Osmanlı Yadigarı Kaplıcalar Şifa Dağıtıyor
Yunanistan-Bulgaristan sınırında bulunan Osmanlı döneminden kalma kaplıcalar şifa dağıtıyor. Bölge halkının yanı sıra birçok ülkeden kaplıcaları ziyaret edenler hastalıklarına çare arıyor.
Yunanistan’da Bulgaristan sınırına yaklaşık 2 kilometre uzaklıktaki Ilıca köyünde bulunan Osmanlı’nın yadigarı şifalı suya ulaşım, askeri bölgede bulunduğu gerekçesiyle yaklaşık 60 yıl boyunca yasaktı. Her iki ülkenin de sınır bölgesini yasak alan ilan etmesi nedeniyle uzun yıllar Bulgaristan-Yunanistan sınırının iki tarafında yaşayan Türk ve Müslümanlar, Ilıca’daki kaplıcalara gidemedi. İskeçe’ye bağlı Ilıca köyünde, Bulgaristan-Yunanistan sınırını belirleyen Rodop Dağları’ndan gelen şifalı su birçok hastalığa iyi gelirken her gün onlarca insan Bulgaristan-Yunanistan sınırının iki tarafından da buraya akın ediyor.
Yunanistan Turizm Bakanlığının da şifalı su olduğunu onayladığı Ilıca’daki su kaynaklarında küçük bir işletmesi bulunan Kürsiye Deliahmet suyun termal olduğunu ve ilk ne zaman yeryüzüne çıktığının bilinmediğini söyledi.
Kaynağının Yunanistan-Bulgaristan sınırını belirleyen Rodop Dağları’nın eteklerinde bulunduğunu belirten Deliahmet, Bulgaristan ve Yunanistan’ın yanı sıra diğer ülkelerden de insanların şifa aramak için buraya geldiklerini ifade etti.
Ilıca köyünde yaşayan Nesrin Ahmetoğlu, kaplıcaların Osmanlı döneminden kaldığını hatırlatarak, buraya gelenlerin şifa bulduğunu kaydetti.
Eller, ayaklarda, gözlerde sorunları olanların geldiğini anlatan Ahmetoğlu, birçok ülkeden ziyaretçilerin geldiğini, kaplıca sularının bel fıtığına, diz ağrılarına iyi geldiğini dile getirdi.
Kaynak: İHA
Yunanistan Turizm Bakanlığının da şifalı su olduğunu onayladığı Ilıca’daki su kaynaklarında küçük bir işletmesi bulunan Kürsiye Deliahmet suyun termal olduğunu ve ilk ne zaman yeryüzüne çıktığının bilinmediğini söyledi.
Kaynağının Yunanistan-Bulgaristan sınırını belirleyen Rodop Dağları’nın eteklerinde bulunduğunu belirten Deliahmet, Bulgaristan ve Yunanistan’ın yanı sıra diğer ülkelerden de insanların şifa aramak için buraya geldiklerini ifade etti.
Ilıca köyünde yaşayan Nesrin Ahmetoğlu, kaplıcaların Osmanlı döneminden kaldığını hatırlatarak, buraya gelenlerin şifa bulduğunu kaydetti.
Eller, ayaklarda, gözlerde sorunları olanların geldiğini anlatan Ahmetoğlu, birçok ülkeden ziyaretçilerin geldiğini, kaplıca sularının bel fıtığına, diz ağrılarına iyi geldiğini dile getirdi.