Baskan Soyer Tahtali Baraji'ndan Tasarruf Çagrisi Yapti
Son yillarda iklim kriziyle birlikte artan kuraklik tehdidi Izmir’in içme suyu kaynaklarini da olumsuz etkiliyor. Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, sehrin içme ve kullanma suyu ihtiyacinin büyük bölümünü karsilayan Tahtali Baraji Havzasi’ndan Izmirlilere seslendi. Su seviyesinin yüzde 35’lere geriledigi Tahtali’daki durumu degerlendiren Baskan Soyer, Izmir’in kisa vadede su sikintisi bulunmadigini ancak her kosulda suyun tasarruflu kullanilmasi gerektigini söyledi.

Tahtali Baraj Havzasi’ndan yurttaslara seslenen Soyer, “Izmirlilerin içi rahat olsun. Izmirlinin su ile ilgili hiçbir sikintisi olmayacak. Izmir Büyüksehir Belediyesi, IZSU Genel Müdürlügü vatandaslarimizin kullanim ve içme suyunu, tarimsal üretimde kullanilacak suyu karsilayacak kaynaklara, güce sahip. Ama daha tasarruflu, daha titiz su kullanmaya özen göstermeliyiz. Bütün vatandaslarimizi daha hassas davranmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandi.
Kayip kaçaklari düsürdük, Bakanligin hedefini 5 yil önce yakaladik
Rakamlarin hiçbir bölgede içme ve kullanma suyu ile ilgili bir sikinti olmadigini gösterdigini söyleyen Baskan Soyer, “2022 yilinda 245 kilometre yeni içme suyu sebeke ve iletim hatti imalati yaparak sehre hizmet veren içme suyu agimizi toplam 10 bin 123 kilometreye çikarttik. Kent genelinde toplam 318 kilometre içme suyu sebeke ve isale hattinda yenileme çalismasi yaptik. Böylece kayip kaçak oranini yüzde 27’lere düsürdük. Tarim ve Orman Bakanligi, kayip kaçak oraninin 2028’de yüzde 25 seviyesine indirilmesini istiyor. Izmir, Bakanligin koydugu 2028 hedefini 2023’te, yani 5 yil önce yakaladi” diye konustu.
Tahtali Baraji’nda su miktari yüzde 35 seviyesinde
Tahtali Baraji’nda su miktarinin yüzde 35 seviyesinde oldugunu, bunun da 28 milyon metreküp suya tekabül ettigini anlatan Baskan Tunç Soyer, sunlari söyledi: “Sadece buradan su kullanilsa, 270 gün su almamizi sagliyor. Baska kaynaklarimiz da var. Arkadaslarimiz o kaynaklar üzerinden de sehre su vermeye çalisiyor.”
Izmir’de su sikintisina yönelik bir tehdidin bulunmadigini dile getiren Baskan Soyer, “Fakat suna dikkat çekmek istiyorum. Küresel iklim krizi ve çok ciddi bir kuraklik tehdidi ile karsi karsiyayiz. O nedenle çok ciddi önlemler almak zorundayiz. Izmir Büyüksehir Belediyesi ile IZSU Genel Müdürlügü olarak birçok çalismayi hayata geçiriyoruz. Bir yandan sünger sehir gibi bir uygulamayi sehrimizle bulusturduk. Yagmur suyunu depolama imkani yakalayalim ve büyük bir israfin böylece önüne geçelim istedik” dedi.
“Yanlis bir üretim deseni ile karsi karsiyayiz”
Tarimsal alanda yanlis uygulamalarin su krizini tetikledigini ifade eden Tunç Soyer, sunlari söyledi: “Tükettigimiz suyun yüzde 77’sini tarimsal üretim için kullaniyoruz. Çünkü yanlis bir üretim deseni ile karsi karsiyayiz. O nedenle Bayindir’da açtigimiz fabrikada günde 100 ton süt isliyoruz ve bu sütü koyun ile keçi sütü olarak almaya gayret ediyoruz. Çünkü tarimsal su kullanimindaki tasarrufu saglayacak olan sey küçükbas hayvanciligin özendirilmesi” diye konustu.
Ayni sekilde tarimda yerel tohumlarin özendirilmesi gerektigine de dikkat çeken Soyer, sunlari kaydetti: “Ege Bölgesi’nde, Izmir’de, Türkiye’nin birçok yerinde büyükbas hayvancilik yapiliyor. O nedenle silajlik misir üretiliyor. Silajlik misir sadece büyükbas hayvan yemi olarak kullaniliyor ve bir fidenin büyümesi için 84 litre su tüketiliyor. Olaganüstü vahsi bir sulama. Ege Bölgesi ve Izmir’de o nedenle küçükbas hayvanciligi tesvik ediyoruz. Silajlik misir üretimini bu sekilde asagi çekmeyi planliyoruz.”
Aritilan su tarimsal sulamada kullanilacak
Bayindir Hasköy Atiksu Aritma Tesisi bünyesinde kurulan geri kazanim ünitesiyle çiftçilere 1 kurusluk sembolik bedelle A sinifi sulama suyu ulastirdiklarini anlatan Baskan Tunç Soyer, “Çigli Atiksu Aritma Tesisi ve Tire Atiksu Aritma Tesisi’nde de geri kazanim ünitelerinin kurulmasi için projelerimizi hazirladik. Sadece Çigli Atiksu Aritma Tesisi’nde kuracagimiz geri kazanim ünitesi, günlük 200 bin metreküp, yillik 74 milyon metreküp aritilmis suyun tarimsal sulamada kullanilmasi demek. Bütün Menemen Ovasi’nda bu suyu kullanmaya baslayacagiz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde belki de en büyük ölçekli proje olacak. Bunun bütün Türkiye’ye örnek olmasini ve ilham vermesini diliyoruz” diye konustu.
