Baz istasyonlarının zararı yok
BTK Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Alkan, Dünya Sağlık Örgütü'nün yayımlamış olduğu raporlara göre baz istasyonlarının insan sağlığına bir zararının olmadığını söyledi.
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkan Yardımcısı Alkan, baz istasyonları ve cep telefonu kullanımını konusunda bilgilendirmek amacıyla Türkiye genelinde bilgilendirme toplantıları düzenlediklerini söyledi.
Baz istasyonları konusunda yapılan düzenlemelerin, Dünya Sağlık Örgütü ve ISNRP gibi uluslararası kuruluşların belirlediği düzenlemelerden farklı olmadığını belirten Alkan, Türkiye’de yapılan düzenlemelerin dünyadaki uluslararası düzenlemeler göz önüne alındığında daha güvenli ve sağlıklı olduğunu ifade etti.
Alkan, “Baz istasyonları için belirlenen limit değerler dünya ortalamasına göre 4 kat daha güvenlidir. Yıllar sonra olabilecek muhtemel etkiler göz önünde bulundurularak olabilecek en düşük değerler kabul edilmiştir. Dünyadaki 165 ülke içerisinde en güvenli değerleri kabul eden 6 ülkeden birisiyiz” dedi.
Türkiye genelinde bütün baz istasyonlarının bire bir ölçüm ve denetimleri yapıldığını ifade eden Mustafa Alkan, “Dünyada örneği olmayan ciddi bir denetim uyguluyoruz” diye konuştu.
Baz istasyonlarının insan sağlığına etkisi konusunda TBMM Dilekçe Komisyonu’nda gerçekleştirilen toplantıya vurgu yapan Alkan, baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik dalgaların halk sağlığını tehdit etmediğini savundu.
TBMM Dilekçe Komisyonu’nda Yargıtay’ın baz istasyonlarının olumsuz etkilerinin bulunmadığına ilişkin kararın da okunduğunu belirten Alkan, şunları söyledi:
“Yargıtay’ın kararında, baz istasyonlarının çevreye zarar verdiğine ilişkin bir bulgu olmadığı belirtiliyor. İnsan sağlığına etkisi konusunda detaylı bilgiye yer verilen kararda, ‘Mevzuatta belirtilen değerlerin bilimsel çalışmalara dayalı değerler olduğu ve tespit edilen değerlerin mevzuattaki değerlerden yaklaşık 10’da biri kadar olduğu dikkate alındığında baz istasyonunun kaldırılmasını gerektirecek kadar bir tehlike oluşturmadığı kanaatine varılmıştır’ deniliyor.”
Türkiye’de faaliyet gösteren lisanslı GSM operatörlerinin, baz istasyonu kurulumu için BTK’ye başvurarak sertifika aldığını hatırlatan Alkan, operatörlerin, sadece BTK tarafından belirtilen teknik kriterleri ve limit değerleri sağlamakla değil, sistemin kurulduğu yer ile ilgili ayrıntılı bilgileri içeren teknik dosya hazırlamakla da yükümlü olduğunu belirtti.
İnsan sağlığı ve çevre güvenliğine etkisi araştırılan ve sıkı denetimi yapılan baz istasyonları için, Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınlamış olduğu raporlarda, olumsuz bir etki oluşturduğuna dair bilimsel bir kanıt bulunmadığını kaydeden Alkan, baz istasyonlarının sanılanın aksine günlük yaşamda kullanılan elektrikli aletlerden çok daha az zararlı olduğunu belirtti.
BTK Başkan Yardımcısı Mustafa Alkan, GSm teknolojisinin çalışma prensibi ve denetlemelere ilişkin şu görüşleri dile getirdi:
“Cep telefonları ile yapılan görüşmeler, baz istasyonları ile cep telefonları arasında karşılıklı gönderilen elektromanyetik dalgalarla sağlanmaktadır. O nedenle cep telefonuyla görüşme yaparken baz istasyonu ne kadar yakın olursa, gönderilen elektromanyetik dalga o kadar küçük, ne kadar uzak olursa karşılıklı gönderilen elektromanyetik dalga o kadar büyük olur.
Baz istasyonlarının şehir dışına çıkarılması teknik olarak mümkün değil.
Dünyada da bu anlamda bir teknoloji bulunmuyor. Bu yönde alınan mahkeme kararlarının uygulanması, GSM teknolojisinden vazgeçmekle eşdeğer. Gerek baz istasyonları konusunda gerekse de cep telefonu kullanımında başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere toplumun büyük bir kesiminde yeterli bilgi ve bilinç oluşmadı. Cep telefonlarının bir iletişim aracı olarak kullanılması ve muhtemel olumsuz etkileri varsa bunlara maruz kalmamak için bilinçli kullanıma dikkat edilmesi gerekir. Bunun için Türkiye genelinde bilgilendirme toplantıları düzenliyoruz.”
Baz istasyonları konusunda yapılan düzenlemelerin, Dünya Sağlık Örgütü ve ISNRP gibi uluslararası kuruluşların belirlediği düzenlemelerden farklı olmadığını belirten Alkan, Türkiye’de yapılan düzenlemelerin dünyadaki uluslararası düzenlemeler göz önüne alındığında daha güvenli ve sağlıklı olduğunu ifade etti.
Alkan, “Baz istasyonları için belirlenen limit değerler dünya ortalamasına göre 4 kat daha güvenlidir. Yıllar sonra olabilecek muhtemel etkiler göz önünde bulundurularak olabilecek en düşük değerler kabul edilmiştir. Dünyadaki 165 ülke içerisinde en güvenli değerleri kabul eden 6 ülkeden birisiyiz” dedi.
Türkiye genelinde bütün baz istasyonlarının bire bir ölçüm ve denetimleri yapıldığını ifade eden Mustafa Alkan, “Dünyada örneği olmayan ciddi bir denetim uyguluyoruz” diye konuştu.
Baz istasyonlarının insan sağlığına etkisi konusunda TBMM Dilekçe Komisyonu’nda gerçekleştirilen toplantıya vurgu yapan Alkan, baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik dalgaların halk sağlığını tehdit etmediğini savundu.
TBMM Dilekçe Komisyonu’nda Yargıtay’ın baz istasyonlarının olumsuz etkilerinin bulunmadığına ilişkin kararın da okunduğunu belirten Alkan, şunları söyledi:
“Yargıtay’ın kararında, baz istasyonlarının çevreye zarar verdiğine ilişkin bir bulgu olmadığı belirtiliyor. İnsan sağlığına etkisi konusunda detaylı bilgiye yer verilen kararda, ‘Mevzuatta belirtilen değerlerin bilimsel çalışmalara dayalı değerler olduğu ve tespit edilen değerlerin mevzuattaki değerlerden yaklaşık 10’da biri kadar olduğu dikkate alındığında baz istasyonunun kaldırılmasını gerektirecek kadar bir tehlike oluşturmadığı kanaatine varılmıştır’ deniliyor.”
Türkiye’de faaliyet gösteren lisanslı GSM operatörlerinin, baz istasyonu kurulumu için BTK’ye başvurarak sertifika aldığını hatırlatan Alkan, operatörlerin, sadece BTK tarafından belirtilen teknik kriterleri ve limit değerleri sağlamakla değil, sistemin kurulduğu yer ile ilgili ayrıntılı bilgileri içeren teknik dosya hazırlamakla da yükümlü olduğunu belirtti.
İnsan sağlığı ve çevre güvenliğine etkisi araştırılan ve sıkı denetimi yapılan baz istasyonları için, Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınlamış olduğu raporlarda, olumsuz bir etki oluşturduğuna dair bilimsel bir kanıt bulunmadığını kaydeden Alkan, baz istasyonlarının sanılanın aksine günlük yaşamda kullanılan elektrikli aletlerden çok daha az zararlı olduğunu belirtti.
BTK Başkan Yardımcısı Mustafa Alkan, GSm teknolojisinin çalışma prensibi ve denetlemelere ilişkin şu görüşleri dile getirdi:
“Cep telefonları ile yapılan görüşmeler, baz istasyonları ile cep telefonları arasında karşılıklı gönderilen elektromanyetik dalgalarla sağlanmaktadır. O nedenle cep telefonuyla görüşme yaparken baz istasyonu ne kadar yakın olursa, gönderilen elektromanyetik dalga o kadar küçük, ne kadar uzak olursa karşılıklı gönderilen elektromanyetik dalga o kadar büyük olur.
Baz istasyonlarının şehir dışına çıkarılması teknik olarak mümkün değil.
Dünyada da bu anlamda bir teknoloji bulunmuyor. Bu yönde alınan mahkeme kararlarının uygulanması, GSM teknolojisinden vazgeçmekle eşdeğer. Gerek baz istasyonları konusunda gerekse de cep telefonu kullanımında başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere toplumun büyük bir kesiminde yeterli bilgi ve bilinç oluşmadı. Cep telefonlarının bir iletişim aracı olarak kullanılması ve muhtemel olumsuz etkileri varsa bunlara maruz kalmamak için bilinçli kullanıma dikkat edilmesi gerekir. Bunun için Türkiye genelinde bilgilendirme toplantıları düzenliyoruz.”