSB'ye ait 10 dönümlük arazi üzerine un fabrikası kuruyoruz. 35 kişi istihdam edilecek. 24 saatte 300 ton üretim kapasitesi var. Buğdayı ise bölgeden alıyoruz. Yüzde 30 oranında ithal, diğerlerini ise bölgeden satın alıyoruz. Pazar payı yüzde 75 oranında Irak olacak, diğer yüzde 25 ise Türkiye'nin değişik illeri olmak üzere iç piyasa olacaktır. Yıllardan beri un üretimiyle uğraştığım için Güneydoğu başta olmak
üzere Türkiye'nin birçok yerinde özel bayilerimiz vardır. Tekrardan onlarla çalışmayı hedefliyoruz. Çünkü o bayiler bizleri bekliyor. Un fabrikasının maliyeti 6 milyon Türk Lirası'dır. Devlet kredisinden ve desteğinden bir kuruş bile faydalanmadım. 4 kardeşimle birlikte kendi öz bütçemizle bu fabrikayı kurduk" diye konuştu.
"UN ÜRETİCİLERİ OLARAK DİKA'DAN YARARLANAMADIK"
Dicle Kalkınma Ajansı'nın (DİKA) 2010 yılı projelerinden un üreticilerinin yararlanamadığını kaydeden İlhan, kırsal kalkınma ve DİKA için hazırladıkları projelerin un üreticilerine yönelik bir destek olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini söyledi. İlhan, "Sadece şuna acıyoruz. Hem zamanımız kayboluyor hem de bir sanayici olarak bir dosya hazırlamak için çok masraf yapıyoruz. Bir proje hazırlamak için 5-6 bin lira paramız gidiyor. Biz o paraya acıyoruz. Başka yerlerde de kullanabilirdik. Bu nedenle
yetkililerin bu sorunun çözümünde katkı sunmalarını bekliyoruz. Un üreticileri de sanayicidir. Onlara da hazırladıkları projelerden destek verilmesi gerekir. Biz herkese verilsin demiyoruz. Sadece uygun olanlara verilsin istiyoruz. Ayrıcalık değil bizim derdimiz" şeklinde konuştu.
Mardin'in istikrarlı ve sanayide gelecek vaad ettiğine dikkat çeken İlhan, "DİKA'dan 3-4 arkadaş faydalandı. Bunlar güzel ama sanayicilerin tümünün DİKA desteğinden yararlanması gerektiğini düşünüyorum. Ama sadece bulgur üreticilerinin işine yaradı" dedi.
Un fabrikalarına da destek verilmesini isteyen İlhan, "Batı illerinde bazı sanayici ve işadamları devletten bir miktar para almak için ağlıyor, sızlıyor. Ama bizim ağlamamız gerekmez, bizim işimiz belli. Ben ne kadar buğday almışım Ticaret Borsası'nda veya Ticaret Odası'nda bellidir. Ben ne kadar satmışım, o da bellidir. Ben MARCA'da 16 yıl yönetim kurulu başkanıydım. Ben Mardin'de ihracatta birinci sırada gelmiş ve plaket almış bir işadamıyım. Ben 15 ton buğday aldım toprağa gömdüm. Çünkü yağmur erken
geldi. 100-15 ton buğday bozuldu, dışarıya attım. Ama devlet bana o imkanı, desteği tanısaydı 15 bin ton çelik silo depo yapacaktım. Mehmet'in Ali'nin buğdayı köyde yerde kalmazdı, gelir buraya bırakırdı" diye konuştu.
"VALİ DURUER'İN GELİŞİ İLE BİRLİKTE OSB CANLANDI"
İlhan, Mardin Valisi Hasan Duruer'in Mardin'e atanmasıyla birlikte OSB'de bir hareketlilik yaşandığını söyledi. Vali Duruer'in Mardin'e geldikten sonra 7 tane fabrika temeli atıldığını ve bir kısmının da faaliyete geçtiğini kaydeden İlhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Vali Hasan Duruer'in buraya atanması ile birlikte ben iş yerime sabah 06.00'da geliyorum. 7 yıldan buyana da OSB yönetimindeyim. Sabahın erken saatinde OSB'de Vali Hasan Duruer'in flamasını gördüğümde bana cesaret geliyor. Herkes kurallara uydu. Kimse su parası vermiyordu. Sadece 1 milyon 200 bin lira elektrik borcumuz oldu. Bir dönem sanayici zor durumdaydı. Vali Duruer'in göreve başlamasıyla birlikte sanayiciye her türlü kolaylık sağlandı. Elektrik sorunu çözüldü. Elektrik borçları ödendi. Kendisi
sanayicinin işi yarıda kalmasın diye bir-iki elektrik faturası ödenmediği zaman elektrik kesilmemesi için talimat verdi. Ama sanayici de bunu görerek paralarını ödemeye başladı."
İlhan, Vali Duruer'in göreve gelmesiyle birlikte sıcak para akışı olduğunu ve yatırımcıların bölgeye yatırım yapmaya başladığını söyledi. İlhan, OSB yönetimine geldikleri günden bugüne kadar OSB'nin sorunlarının çözümü için yurt içi ve yurt dışı masraflarının hep yönetim olarak kendi ceplerinden harcama yaptıklarını da belirtti. OSB'ye Mardin'den çift röleli elektrik hattı çekerek elektrik ve su sorununu ortadan kaldırdıklarını ifade eden İlhan, "Su ve alt yapı sorunu için verilen DİKA desteği ile
çalışmalara başladık. Vali beyin gelişi ile OSB'deki arazilere güven geldi. Araziler prim yaptı. 13 dönümlük bir arsa için 500 bin lira verildi. Vermediler. OSB'de arazinin değerinin ne kadar artığına artık siz karar verin. OSB'de boş yer kalmadı. Hem burada arazi değerlendi hem de boş arazi kalmadı. Fabrikalar da çalışıyor. İstihdam alanları genişledi. Fabrikalarımız geç kaldı. Keşke bu tür çalışmalar bir yıl önce başlamış olsaydı. Baraj suyu gelecek. Geldiği zaman burada 1 milyon 250 ton buğday
geliyorsa, o zaman 5 milyon ton buğday gelecek. Çünkü bizim ve Nusaybin yolundaki arazimiz bereketlidir. Ben 800 kilo alıyorum. Onlar 200 kilo alıyorlar. Ama bazı senede almıyorlar. Ama su gelince herkes benden daha çalışkan olur. GAP suyu gelince herkes 200 kilo alacak. Ve un fabrikalarına daha çok iş düşecek" dedi.
(MA-RB-CC-Y)
Suriye ile vizelerin kaldırılması ve Irak'la ilişkilerin normale dönmesi, Mardin ekonomisine olumlu yansıdı. Mardinli işadamı Salim İlhan ve kardeşleri tarafından Organize Sanayi Bölgesi'ne 6 milyon liraya kurulan un fabrikası, 1 Kasım'da faaliyete gececek. Fabrikada ilk etapta 35 kişi istihdam edilecek.
Mardin'de ihracata yönelik gelişmelerin olduğunu belirten işadamı Salim İlhan, "Mardin'deki OSB'ye ait 10 dönümlük arazi üzerine un fabrikası kuruyoruz. 35 kişi istihdam edilecek. 24 saatte 300 ton üretim kapasitesi var. Buğdayı ise bölgeden alıyoruz. Yüzde 30 oranında ithal, diğerlerini ise bölgeden satın alıyoruz. Pazar payı yüzde 75 oranında Irak olacak, diğer yüzde 25 ise Türkiye'nin değişik illeri olmak üzere iç piyasa olacaktır. Yıllardan beri un üretimiyle uğraştığım için Güneydoğu başta olmak
üzere Türkiye'nin birçok yerinde özel bayilerimiz vardır. Tekrardan onlarla çalışmayı hedefliyoruz. Çünkü o bayiler bizleri bekliyor. Un fabrikasının maliyeti 6 milyon Türk Lirası'dır. Devlet kredisinden ve desteğinden bir kuruş bile faydalanmadım. 4 kardeşimle birlikte kendi öz bütçemizle bu fabrikayı kurduk" diye konuştu.
"UN ÜRETİCİLERİ OLARAK DİKA'DAN YARARLANAMADIK"
Dicle Kalkınma Ajansı'nın (DİKA) 2010 yılı projelerinden un üreticilerinin yararlanamadığını kaydeden İlhan, kırsal kalkınma ve DİKA için hazırladıkları projelerin un üreticilerine yönelik bir destek olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini söyledi. İlhan, "Sadece şuna acıyoruz. Hem zamanımız kayboluyor hem de bir sanayici olarak bir dosya hazırlamak için çok masraf yapıyoruz. Bir proje hazırlamak için 5-6 bin lira paramız gidiyor. Biz o paraya acıyoruz. Başka yerlerde de kullanabilirdik. Bu nedenle
yetkililerin bu sorunun çözümünde katkı sunmalarını bekliyoruz. Un üreticileri de sanayicidir. Onlara da hazırladıkları projelerden destek verilmesi gerekir. Biz herkese verilsin demiyoruz. Sadece uygun olanlara verilsin istiyoruz. Ayrıcalık değil bizim derdimiz" şeklinde konuştu.
Mardin'in istikrarlı ve sanayide gelecek vaad ettiğine dikkat çeken İlhan, "DİKA'dan 3-4 arkadaş faydalandı. Bunlar güzel ama sanayicilerin tümünün DİKA desteğinden yararlanması gerektiğini düşünüyorum. Ama sadece bulgur üreticilerinin işine yaradı" dedi.
Un fabrikalarına da destek verilmesini isteyen İlhan, "Batı illerinde bazı sanayici ve işadamları devletten bir miktar para almak için ağlıyor, sızlıyor. Ama bizim ağlamamız gerekmez, bizim işimiz belli. Ben ne kadar buğday almışım Ticaret Borsası'nda veya Ticaret Odası'nda bellidir. Ben ne kadar satmışım, o da bellidir. Ben MARCA'da 16 yıl yönetim kurulu başkanıydım. Ben Mardin'de ihracatta birinci sırada gelmiş ve plaket almış bir işadamıyım. Ben 15 ton buğday aldım toprağa gömdüm. Çünkü yağmur erken
geldi. 100-15 ton buğday bozuldu, dışarıya attım. Ama devlet bana o imkanı, desteği tanısaydı 15 bin ton çelik silo depo yapacaktım. Mehmet'in Ali'nin buğdayı köyde yerde kalmazdı, gelir buraya bırakırdı" diye konuştu.
"VALİ DURUER'İN GELİŞİ İLE BİRLİKTE OSB CANLANDI"
İlhan, Mardin Valisi Hasan Duruer'in Mardin'e atanmasıyla birlikte OSB'de bir hareketlilik yaşandığını söyledi. Vali Duruer'in Mardin'e geldikten sonra 7 tane fabrika temeli atıldığını ve bir kısmının da faaliyete geçtiğini kaydeden İlhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Vali Hasan Duruer'in buraya atanması ile birlikte ben iş yerime sabah 06.00'da geliyorum. 7 yıldan buyana da OSB yönetimindeyim. Sabahın erken saatinde OSB'de Vali Hasan Duruer'in flamasını gördüğümde bana cesaret geliyor. Herkes kurallara uydu. Kimse su parası vermiyordu. Sadece 1 milyon 200 bin lira elektrik borcumuz oldu. Bir dönem sanayici zor durumdaydı. Vali Duruer'in göreve başlamasıyla birlikte sanayiciye her türlü kolaylık sağlandı. Elektrik sorunu çözüldü. Elektrik borçları ödendi. Kendisi
sanayicinin işi yarıda kalmasın diye bir-iki elektrik faturası ödenmediği zaman elektrik kesilmemesi için talimat verdi. Ama sanayici de bunu görerek paralarını ödemeye başladı."
İlhan, Vali Duruer'in göreve gelmesiyle birlikte sıcak para akışı olduğunu ve yatırımcıların bölgeye yatırım yapmaya başladığını söyledi. İlhan, OSB yönetimine geldikleri günden bugüne kadar OSB'nin sorunlarının çözümü için yurt içi ve yurt dışı masraflarının hep yönetim olarak kendi ceplerinden harcama yaptıklarını da belirtti. OSB'ye Mardin'den çift röleli elektrik hattı çekerek elektrik ve su sorununu ortadan kaldırdıklarını ifade eden İlhan, "Su ve alt yapı sorunu için verilen DİKA desteği ile
çalışmalara başladık. Vali beyin gelişi ile OSB'deki arazilere güven geldi. Araziler prim yaptı. 13 dönümlük bir arsa için 500 bin lira verildi. Vermediler. OSB'de arazinin değerinin ne kadar artığına artık siz karar verin. OSB'de boş yer kalmadı. Hem burada arazi değerlendi hem de boş arazi kalmadı. Fabrikalar da çalışıyor. İstihdam alanları genişledi. Fabrikalarımız geç kaldı. Keşke bu tür çalışmalar bir yıl önce başlamış olsaydı. Baraj suyu gelecek. Geldiği zaman burada 1 milyon 250 ton buğday
geliyorsa, o zaman 5 milyon ton buğday gelecek. Çünkü bizim ve Nusaybin yolundaki arazimiz bereketlidir. Ben 800 kilo alıyorum. Onlar 200 kilo alıyorlar. Ama bazı senede almıyorlar. Ama su gelince herkes benden daha çalışkan olur. GAP suyu gelince herkes 200 kilo alacak. Ve un fabrikalarına daha çok iş düşecek" dedi.
(MA-RB-CC-Y)