Büyükanıt: 'Orduyu Yıpratmanın Hiçbir Anlamı Yok'

Eski Genelkurmay Başkanı emekli orgeneral Yaşar Büyükanıt, orduyu yıpratmanın hiçbir anlamı olmadığını belirterek, "Eğer terör belası olmasaydı, çok büyük düzenlemeler olabilirdi. Ancak başımızda terör belası gibi ciddi bir olay var. Bu nedenle şu aşamada TSK üzerinde ciddi bir değişiklik yapmak biraz zor" dedi.
Siyasette Devlet Yönetimi konferansı, Beykent Üniversitesi Taksim Yerleşkesi'nde gerçekleştirildi. Konferansa, emekli orgeneral Yaşar Büyükanıt ve eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Hüsamettin Cindoruk da katıldı.
Konuşmasında bedelli askerlik ve terör olaylarına değinen Büyükanıt, "Orduyu yıpratmanın hiçbir anlamı yok" dedi. Büyükanıt, bedelli askerlik uygulamasından çok dersler çıkardıklarını belirterek, "Bu konuda o kadar çok kötü şeyler yapıldı ki. Bedelli askerlik yapılması için kanun şu: Elinde yeterli sayıda askerin varsa genelkurmay başkanının teklifiyle bu yasa çıkartılabilir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde askerlik süresinin 18 aydan 15 aya düşürüldüğü dönemde yüzde 40'lık bir açık oluşmuştu. Doğudaki,
güneydoğudaki vatandaşım işini gücünü bırakıp vatan görevini yerine getiriyor, ancak batıdaki vatandaş görevden kaçmak için binbir türlü şeyler uyduruyor. Bir vatandaş, internet sitesinde yorum yapmış. "Ben 35 yaşındayım. İşim gücüm var. Bu saatten sonra işimi gücümü bırakıp nasıl askere gideyim?" diyor. Ben de soruyorum, 15 yıldır neredesin? Öyleyse 15 yıldır sen asker kaçağısın. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin tam profesyonel olmasını ben de isterim. Ancak, ordu tam profesyonel olursa, iki kat savunma
bütçesi vermek gerekiyor. Türkiye bunu verebilir mi? Şu anda veremez" dedi.
Profesyonel ordunun, bütçe meselesi olduğuna işaret eden Yaşar Büyükanıt, "Birçok ülke profesyonel orduya geçti ancak çok sıkıntılar yaşıyorlar. Hollanda genelkurmay başkanı ile yaptığım bir görüşmede bunu bana kendi de ifade etmişti" dedi. Büyükanıt, silahlı kuvvetlerin sadece savaşmak için değil, savaşı önlemek için de var olduğunu söyledi. 1999 yılında terörist başının Suriye'den çıkarılmaması durumunda Suriye'ye taarruz yapılacağını ifade eden Büyükanıt, "Suriye tehlikeyi gördü ve terörist başını
çıkardı. Türk Mehmetçiğinin dünyada örneği yoktur. Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. Eğer terör belası olmasaydı, çok büyük düzenlemeler olabilirdi. Ancak başımızda terör belası gibi ciddi bir olay var. Bu nedenle şu aşamada TSK üzerinde ciddi bir değişiklik yapmak biraz zor. Keşke terör belası olmasaydı da, ciddi düzenlemeler yapılabilseydi. Güvenlik, iç ve dış diye ayrılamaz. Burada PKK'yı nereye koyacaksınız? PKK içeride. Burada güvenliği iç ve dış şeklinde ayıramayız. Türkiye örnek alacaksa AB'den
örnekler almalıdır, Amerika'dan değil. Çünkü Amerika kendine has yönetmelikleri olan bir ülkedir" diye konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yıpratıldığına yönelik eleştirilerin sorulması üzerine Büyükanıt şunları söyledi: "Bir ülke ordusunu yıpratmamalı. Ordu, ülkesine var gücüyle hizmet veriyor. Sadece erler değil, astsubaylar, subaylar, çoluğunu çocuğunu bırakıp dağlarda terörist peşinden gidiyor. Bu orduyu yıpratmanın hiçbir anlamı yok. TSK tek başına bir cumhuriyet değildir. Sorumlu olduğu kurumlar ve şahıslar vardır. Bir teğmenin subay olması için cumhurbaşkanının onayı gerekiyor. Genelkurmay başkanı
başbakana karşı sorumluluklar taşıyor. Başbakan da sivil ve seçilmiş biridir."
Büyükanıt, "1 Mart tezkeresinin meclisten geçmemesi, şu anki mevcut güvenlik sıkıntılarına yol verdi mi?" sorusu üzerine, "90'lı yıllarda Kuzey Irak'a girmiştik. O zaman Barzani, peşmergelerini bizim emrimize vermişti. Çünkü Talabani PKK ile iş birliği yapıp Barzani'ye saldırıyordu. Barzani, Kuzey Irak'tan çıkma noktasına gelmişti. Biz Kuzey Irak'a girince de peşmergelerini bizim emrimize vermişti. Tezkere geçmeyince Talabani ve Barzani ABD'nin Kuzey Irak'taki müttefiki oldu. ABD, Kuzey Irak'taki
boşluktan yararlanarak helikopterle bölgeye asker indirdi. Bu da Barzani ve Talabani'yi şımarttı" açıklamasında bulundu.
(MA-EY-EY-EA-Y)