Ögretmen Kenan Canan 'Uluslararasi Cografya Kongresinde' Yüksekova Depremini Anlatacak
HAKKARI – Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde süper ögretmen olarak taninan Kenan Canan, uluslararasi Cografya Egitimi Kongresinde (UCEK), Yüksekova’nin deprem riski yönetimi ve afet etigimi çalismasi konusunda sunum yapacak.
“Yüksekova’nin jeolojik yapisi ve deprem riskini inceledik”
Yüksekova’da Deprem Riski Yönetimi ve Afet Egitimi, Mevcut Durum, Sorunlar ve Öneriler" baslikli çalismasiyla 6. Uluslararasi Cografya Egitimi Kongresi’nde yer aldiklarini belirten belirten cografya ögretmeni Kenan Canan, “Yüksekova’nin jeolojik yapisini ve deprem riskini derinlemesine inceledik ve Hakkari bölgesinin tektonik hareketlerde olusuyor. Bölgedeki faylar, kivrimlar ve heyelanlar üzerinde duruldu. Yüksekova ve çevresinin, önemli deprem riski tasiyor. Geçmiste yasanan büyük depremlerden biri olan 1930 Salmas depremi ve 2005 Hakkari depremi ve ciddi hasara yol açti. Yüksekova-Yeniköprü karayolunun mevcut durumu ve alternatif bir yolun gerekli oldugu söylenebiliriz. Ayrica, ova üzerine kurulu hastane ve havalimaninin olasi bir depremde zarar görmesi durumunda alternatif planlama yapilmasi gerekiyor” dedi.
“Toplum, deprem konusunda bilinçlendirilmeli”
Yüksekova’nin jeolojik yapisi nedeniyle yüksek deprem riski tasiyor ve bölge halkinin afetlere karsi hazirlik düzeyinin yetersiz bir durumda kaldiklarinin altini çizen Canan, “Yapi denetimi ve yönetmeliklerin güçlendirilmesi, toplum bilinçlendirme, alternatif alanlarin tesviki, altyapi ve acil durum planlari ile toplum katilimi ve isbirliginin önemi yer almali. Valimiz Ali Çelik, dogal afetler konusunda özellikle deprem konusunda duyarli ve ilimize geldigi günden beri ciddi çalismalar yürütmektedir. Kendisinin liderliginde güzel bir yol haritasi belirlenmis ve ilerlemeler kaydedilmistir. Il AFAD Müdürlügümüz de il afet müdahale planini güncellemekte olup, güncellenmis planin en kisa sürede vatandaslarla paylasilacagina inaniyorum. Kongre süresince bu önemli konulari paylasarak Yüksekova’da ve benzer bölgelerde afet riskini azaltma çabalarina katkida bulunmayi hedefliyorum. Konunun uzmanlariyla bir araya gelerek, daha güvenli ve dirençli toplumlar için nasil ileri adimlar atabilecegimizi tartisacagiz. Arastirma sonuçlarimizin, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluslari ve ilgili kurumlar için yol gösterici olacagini umuyoruz. Böylece, afetlere karsi daha etkin bir sekilde mücadele edebilecek ve toplumu daha iyi bir gelecege hazirlayabilecegiz” ifadelerini kullandi.