Dünyadaki En Ölümcül Hastaliktan Korunmanin Yolu Egzersiz

Kalp hastaliklarinin dünyada en çok ölüm olan hastaliklarin basinda geldigini ifade eden Kardiyoloji Uzmani Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, kalp rahatsizligi ile nasil mücadele edileceginin bilinmesinin önemli oldugunu, düzenli egzersiz yaparak riskleri azaltmanin mümkün oldugunu söyledi.

Dünyadaki En Ölümcül Hastaliktan Korunmanin Yolu Egzersiz
12-19 Nisan Kalp Sagligi Haftasinda asil konunun tedavinin anlatilmasi degil, kalp rahatsizligi ile nasil mücadele edilmesi gerektiginin bilinmesinin daha da önemli oldugunu ifade eden Medicana Konya Hastanesi Kardiyoloji Uzmani Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, kalp hastaliklarinin dünyada ve ülkemizde en çok ölüm nedeni, en çok sekel birakan hastalik grubunda oldugunu söyledi.

Kardiyoloji Uzmani Prof. Dr. Özdemir, “Dolasiyla bu hastalikla mücadele ederken yapmamiz gereken sey, hastalari tedavi etmekten ziyade bu hastaligi engellemek için neler yapabiliriz ona vurgu yapmamiz lazim. Çünkü çok yaygin bir hastalik, endemik bir hastalik. Bununla mücadelede basarili olabilmenin yegane yolu hastaligi önlemekten geçiyor. Bunun için yapmamiz gereken en önemli birtakim hususlarimiz var. Bizim bunu daha önce de müteaddit tekrarladigimiz gibi insanlara anlatmamiz lazim. Kendi hazirladigimiz bir algoritmamiz var. ‘YASaSin A, B, C, D, E’ algoritmasi ile hastalara yaklasmamiz, devamli bunu hatirda tutmamiz açisindan önem arz ediyor” dedi.



“Kalp hastaliklari daha erken yaslarda görülmeye baslandi”

YASaSin A, B, C, D, E’ algoritmasini anlatan, kalp hastaliklarina etki eden faktörleri siralayan Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, “Ilk faktörümüz yas. Yas ilerledikçe kalp hastaligi riski artar. Onun için biz diyoruz ki özellikle riskli hastalar 45-50 yasindan sonra mutlaka kalp kontrolünden geçmesi gerekir. Bu da genç yasta görülmeyecek anlamina gelmez. Çünkü neden, diger risk faktörleri de artti ve hastalik daha erken yaslarda görülmeye baslandi. Ikincisi sismanlik, obezite olarak da tarif edilen kilo artisi. Bu da önemli bir kalp hastaligi için risk faktörüdür. Bunun engellenmesi gerekiyor. Üçüncüsü sigara. Birçok hastalikta oldugu gibi kalp hastaliklarinda da en önde gelen sebeplerden birisidir. Sigara içim sayisiyla paralel olarak artmakla birlikte az sayida içmekle risk az olur anlamina gelmez, birakin içmeyi, içilen ortamda bulunmak bile kalp, damar sagligi açisindan ciddi bir risktir. ‘YASaSin’daki 3 temel riskimiz bu” seklinde konustu.



“Diger risk faktörlerini ortadan kaldirabilirsek genetik riskini düzenleyebiliriz”

Birçok faktörün arasinda da genetik risklerinde ön plan da oldugunu belirten Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, “A dedigimiz aile öyküsü. Genetik riski bulunan kisilerde kalp hastaligi riski artar. Bu demek degildir ki her hasta yakini ileride hasta olacak anlamina gelmez. Su açidan önemli: Eger biz diger risk faktörlerini ortadan kaldirabilirsek kisinin genetik riskini düzenleyebiliriz. B basinç, kan basinci. Kan basinci da maalesef günümüzde en önde gelen kalp damar sagligi açisindan ciddi, hayati tehdit eden risk faktörlerinden birisidir. Kendi basina bir hastalik oldugu gibi kalp damar tikanikligina etki eden en önemli faktörlerden birisidir. Kan basincini normal seviyelerde tutmak ki ideal seviye 130/80 mm arasindadir. C ise cinsiyet ve kolesterol. Kolesterol yüksekligi önemli bir faktör. Bu günümüzde çok yaygin bir tartisma olmakla birlikte her kolesterol yüksekligi olan hastaya ilaç baslamak seklinde degil, bunu öncelikle yasam tarzinda düzeltme olarak kisileri bilinçlendirmek önemli. Cinsiyetteki vurgumuz ise erkekler kadinlara göre daha risk altindadir. Ama menopoz dönemi sonrasinda kadinlarin riski erkeklere esitlenir” diye konustu.

Sonrasinda DD diye niteledikleri diyabet ve diyetle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, “Diyabet yani seker hastaligi esittir kalp damar hastaligi olarak bilinir. O nedenle diyabetik olan hastalari mutlaka erken tedavi etmek hatta diyabet olmadan bu kisilerin hasta önüne geçmek kalp damar hastaligi açisindan yine önem arz eder. Diyet de ayni sekilde kalp damar hastaligi için önemli bir faktör. Önerimiz, sebze meyve agirlikli beslenmek. Özellikle 3 beyaz diye tarif ettigimiz seker, un ve tuzdan mümkün oldugunca uzak durmak, hayvansal gidalari yemeyin ama azaltmak tarzinda önerimiz. Özellikle zeytinyagi tüketiminin arttirilmasi bu hususta önem arz eder” ifadelerini kullandi.

“Kalp hastaligi riskini azaltmak için çok önemli bir tedavi sansi sunar”

Prof. Dr. Kurtulus Özdemir, son olarak E diye nitelendirdikleri emosyonel stres hakkinda ise, "Her ne kadar tek basina bir risk kabul edilmese de ciddi bir tetikleyici faktör. Bazen tek basina hiçbir riski olmayan hastalarda kalp krizine sebep olabilecek bir faktör. Onun için emosyonel stresten kisileri uzak tutmak, bununla ilgili tedavi önerilerini vurgulamak önem arz ediyor. Son olarak ve belki daha önemlisi egzersiz. Hareketsiz yasam günümüzde yine Türk toplumunda oldukça yaygin olan bir risk faktörüdür. Onun için belki diger risk faktörlerinin bile hepsini düzeltici etkisi olan, buna mümkün oldugu kadar riayet lazim. Neden, çünkü belki de en etkili, en ucuz ve en zararsiz tedavi seklidir. Önerimiz, kisilerin günde en az 45 dakika yürüyüs, kosu, bisiklet sürmek gibi sporlari düzenli her gün yapmasi. Haftanin bes günü ama ideal olarak her günü yürüyüs en basit uygulayabilecegimiz tedbirlerden birisidir. Biz bunlara ne kadar dikkat eder, bunlari ne kadar erken yasta insanlarimiza anlatirsak ileride kalp hastaligi riskini azaltmak için bize çok önemli bir tedavi sansi sunar” dedi.

Kaynak: İHA