Ramazan Sonrasi Duyulan Yemek Ihtiyacina Dikkat

Tokat Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danismanlik Anabilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Erdem, Ramazan ve bayram sonrasinda beslenme aliskanliklarinin psikolojik temellere dayandigini vurguladi. Insanlarin dogustan gelen temel ihtiyaçlarinin Ramazan sürecinde ve bayramin ardindan belirgin sekilde ortaya çiktigini belirten Erdem, özellikle “ait olma” ve “özgürlük” gibi psikolojik faktörlerin beslenme aliskanliklarini etkiledigini ifade etti.

Ramazan Sonrasi Duyulan Yemek Ihtiyacina Dikkat
Tokat Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danismanlik Anabilim Dali ögretim üyesi Doç. Dr. Ahmet Erdem, Ramazan sonrasinda bayramin psikolojik etkileri ve beslenme aliskanliklarina dair önemli uyarilarda bulundu. Erdem, insanlarin dogustan getirdigi bes temel ihtiyacin, özellikle Ramazan ayinda ön plana çiktigini belirtti.

“Ait olma” ihtiyacinin insan psikolojisi üzerinde önemli bir etkisinin oldugunu vurgulayan Erdem, Ramazan ayinda oruç tutarak Islamiyet’e ve Allah’a ait olmanin bu ihtiyaci tatmin ettigini ifade etti.

Bu baglamda, uzun saatler aç ve susuz kalmanin psikolojik olarak kolaylikla tolere edilebildigini söyledi.

Ancak, Ramazan’in bitisiyle birlikte gelen özgürlük duygusunun insanlari farkli bir ihtiyaca yönelttigini belirten Erdem, beslenme aliskanliklarinda özgürlük arayisinin ortaya çiktigini dile getirdi. Insanlarin bayram sürecinde özellikle bu özgürlük duygusunu tatmin etmek için daha fazla yemek yeme egiliminde oldugunu ifade etti.

Erdem, bu durumun aslinda insanlarin dogustan gelen “beraber çalisma” ve “hayatta kalma” ihtiyaçlariyla da iliskilendirilebilecegini ifade etti.

Bayram sürecinde artan yeme aliskanliklarinin geçici olmasinin önemli oldugunu vurgulayan Erdem, bu tür beslenme aliskanliklarinin uzun vadede saglik üzerinde olumsuz etkileri olabilecegine dikkat çekti. Duygusal yeme gibi sorunlarin sadece Ramazan veya bayram dönemlerine özgü olmadigini, temel ihtiyaçlarin karsilanmamasi durumunda kalici hale gelebilecegini söyleyen Erdem, bu nedenle bu tür durumlarla karsilasanlarin mutlaka psikolojik destek almasi gerektigini vurguladi.

Doç. Dr. Ahmet Erdem’in açiklamalariyla, Ramazan ve bayram dönemlerindeki beslenme aliskanliklarinin psikolojik temellere dayandigi ve bu konuda dikkatli olunmasi gerektigi bir kez daha hatirlatilmis oldu.

Tokat Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danismanlik Anabilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Erdem, “Bunu dogustan getirdigimiz bes temel ihtiyacimizla açiklayabiliriz. Mesela ait olma dedigimiz ihtiyaç bunlardan en güçlülerinden birisidir. Hatta birçok psikolojik sorunun altindan da bunun yattigini söyleyebiliriz. Dolayisiyla ramazanda bu bir yere ait olma, yani ramazanda ne yapiyoruz? Oruç tutarak Islamiyet’e ait oluyoruz, Allah’a ait oluyoruz. Bunu psikolojik olarak yasadigimiz için kendini o uzun saatler aç susuz durabiliyoruz. Bu konuda sikinti yasamiyoruz ama tam Ramazan’in bitimi, bayramla beraber büyük bir özgürlük geliyor. Aslinda bu da dogustan getirdigimiz baska bir ihtiyaç ve bu özgürlük ihtiyacini karsilarken bir de bambaska bir ihtiyacimiz var. Yine beraber çalisan, hayatta kalma ihtiyaci. Özellikle insanlar bu özgür hayatta kalmayi, birlikte yasamaya çalistiklarinda iste atiyorum normalde üç ögün yerken bes ögün, alti ögün çikabiliyor artik. Hadi sabah kahvaltimizi güzel yapalim, arada bir seyler yiyorlar, öglen bir daha, ögle arasi bir daha derken derken, bes ögüne çikiyor. Özellikle bayram zamani. Bunu bu ihtiyaçlarla özdeslestirdigimizi anlamak daha kolay. Ama zamanla tekrardan eski rutine de dönüyor insanlar. Yani bu sekilde sürmüyor. Ama kalici olmamasi tabii ki temennimiz çünkü bu sekilde de insanlarin sagliklari, özellikle fizyolojik olarak etkilenir. Eger duygusal yeme dedigimiz bir sorun varsa da bu kalici olabiliyor. Yani sadece Ramazan’a özgü ya da bayrama özgü bayramdan sonraya özgü olmuyor. Bunun için de insanlarin mutlaka destek almalari gerekiyor. Yani Ramazan’dan çiktik böyle yiyoruz diyerek bundan kurtulamazlar. Çünkü duygusal yemek yemenin altinda mutlaka bir az önce saydigim bes temel ihtiyaçtan birilerinin ya da birkaçinin karsilanmadigini söyleyebiliriz. Bunun için de psikolojik destek mutlaka sart” dedi.

Kaynak: İHA