Dr. Kasapoglu Açiklamasi 'Gönlümüz, Kalbimiz Ve Dualarimiz Gazze Halkiyla'

AK Parti Manisa Milletvekili ve önceki dönem Gençlik ve Spor Bakani Dr. Mehmet Kasapoglu Ingilizce yayin yapan Hürriyet Daily News’te ’World Central Kitchen ve yikilan umutlar’ isimli bir makale kaleme aldi.

Çogu Batili gönüllülerden olusan uluslararasi bir sivil toplum kurulusu olan ve savas, dogal afet gibi olaganüstü durumlarda dünyanin her yerinde ihtiyaç sahiplerine sicak yemek organizasyonlari düzenleyen World Central Kitchen’in 7 üyesinin Israil bombardimaninda hayatini kaybetmesini konu alan Kasapoglu, "Tüm dünyanin gözleri önünde Gazze’de, insanlik tarihinin en büyük dramlarindan biri yasaniyor. 10 binden fazlasi çocuk olmak üzere, 35 bini askin sivil hayatini kaybetti. Gazze’de canli olan her sey bu Israil zulmünün magduru oldu. Hastaneler bombalandi. Ibadethaneler bombalandi. Parklar, hayvanlar, agaçlar bombalandi. Iste geçtigimiz gün Refah’ta mülteci kampi bombalandi. Onlarca masum sehit edildi. Su an Gazze’nin her metrekaresinde, okullarin, is yerlerinin, spor alanlarinin, sosyal donatilarin oldugu tüm noktalarda büyük enkaz yiginlari var. Israil, savas suçlarinin her birine itinayla imza atarken, dünyanin geri kalani bu vahsete karsi eli kolu baglanmis bir sekilde beklemekten baska bir sey yapamiyor. Gazze gündemini takip ederken aklima postmodern düsünür Jean Baudrillard’in ’Simülarklar ve Simülasyon’ adli eseri geldi. Eserde; medya, tüketim kültürü, simülasyon ve gerçeklik gibi konular üzerine çalisan yazar, gerçeklik algisinin medya ve simülasyon tarafindan manipüle edildigini öne sürüyordu. Gerçeklik artik dogal bir olgu degil, simülasyonun ürettigi bir kopyadir ve bu kopya, orijinal gerçekligi gölgelemistir diyordu. Baudrillard, bu görüsünü Irak Savasi örnegiyle derinlestiriyordu. Irak Savasi’na medya ve iletisim teknolojileri perspektifinden yaklasarak, savasin gerçekliginin insanlar tarafindan dogrudan deneyimlenemedigini ve medyanin sunumlari araciligiyla algilandigini savunuyordu. Ona göre, medya tarafindan sunulan görüntüler ve bilgiler, gerçekligi tam olarak yansitmaz; bunun yerine, medyanin yapilandirdigi bir simülasyon sunar. Baudrillard, savasin gerçekliginin artik dogrudan algilanamadigini ve insanlarin televizyon ekranlarindan savasi izleyerek, sanki bir film izliyormus gibi bir deneyim yasadiklarini öne sürer. Bu nedenle, Irak Savasi’ni gerçeklikten ziyade medya araciligiyla algilanan bir simülasyon olarak degerlendirir Baudrillard." ifadelerini kullandi.

"En kötüsü çocuklarin ölmesine, masumlarin bombalanmasina alisiyoruz"

Israil’in Gazze’de gerçeklestirdigi katliamlarin tüm dünyadaki yansimalarina baktiklarinda da tam olarak bunu gördüklerini yazan Kasapoglu, "Belki televizyonun yerini sosyal medya aldi ama toplumlar, oradaki gerçek yikimin mahiyetini tam olarak algilamiyorlar. Vahset, hepimize kadrajlar vasitasiyla, küçük videolar halinde sunuluyor ve Israil zulmünü videolarin süreleri kadar algilayip zihinlerimizi baska konulara çeviriyoruz. Bu da herkes için Gazze’de yasanan gerçek yok olusu, sadece bir sosyal medya içerigi haline getiriyor. Aylardir bu katliamin içinde yasayan insanlara karsi empati insa etmek imkansiz hale geliyor. En kötüsü ise çocuklarin ölmesine, masumlarin bombalanmasina alisiyoruz." dedi.



"Israil’e karsi gerçeklesmesi beklenen baskidan eser yok"

Makalesinde Israil bombardimaninda hayatini kaybeden WCK’nin 7 üyesinden de bahseden Kasapoglu, "Örnegin, geçtigimiz aylarda, World Central Kitchen’a bagli olarak hizmet veren ekibin, Israil güçleri tarafindan düzenlenen saldiriyla hayatini kaybettigini ögrenmistik. World Central Kitchen, çogunlugu batili gönüllülerden olusan ve savas, dogal afet gibi olaganüstü zamanlarda dünyanin her yerinde ihtiyaç sahiplerine sicak yemek organizasyonlari düzenleyen uluslararasi bir sivil toplum kurulusu. 6 Subat depremleri sonrasi Hatay, Iskenderun’da bulunan Muhyiddin Ibn-i Arabi Yurdu’nda kurdugumuz ’Gönül Mutfaginda’ kisa bir süre Gençlik ve Spor Bakanligi ekibine de yardimci olmuslardi. Onlarin da destekleriyle 17 milyon kap yemegi ihtiyaç sahiplerine ulastirmistik. World Central Kitchen’i ve bu kurulusta emek veren ekibi samimi gayretlerinden taniyoruz. Iste Israil, insanlara sicak yemek dagitmak için yola çikan WCK ekibini bile acimadan katletti. Hatta hayatini kaybeden, dünyanin farkli ülkelerinden gelen 7 yardim gönüllüsü arasinda Hatay’da depremzedelerin yardimina kosan, birebir tanidigimiz insanlar da bulunuyordu. WCK insani yardim çalisanlarini, hayatlarini riske atarak çaresiz insanlara yardim etmek için gösterdikleri kararlilikla hatirlayacagiz. World Central Kitchen üyesi 7 gönüllünün bombalanma haberi maalesef dünyada olmasi gerektigi kadar agirlik bulamadi. Medyada olmasi gerektigi kadar yer alamadi. Seslerini yükseltmesi, ayaga kalkmasi gereken sivil toplum kuruluslarinin sesleri yine kisik kaldi. Israil’e karsi gerçeklesmesi beklenen baskidan eser yok. Netenyahu ise ’Olur böyle seyler’ minvalinde bir açiklamayla piskinlikte rekor tazeledi. Savas ortami bile olsa, uluslararasi bir yardim kurulusunun bilerek, isteyerek, nokta atisi katledilmesi olayi, dünyanin ve sivil toplumun bekledigimiz kadar ilgisini çekmedi. Bazi sosyal medya hesaplarinda ve ana haberlerde hadiseye çok az yer verildi ve konu hizlica geçildi. Bir simülasyon gibi okuduk, gördük, izledik ve hemen konuyu degistirdik. Gerçek, yerini ekranlardan görülen görüntülere birakti ve yine her zaman oldugu gibi orada kaldi." diye yazdi.

"Gönlümüz, kalbimiz ve dualarimiz Gazze halkiyla"

Kasapoglu makalesini söyle tamamladi: "Hiç süphesiz medyanin algilari yönlendirme ve çerçeveleme gücü var ancak çekilen acilari hissetmek ve empati yapmak insan olmanin geregidir. Simülasyonlarin ve simülarklarin esiri olmayacagiz. Bu süreçte yasanan hiçbir detayi unutmayacagiz. Israil’in gerçeklestirdigi bu zulmü her daim hatirlayacagiz. Gönlümüz, kalbimiz ve dualarimiz Gazze halkiyla, özgür Filistin devletiyle bir ve beraber olmaya devam edecek. Son olarak tüm World Central Kitchen ailesine ve Israil saldirilarinda hayatini kaybedenlerin ailelerine bassagligi ve sabirlar diliyorum. Tüm gayretler, insanlik onuru için ortaya konan tüm emekler barisa olan inancimizi güçlendirecektir."