Muratpaşa'da Mini Sempozyum Serisi Devam Ediyor

Muratpaşa Belediyesi’nin siyasetçiler, gazeteciler, akademisyenler ve yazarların katımıyla düzenlendiği mini sempozyum serisi “Küreselleşme ve Türkiye” başlığıyla devam etti.

Muratpaşa'da Mini Sempozyum Serisi Devam Ediyor
Belediye Kültür Salonu’nda düzenlenen bu ayki sempozyuma gazeteci İsmail Saymaz, Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim görevlisi, tarihçi Dr. Elif Uluğ ve Koç Üniversitesi’nde Siyaset Bilimleri ve Uluslararası İlişkiler alanında öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Somer konuşmacı olarak katıldı.

Sempozyuma üniversite öğrencilerinden emeklilik günlerini yaşayan çok sayıda kişi ilgiyle takip ederken Belediye Başkan Yardımcıları Ferruh Tunç, Hasan Kaçmaz, Muzaffer Türe de dinleyiciler arasındaki yerini aldı. Sempozyuma CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Ahmet Kumbul’la birlikte gazeteci Ahmet Şık’ın annesi Fatma Şık da katıldı.



"Küreselleşme sadece ekonomi değildir"

Sempozyum, siyaset ve iletişim sosyoloğu akademisyen Serdar Taşçı’nın küreselleşme olgusunun ‘kavramsal çerçevesini’ çizeceği “Küreselleşme nedir, ne değildir, neyimiz olur?” başlıklı açılış konuşmasıyla başladı.

Taşçı, küreselleşmenin sadece ekonomik parametreler ve değerlerle anlaşılamayacağını aileden tarıma, yaşam beklentisine pek çok şeyi etkileyen bir olgu olduğunun altını çizdi.

"Bilgi kalabalığı gerçeği yok ediyor"

Sempozyumda konuşan Dr. Murat Somer ise “Küreselleşme ve Türkiye’de yeni siyaseti anlamak” başlıklı oturumda konuştu.

Somer konuşmasında, yeni enformasyon ortamının sansürün niteliğini değiştirdiğini belirterek özellikle sosyal medya ortamlarında neyin doğru neyin yanlış olduğunun önemsizleştiği bir bilgi kalabalığının ortaya çıktığını dile getirdi.

"Halkın haber alma özgürlüğünü sonuna kadar savunacağız"

Mini sempozyumun 3’üncü ve son oturumunda ise gazeteci Saymaz, Küreselleşme süresinde Türkiye’de insan hakları ve medya alanında yaşanan değişimi ele aldı. Saymaz, 24 Temmuz 1908’de 2’nci Meşrutiyet’in ilanının ardından basında sansürünün kaldırılışı ve iktidar - medya ilişkilerinden tutuklu gazeteci Ahmet Şık’a uzanan tarihsel bir perspektiften ele aldığı konuşmasının sonunda “Halkın haber alma hakkını sonuna kadar savunacağız. Dünyaya işçilerin, emekçilerin ve öğrencilerin gözünden bakan haberler, onlar için haber yapmaktan geri durmayacağız” ifadelerine yer verdi.
Kaynak: İHA