Adana Çiftçiler Birliği'nin Genel Kurulu Yapıldı

Adana Çiftçiler Birliği’nin 44’üncü Olağan Genel Kurulu yapıldı. Başkanlığa yeniden Mutlu Doğru seçildi.

Adana Çiftçiler Birliği'nin Genel Kurulu Yapıldı
Çiftçiler Birliği İzzetin Özgiray Toplantı Salonu’nda başlayan genel kurul, Güney Yüreğir Sulama Birliği (GYSB) Başkanı İhsan Oğuz Beyarslan’ın divan başkanlığında gerçekleştirildi.

Genel Kurulda açılış konuşmasını yapan Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, kurumun Türkiye’nin tarım alanındaki en eski sivil toplum kuruşu olduğunu hatırlattı. Bu yıl 88. kuruluş yıldönümünü kutladıklarını belirten Doğru, geride kalan bu sürede ülkede tarımın sorunlarının bitmediğini söyledi.

Kuruldukları günden bu yana çiftçilerin sorunlarını ve bunlara ilişkin çözüm önerilerini gündeme getirdiklerini vurgulayan Doğru, “Siyasetçi ve bürokratlarla daima işbirliği ve yakın ilişki içerisinde, fakat 88 yıldır siyasetin dışında kalma geleneğimizi bozmadan görevimizi sürdürmeye çalışıyoruz” dedi.



“Stratejik bir meslek yürütüyoruz”

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından açıklanan raporda dünyadaki en büyük işverenin tarım kesimi olduğunun belirlendiğini dile getiren Mutlu Doğru, dünyadaki istihdamın yüzde 40’nin çiftçiler tarafından karşılandığını kaydetti.

Çiftçiler olarak en stratejik mesleği yürüttüklerini bildiren Doğru, “İnsanoğlu var olduğu günden beri beslenme ihtiyacı vardır. Bundan dolayı çok stratejik bir mesleği temsil ediyoruz. İnşaat, otomotiv, tekstil gibi sektörler de elbet çok önemlidir; ama tarım olmazsa hayat durur. Bu nedenle çok önemli bir mesleği icra ediyoruz” diye konuştu.



“Çeşitli risklerimiz var”

Çiftçilik mesleğinin aynı zamanda birtakım risklerinin bulunduğuna işaret eden Başkan Doğru, “Üretim yaptığımız tarlalarımız, seralarımız ve bahçelerimiz üstü açık birer fabrikadır. Buralarda doğal risklerle karşı karşıyayız. Bu risklere karşı çok büyük bir korunmamız da yoktur. Bu risklerden en önemlisi de ürettiğimiz ürünü satacağımız zaman pazarda yeterince karşılığını bulamamaktır. Türk tarımının kronikleşmiş sorunlarının başında da bu gelmektedir. Yüksek üretim maliyetleri nedeniyle pazarda dünya ile yeterince rekabet edemiyoruz. Dünya ile rekabet edemediğimiz ve bir üretim planlamamız olmadığı için fazla üretilen ürün de düşük fiyatlardan satılıyor ve verimi üreticinin başına bela etmiş oluyoruz. Üretici zarar ediyor” diye konuştu.



“Pazarlama zincirindeki yanlışların sorumlusu biz değiliz”

Gübre, mazot ve zirai ilaç gibi girdilerin yüksek maliyetleri altında ezilen çiftçinin büyük sıkıntılar çektiğine işaret eden Doğru, şöyle devam etti:

“Bu maliyetlere bir artı daha eklemek istiyorum. Tarla kendinizin dahi olsa olsa bir fırsat maliyeti olduğundan, tarla kiralarının yüksek oluşu da üretim maliyetlerini artırmakta; bu da tarım ekonomisine, tüketiciye olumsuz olarak yansımaktadır. Ürettiğimiz ürünü kimi zaman piyasada değeriyle satamıyoruz. Bizi bir şekilde gıda enflasyonunun müsebbibi sayan bazı kesimlere karşı açıkçası buradan tepki göstermek istiyoruz. Çünkü biz ürünü kimi zaman piyasadaki fiyatın altında satarak zarar ederken, bu ürünleri alan tüketiciler de yüksek fiyatlardan şikayet ediyor. O halde tarım ürünlerinin pazarlama zincirindeki yanlışlıkların sorumlusu da biz değiliz. Kimi zaman tarla ve dal fiyatları çok ucuza giderken, bakıyorsunuz marketlerde, büyükşehirlerde raf fiyatlarında uçurum var. Hal Yasası değişmiş olmasına rağmen pazarlama zincirindeki yanlışlıklar devam etmektedir. Burada bir yanlışlık vardır. Market ve süpermarketler günümüzde çok fazla hayatımıza girdi. ‘Taş atıp kolu yorulmadan’ çiftçinin ürettiği mal marketlerde rafa konduğunda yüzde 40’lara varan kar marjı ile satılıyor. Bu da gıda enflasyonunda çiftçiyi sorumlu tutanlara verilecek en güzel cevaptır. Yanlış çiftçide değil; bu pazarlama zincirinde kara doymayanlarındır.”

“Tarımda iyi şeyler de oluyor”

Bu kadar eleştiriye rağmen Türkiye’de tarım kesiminde iyi şeylerin de olduğunun altını çizen Mutlu Doğru, şu anda desteklemelerin de dayanak olarak alındığı Tarım Kanunu’na kavuştuklarını ifade etti.

Tarımla ilgili yasal düzenlemelerin çok iyi gittiğini anlatan Doğru, “Şimdi bir Tarım Kanunumuz var. Tarım Sigortaları Kanunu sayesinde doğal risklere karşı korunma her geçen gün yaygınlaşıyor. Lisanslı depoculuk yasalaştı. Bütün bunlar çiftçilerin pazarı için çok olumlu gelişmelerdir. Devlet tarafından tarımın finansmanıyla hem basınçlı sulama, hem yeni tarım teknolojilerindeki yatırımlara sübvanseli kredi verilmesi de yine olumlu bir adımdır” şeklinde konuştu.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ise konuşmasında, tarımın önemine dikkati çekerek, son günlerde gündemde bulunan Sulama Birliklerinin yönetimine ilişkin görüşlerini dile getirdi. Belediyelere devri ya da özelleştirilmesi gibi alternatiflerin tartışıldığı Sulama Birliklerinin mutlaka suyu kullanan çiftçilerin yönetiminde olması gerektiğini savundu.

Konuşmaların ardından yapılan oylamada, genel kurula katılan üyelerin tamamının oyunu alan Mutlu Doğru ve yönetimi yeniden göreve getirildi.

Doğru başkanlığındaki yeni yönetim kurulu Prof. Dr. Bülent Özekici, Oana Çorat, H. Avni Özşahin, Mehmet Yücel Ener, Sinem Özkan Başlamışlı, Cabbar Sekman, Ali Homurlu, Ahmet Yasin Milli, Mehmet Özler ve Caner Özkan’dan oluştu.

Genel kurula, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Muhammet Ali Tekin, Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, Çukurova Sulama Birlikleri Derneği Başkanı Faruk Yaşar Umar, CHP İl Başkanı Ayhan Barut, Eski Adana Milletvekili İbrahim Cevher Cevheri dekatıldı.

Kaynak: İHA