Can Ataklı'nın Politik Gösterisi, Seyircilerle Buluştu
Gazeteci Can Ataklı, 'Canın Sağolsun Türkiyem' adını verdiği tek kişilik politik gösterisi ile gerçek olayları esprili bir dille anlattı.
Başarılı gösterisi ile seyircilerden tam not alan Ataklı, “Şuanda bir bulut gibiyim. Sahneye çıktığım an orada insan var mı yok mu onu anlamıyorum. Ancak alkış sesi geldiğinde anlıyorum ki orada insanlar var. Çok heyecan verici bir şey” dedi.
Araştırmacı, gazeteci ve televizyoncu Can Ataklı, ‘Canın Sağolsun Türkiyem’ adını verdiği tek kişilik politik gösterisi ile, sahnede profesyonel tiyatrocuları aratmadı. İlk kez sahnede olan Ataklı, esprili bir dille anlattığı siyasi olaylarla hem seyircileri tarihe yolculuğa çıkardı, hem de seyircilerden tam not aldı. Maltepe Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen gösteriye; Maltepe Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Zengin, siyasetçiler, gazeteciler ve çok sayıda tiyatro sevenler katıldı.
3 saat sahnede kalan Can Ataklı, geçmişten günümüze anıları, siyasi kişileri, olayları ve bunlardan bazılarının bilinmeyen yönlerini esprili, kimi zaman heyecanlı, kimi zaman da hüzünlü bir tiyatro diliyle doğaçlama yaparak tarihin arkasında kalmış gülümsemeleri gün yüzüne çıkardı. ATAKLI’DAN ESPİRİLİ İMRALI VE SİLİVRİ ÇIKARTMASI Gösterisinde, İmralı sürecini tiyatro diliyle anlatan Can Ataklı, “Beyaz Saray diyince Amerika, Çankaya diyince Türkiye geliyor akla peki İmralı neyin nesi yahu! İmralı’yı sembolleştiriyorlar. İmralı’yı sembolleştirilerek, beyinlere yerleştirmek istiyorlar. İmralı, beyinlere girecek ki, akil insanlar anlattığında milletin kafasında kesinlikle çok haklısınız kafasını oluşturacak. Şimdi bunun hazırlığı için adaya milletvekilleri gönderdiler. Motora bindirdiler davullar, zurnalar, televizyonlar haydi size güle güle. Ve tekne ile yavaş yavaş adaya yanaştılar. Adada da bir komutan karşıladı bu akil insanlar.Tahminim adada şunlar yaşandı: Efendim hoş geldiniz, hoş geldiniz sizi şöyle alalım, şurada bir dinlenin biz şimdi Abdullah Öcalan’a haber vereceğiz. Sizi az sonra huzurunda kabul edecek. Eğer böyle denilmediyse ben de adam değilim. Bunları nereden biliyorum. Çünkü bir milletvekilli anlatıyor” diye konuştu.
Silivri Ağır Ceza Mahkemesi’nde ki bir duruşmayı izlemeye gittiğinde karşılaştığı güvenlik önlemleri karşısında hayretler içerisinde kaldıklarını esprili bir dille anlatan salondakileri kahkahaya boğdu. Ataklı, “Güvenlik adamların her yerine kadar arıyor. Nasıl bir arama olduğunu Silivri’ye gidenler bilir. Kemerini çıkart, kol düğmeni çıkart, gözlüğünü, kalemini çıkart.. bunlar yetmiyor bir de göz taraması yapılıyor. Orada göz taraması yapıyorlar, koridorda yürüyorsun yürüyorsun tekrar bir turnike daha karşına çıkıyor ve tekrar gözlerini okutuyorsun. Lan bu arada Can Ataklı nereye kaybolacak. Gitmek istese bile gidemez” dedi.
“SAHNEYE ÇIKTIĞIM AN ORADA INSAN VAR MI, YOK MU ONU ANLAMIYORUM” Sahneye çıkmanın çok enteresan ve çok ilginç bir duygu olduğunu söyleyen Can Ataklı, “Şuanda bir bulut gibiyim. Sahneye çıktığım an orada insan var mı, yok mu onu anlamıyorum. Ancak alkış sesi geldiğinde anlıyorum ki orada insanlar var. Çok heyecan verici bir şey. Ben kendimin sahnelere çok alışık olduğunu zannederdim. Açık oturumlar, paneller, özellikle televizyon tartışmaları. Ama bu kesinlikle bambaşka bir duygu. Çok keyifli bir şey” dedi.
İlk oyunu olduğu için konuşmasında tiyatroya ve tiyatroculara karşı büyük bir hassasiyetle yaklaşan Ataklı, onların yaptığını denemeye çalışan bir gazeteci olmaya çalıştığını dile getirdi.
Halkın beğenisine, talebine göre sahne gösterilerinin artabilineceği mesajını veren Ataklı, “Canın Sağolsun Türkiyem” adını verdiğim gösterisi ile politik ağırlıklı olayları biraz hicvederek, biraz derinine anlatarak bazen çok ciddi eşerek bazen hüzünlenerek yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Can Ataklı, ikinci gösterisini 18 Nisan Perşembe günü saat 20.00’de Ataşehir Belediyesi Tiyatro Festivali kapsamında Zübeyde Hanım Öğretmenevi'nde yapacak .
Kaynak: İHA
Araştırmacı, gazeteci ve televizyoncu Can Ataklı, ‘Canın Sağolsun Türkiyem’ adını verdiği tek kişilik politik gösterisi ile, sahnede profesyonel tiyatrocuları aratmadı. İlk kez sahnede olan Ataklı, esprili bir dille anlattığı siyasi olaylarla hem seyircileri tarihe yolculuğa çıkardı, hem de seyircilerden tam not aldı. Maltepe Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen gösteriye; Maltepe Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Zengin, siyasetçiler, gazeteciler ve çok sayıda tiyatro sevenler katıldı.
3 saat sahnede kalan Can Ataklı, geçmişten günümüze anıları, siyasi kişileri, olayları ve bunlardan bazılarının bilinmeyen yönlerini esprili, kimi zaman heyecanlı, kimi zaman da hüzünlü bir tiyatro diliyle doğaçlama yaparak tarihin arkasında kalmış gülümsemeleri gün yüzüne çıkardı. ATAKLI’DAN ESPİRİLİ İMRALI VE SİLİVRİ ÇIKARTMASI Gösterisinde, İmralı sürecini tiyatro diliyle anlatan Can Ataklı, “Beyaz Saray diyince Amerika, Çankaya diyince Türkiye geliyor akla peki İmralı neyin nesi yahu! İmralı’yı sembolleştiriyorlar. İmralı’yı sembolleştirilerek, beyinlere yerleştirmek istiyorlar. İmralı, beyinlere girecek ki, akil insanlar anlattığında milletin kafasında kesinlikle çok haklısınız kafasını oluşturacak. Şimdi bunun hazırlığı için adaya milletvekilleri gönderdiler. Motora bindirdiler davullar, zurnalar, televizyonlar haydi size güle güle. Ve tekne ile yavaş yavaş adaya yanaştılar. Adada da bir komutan karşıladı bu akil insanlar.Tahminim adada şunlar yaşandı: Efendim hoş geldiniz, hoş geldiniz sizi şöyle alalım, şurada bir dinlenin biz şimdi Abdullah Öcalan’a haber vereceğiz. Sizi az sonra huzurunda kabul edecek. Eğer böyle denilmediyse ben de adam değilim. Bunları nereden biliyorum. Çünkü bir milletvekilli anlatıyor” diye konuştu.
Silivri Ağır Ceza Mahkemesi’nde ki bir duruşmayı izlemeye gittiğinde karşılaştığı güvenlik önlemleri karşısında hayretler içerisinde kaldıklarını esprili bir dille anlatan salondakileri kahkahaya boğdu. Ataklı, “Güvenlik adamların her yerine kadar arıyor. Nasıl bir arama olduğunu Silivri’ye gidenler bilir. Kemerini çıkart, kol düğmeni çıkart, gözlüğünü, kalemini çıkart.. bunlar yetmiyor bir de göz taraması yapılıyor. Orada göz taraması yapıyorlar, koridorda yürüyorsun yürüyorsun tekrar bir turnike daha karşına çıkıyor ve tekrar gözlerini okutuyorsun. Lan bu arada Can Ataklı nereye kaybolacak. Gitmek istese bile gidemez” dedi.
“SAHNEYE ÇIKTIĞIM AN ORADA INSAN VAR MI, YOK MU ONU ANLAMIYORUM” Sahneye çıkmanın çok enteresan ve çok ilginç bir duygu olduğunu söyleyen Can Ataklı, “Şuanda bir bulut gibiyim. Sahneye çıktığım an orada insan var mı, yok mu onu anlamıyorum. Ancak alkış sesi geldiğinde anlıyorum ki orada insanlar var. Çok heyecan verici bir şey. Ben kendimin sahnelere çok alışık olduğunu zannederdim. Açık oturumlar, paneller, özellikle televizyon tartışmaları. Ama bu kesinlikle bambaşka bir duygu. Çok keyifli bir şey” dedi.
İlk oyunu olduğu için konuşmasında tiyatroya ve tiyatroculara karşı büyük bir hassasiyetle yaklaşan Ataklı, onların yaptığını denemeye çalışan bir gazeteci olmaya çalıştığını dile getirdi.
Halkın beğenisine, talebine göre sahne gösterilerinin artabilineceği mesajını veren Ataklı, “Canın Sağolsun Türkiyem” adını verdiğim gösterisi ile politik ağırlıklı olayları biraz hicvederek, biraz derinine anlatarak bazen çok ciddi eşerek bazen hüzünlenerek yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Can Ataklı, ikinci gösterisini 18 Nisan Perşembe günü saat 20.00’de Ataşehir Belediyesi Tiyatro Festivali kapsamında Zübeyde Hanım Öğretmenevi'nde yapacak .