Gazeteci Fatih Tezcan: “atatürk’ü İsrail’i Kuracak Lobi Öldürdü”
Gazeteci Fatih Tezcan, Mustafa Kemal Atatürk’ün İsrail devletini kuracak lobi tarafından öldürüldüğünü iddia ederek, naaşına otopsi yapılması gerektiğini söyledi.
Gazeteci Fatih Tezcan, Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili çok tartışılacak iddialar ortaya attı. Atatürk’ün İsrail devletinin kurulmasına karşı çıkmasından dolayı İsrail’i kuracak olan lobi tarafından öldürüldüğünü ileri süren Tezcan, son dönemlerde yaşanan Gezi Parkı protestolarının da hükümetin İsrail ve diğer emperyalist ülkelere karşı gösterdiği tutumdan kaynaklandığını söyledi.
Tezcan, “Mason localarını dünyada Atatürk’ten başka kapatan bir lider görmedim, duymadım. Atatürk’ün kapatması mason locaları için kesinlikle affedilmez bir suç idi. Atatürk’ün mason localarını kapatırken söylediği söz şudur; ‘bir memlekette bir fikriyat için bir müessese kafidir. Fazlasına lüzum yoktur’ der. Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyaya bakışı ile Masonik dünya görüşü arasında uçurumlar yoktur veya yoktu. Ta ki son dönemine kadar” dedi.
Atatürk’ün kurulacak İsrail devletine karşı çıkmasından dolayı öldürüldüğünü iddia eden Tezcan, “1936’da İngiltere’nin yaptığı bir açıklama var. İngiltere’nin yaptığı açıklama Ortadoğu’da bir Yahudi devletinin kurulacağıdır. 1936’daki bu açıklamadan sonra özellikle eski Sakarya Milletvekili Süleyman Gündüz’ün dile getirdiği, Mustafa Kemal’in buna cevabı ‘hayır bizim menfaatimize değildir. Can pahasına biz buna karşı çıkarız’ olmuştur” diye konuştu.
“GEZİ, DARBE GİRİŞİMİDİR”
Tezcan, son zamanlarda gelişen olayları daha iyi analiz etmek için geçmişte yaşanan siyasi tutumları incelemek gerektiğini belirterek, “Benim ülkeme, benim içinde yaşadığım lokasyona bir operasyon var. 'Gezi' darbe girişimiyle sokaklara döktürülen çekirdek yardımcılar ve kitle şeklinde bildiğimiz devrim pratiğinden söz ediyoruz. Ekonomik olarak operasyonlar yapılıyor. Ekonomik olarak yapılan operasyonlar kesildiği sırada dini ve siyasi operasyonlar yapılmaya başlanıyor. Çünkü su uyur, emperyalizm uyumaz. Burayı gözden çıkarmaları ihtimal dışı. Bir halk, ne kadar parça parça olduysa, saflar ne kadar keskinleştiyse o lokasyona emperyalizmin planları uygulaması o kadar kolaylaşır. Kemalistler, İslamcılar, komünistler ve liberaller gittiğiniz noktada siz ülkenizi; 'buyurun biz hepimiz saflaştık, keskinleştik. Bombayı rahat atabilirsiniz' demiş olursunuz. Gökten bomba düşerken kimin başına düştüğüne bakmaz. 'Gezi' bildiğiniz darbe girişimidir. Gezi darbesi, boğaza gelen bütün gemilerin sahibi bütün ülkelere karşı bir duruş, bir pozisyon almış Türkiye duruşunadır” şeklinde konuştu.
“ATATÜRK, TÜRKEŞ VE ÖZAL SUİKASTLA ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR”
Atatürk’ün yanı sıra Alparslan Türkeş ve Turgut Özal’ın da zehirlenerek öldürüldüğünü öne süren gazeteci Tezcan, “1938’de yanlış beslenmeye bağlı sirozdan ölen bir Atatürk’ten bahsediyoruz. Neden 'beni Türk hekimlerine emanet edin' diyen devlet liderine Avrupa’dan çok yüksek ihtimal İsrail bağlantılı doktor getirilmiştir. Neden ben bu doktora güvenmiyorum demesine rağmen bu doktor alınmamıştır. Mason localarıyla alakası bilinen isim daha sonra Atatürk’ün doktoru olmuştur. CHP’de genel sekreter olmuştur. Atatürk, Türkeş ve Özal bu üçü de suikastla öldürülmüştür. Sadece Atatürk’ün nasıl bir emperyal güç tarafından saf dışı edildiğinin ortaya çıkması dahil ülkede birçok kişinin aklını başına getirecektir. Sandığımız kadar ayrı kutuplara gitme lüksümüz yok” dedi.
Atatürk’ün naaşına otopsi yapılması gerektiğini savunan Tezcan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu konuda Türkiye’de ve dünyada çok uzman var. Devlet ilerleyen teknoloji bağlamında gerekli yardımları yaparsa bunun ortaya çıkacağını düşünüyorum. Trilyonda bir zehir çıktığı takdirde kimin yaptığı çok açık bellidir. Zehir uyuşturucu gibidir. Nereden geldiğini bulabilirsiniz. 1935’te Mason localarını kapatan, 1937’de İngiltere’ye karşı çıkarak biz İsrail’in kuruluşuna karşı çıkacağız diyen bir liderin İsrail’i kuracak lobiden başkası tarafından zehirlenmesi, zannediyorum akıl arkası edilecek ufak bir ihtimaldir.”
Kaynak: İHA
Tezcan, “Mason localarını dünyada Atatürk’ten başka kapatan bir lider görmedim, duymadım. Atatürk’ün kapatması mason locaları için kesinlikle affedilmez bir suç idi. Atatürk’ün mason localarını kapatırken söylediği söz şudur; ‘bir memlekette bir fikriyat için bir müessese kafidir. Fazlasına lüzum yoktur’ der. Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyaya bakışı ile Masonik dünya görüşü arasında uçurumlar yoktur veya yoktu. Ta ki son dönemine kadar” dedi.
Atatürk’ün kurulacak İsrail devletine karşı çıkmasından dolayı öldürüldüğünü iddia eden Tezcan, “1936’da İngiltere’nin yaptığı bir açıklama var. İngiltere’nin yaptığı açıklama Ortadoğu’da bir Yahudi devletinin kurulacağıdır. 1936’daki bu açıklamadan sonra özellikle eski Sakarya Milletvekili Süleyman Gündüz’ün dile getirdiği, Mustafa Kemal’in buna cevabı ‘hayır bizim menfaatimize değildir. Can pahasına biz buna karşı çıkarız’ olmuştur” diye konuştu.
“GEZİ, DARBE GİRİŞİMİDİR”
Tezcan, son zamanlarda gelişen olayları daha iyi analiz etmek için geçmişte yaşanan siyasi tutumları incelemek gerektiğini belirterek, “Benim ülkeme, benim içinde yaşadığım lokasyona bir operasyon var. 'Gezi' darbe girişimiyle sokaklara döktürülen çekirdek yardımcılar ve kitle şeklinde bildiğimiz devrim pratiğinden söz ediyoruz. Ekonomik olarak operasyonlar yapılıyor. Ekonomik olarak yapılan operasyonlar kesildiği sırada dini ve siyasi operasyonlar yapılmaya başlanıyor. Çünkü su uyur, emperyalizm uyumaz. Burayı gözden çıkarmaları ihtimal dışı. Bir halk, ne kadar parça parça olduysa, saflar ne kadar keskinleştiyse o lokasyona emperyalizmin planları uygulaması o kadar kolaylaşır. Kemalistler, İslamcılar, komünistler ve liberaller gittiğiniz noktada siz ülkenizi; 'buyurun biz hepimiz saflaştık, keskinleştik. Bombayı rahat atabilirsiniz' demiş olursunuz. Gökten bomba düşerken kimin başına düştüğüne bakmaz. 'Gezi' bildiğiniz darbe girişimidir. Gezi darbesi, boğaza gelen bütün gemilerin sahibi bütün ülkelere karşı bir duruş, bir pozisyon almış Türkiye duruşunadır” şeklinde konuştu.
“ATATÜRK, TÜRKEŞ VE ÖZAL SUİKASTLA ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR”
Atatürk’ün yanı sıra Alparslan Türkeş ve Turgut Özal’ın da zehirlenerek öldürüldüğünü öne süren gazeteci Tezcan, “1938’de yanlış beslenmeye bağlı sirozdan ölen bir Atatürk’ten bahsediyoruz. Neden 'beni Türk hekimlerine emanet edin' diyen devlet liderine Avrupa’dan çok yüksek ihtimal İsrail bağlantılı doktor getirilmiştir. Neden ben bu doktora güvenmiyorum demesine rağmen bu doktor alınmamıştır. Mason localarıyla alakası bilinen isim daha sonra Atatürk’ün doktoru olmuştur. CHP’de genel sekreter olmuştur. Atatürk, Türkeş ve Özal bu üçü de suikastla öldürülmüştür. Sadece Atatürk’ün nasıl bir emperyal güç tarafından saf dışı edildiğinin ortaya çıkması dahil ülkede birçok kişinin aklını başına getirecektir. Sandığımız kadar ayrı kutuplara gitme lüksümüz yok” dedi.
Atatürk’ün naaşına otopsi yapılması gerektiğini savunan Tezcan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu konuda Türkiye’de ve dünyada çok uzman var. Devlet ilerleyen teknoloji bağlamında gerekli yardımları yaparsa bunun ortaya çıkacağını düşünüyorum. Trilyonda bir zehir çıktığı takdirde kimin yaptığı çok açık bellidir. Zehir uyuşturucu gibidir. Nereden geldiğini bulabilirsiniz. 1935’te Mason localarını kapatan, 1937’de İngiltere’ye karşı çıkarak biz İsrail’in kuruluşuna karşı çıkacağız diyen bir liderin İsrail’i kuracak lobiden başkası tarafından zehirlenmesi, zannediyorum akıl arkası edilecek ufak bir ihtimaldir.”