Durmuş Yılmaz'ın kimliği sıkıntı yarattı
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın Nisan 2011'de görev süresi doluyor.

ABİSİNİN KİMLİĞİNİ KULLANDI
Durmuş Yılmaz’ın ablası Fatma Yılmaz’ın verdiği bilgilere göre Durmuş Yılmaz’ın gerçek yaşı 59. Oysa Yılmaz nüfus cüzdanına göre 1947 doğumlu yani 63 yaşında. Uşak ilinin Eşme ilçesi Karacömerli Köyü doğumlu olan Durmuş Yılmaz’ın nüfus cüzdanı çok küçük yaşlarda ölen ağabeyinden kalmış. Halen köyde yaşayan ablası Fatma Yılmaz’ın sözlerine göre, ailenin ilk erkek çocuğu 1947 yılında doğmuş. Ancak bebek Durmuş küçük yaşta ölünce Türkiye’de örneğine çok fazla rastlanıldığı gibi 1951 yılında doğan ailenin yeni üyesine kimlikmiras kalmış. Ağabeyinin kimliği ile büyüyen Durmuş Yılmaz işte bu yüzden aslında 59 yaşında olduğu halde bugün 63 yaşında görülüyor. Yılmaz’ın kimliği eğer kendi yaşını gösterseydi Nisan 2011’de 64 değil 60 yaşında olacak ve 5 yıl daha başkanlık görevine atanacak yaş sınırını geçmeyecekti.
YILMAZ’IN ABLASI FATMA YILMAZ 64 YAŞINDA
Kendisinin 64 yaşında olduğunu belirten Fatma Yılmaz, ikisi erkek üçü kız 5 kardeş olduklarını belirtti. Durmuş Yılmaz’ın kimlik sorunuyla ilgili “Eskiden buralarda böyle şeyler olurdu” diyen Fatma Yılmaz, çok sevdiği kardeşi Durmuş Yılmaz hakkında olumsuz bir haber yapılması endişesi taşıdığını ifade ederek çok fazla konuşmak istemediğini söyledi. Yılmaz’ın amcasının oğlu Selim Yılmaz ise Durmuş Yılmaz’ın eşi Duriye Yılmaz’ın da kendi köylerinden olduğunu kaydetti. Selim Yılmaz kendisinin Durmuş Yılmaz’dan büyük olduğunu ve onu çok sevdiğini ifade etti. Köylerinde başta Yılmaz ailesi olmak üzere genç nüfusun göç ettiğini belirten Selim Yılmaz “Burada şimdi sadece yaşlılar yaşıyor” dedi
FAİZİ 0.5 PUAN İNDİREN MERKEZ, 'PARA İÇİN BANA GELMEYİN' DEDİ
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) politika faiz oranını yüzde 7’de tutarken borçlanma faizini 6.25’ten yüzde 5.75’e indirdi. Böylece Kurul, geçen ay yaptığı 0.25 puanlık indirimin ardından ikinci ayda da teknik faiz indirimine devam etmiş oldu. PPK’dan 0.25 puanlık indirim bekleyen ekonomistler kararı sürpriz olarak değerlendirirken, Merkez’in bankalara ‘Para için bana gelmeyin, birbirinizle alışveriş yapın’ mesajı verdiğini söylediler. Kurul’un, politika faiz oranlarının bir süre daha mevcut düzeylerde tutulması ve uzun süre düşük düzeylerde seyretmesi gerektiği yönündeki görüşünü teyit ettiği belirtilen açıklamada, Türk Lirası piyasasının daha etkin çalışmasına katkıda bulunmak amacıyla gecelik borçlanma faizlerini 50 baz puan daha indirdiği bildirildi.
SICAK PARA RİSKİNE DİKKAT ÇEKTİ
Açıklamada şöyle denildi: “Gelişmiş ülkelerde genişletici para politikalarının süreceği beklentisinin giderek güçlenmesi, gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının artmasına yol açmaktadır. Bu durum, ülkemizin göreli riskliliğinde gözlenen düşüşün de etkisiyle, iç ve dış talebin hızlarındaki ayrışmaya ilişkin riskleri beslemektedir. Kurul, bu gelişmelerin henüz finansal istikrara ilişkin belirgin bir kaygı oluşturacak düzeye gelmediğini değerlendirmekle birlikte “çıkış stratejisi” kapsamındaki düzenlemelerin hayata geçirilmesi için uygun bir zemin oluşturduğu tespitinde bulunmuştur.”
DOSTÇA VE İYİ İLİŞKİLER KURUYOR
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz lisans eğitimini İngiltere’de The City University London’da tamamladı. 1980 yılında Merkez Bankası Dış Borç Erteleme Servisi’nde göreve başladı. Durmuş Yılmaz, 1995 yılında Müdür, 1996’da Genel Müdür Yardımcısı oldu. 2002 yılında İşçi Dövizleri Genel Müdürü olan Yılmaz, 1 Mayıs 2003 tarihinden itibaren Banka Meclisi üyesi olarak görev yaptı. Zamanın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Merkez Bankası kararnamesini 18 Nisan 2006 tarihinde onayladı ve Merkez Bankası Başkanlığı’na, Banka Meclisi Üyesi Durmuş Yılmaz atandı. Durmuş Yılmaz,”iyi bir teknisyen” olarak biliniyor. Bu özelliği nedeniyle dönemin Piyasalar Genel Müdürü Serdengeçti tarafından Müdür Yardımcısı olarak seçildiği biliniyor. Yılmaz, Merkez Bankası çevrelerinde, “İnsanlarla dostça ve iyi ilişkiler kuruyor, inançları olan, ancak siyasetle ilgisi olmayan, bunun siyasetini yapmayan, siyasi görüşünü en az hissettiren bir kişilik” olarak tanımlanıyor.
