Denizin Dibine Bakin Ne Ekiyorlar

Biyoçesitliligi risk altinda olan Marmara Denizi’nde bulunan, bölgede ilk ve tek korunmasi gereken hassas alan ilan edilen Tavsan Adasi’na bugüne dek yaklasik 400 kök mercan nakledildi. Böylelikle hem azalan mercan popülasyonunun önüne geçmek hem de su alti yasami biyoçesitliliginin korunmasi ve sürdürülebilirligi hedeflendi.

Denizin Dibine Bakin Ne Ekiyorlar
Türkiye’nin en büyük limanlarindan DP World Yarimca, önceki yillarda müsilaj ve diger çevre faktörleri sebebiyle biyoçesitliligi risk altinda olan Marmara Denizi’ni korumak, mevcut tehlikeleri üzerine yogunlasip, biyoçesitliligi zenginlestirmek amaciyla çesitli projeler gelistirmeye devam ediyor. Marmara Denizi’nde canli yasamini koruyabilmek ve daha da iyilestirmek için su altindaki yasamin anahtari olan mercanlarin nüfusundaki azalmaya karsi Istanbul Üniversitesi ve Deniz Yasamini Koruma Dernegi is birligi ile hayata geçirilen projeyle 2020 yilinda ilk etapta 50 mercan kolonisi Marmara’ya tasindi.

2021 yilindaki ikinci etapta, Yassiada ve Sivriada’nin 25-30 metre derinliklerinde görülen sari mercanlarin, bölgedeki insaat artiklarindan, balikçilik yapan teknelerin aglarinin deniz dibine terk edilmesinden ve yogun kirlilikten etkilenmesi sebebiyle, Yassiada ve Sivriada bölgesindeki habitata kiyasla daha korunakli bir habitat olan Tavsan Adasi civarina uygun yöntemler ile nakledildi. Yaklasik 400 adet mercanin nakil islemi tamamlandiktan sonra mercan resifinin yeni habitatina uluslararasi bir basari oraniyla uyum sagladigi ve nakledilen mercanlarin çok saglikli büyüyebildigi görüldü.



Deniz yasaminin devamina isik tutacak

DP World Yarimca, küresel isinmanin sebep oldugu sicaklik farkliliklarini arastirmak amaciyla denizin farkli noktalarina ve farkli derinliklerine isi ölçerler ile deniz mercanlarinin çevresine gözlem ve izlemeler yaparak, deniz yasamindaki degisiklikleri gözlemleyecek. 5 yil boyunca elde edilecek veriler ile Marmara Denizi’nin mevcut tehlikeleri üzerine yogunlasip sürdürülebilir bir deniz yasami için projelerin devam ettirilmesi ve sualti yasami biyoçesitliliginin korunmasi hedefleniyor. Öte yandan DP World Yarimca, Akdeniz genelinde kritik derece tehlike altinda olarak gösterilen fok baliklarina ait oldugu belirlenen magara için de çalisma yürütmeyi planliyor. Deniz ve denize bagli kara yasaminin desteklenmesi açilarindan, koruma alani içerisinde bulunan fok magarasinin rehabilite edilmesi ve konulacak kameralar ile izlenmesi yönünde çalismalar sürüyor.

“Su alti yasami biyoçesitliliginin korunmasi hedefleniyor”

Projeye iliskin açiklama yapan DP World Yarimca CEO’su Kris Adams, “Su alti yasaminin sürdürülebilir olmasi ve biyoçesitliligin artirilmasi yönündeki çalismalar çerçevesinde DP World tarafindan küresel isinmanin olusturdugu sicaklik farkliliklarini arastirmak amaciyla 2023 yili itibariyle farkli derinliklere isi ölçerler ve mercanlarin ve koruma alani ilan edilen Tavsan Adasi’nin çevresinde izleme, gözlemler ile dogal hayatin 7 gün 24 saat incelenmesi ve korunmasi hedefleniyor. 5 yil boyunca su altinda veri toplayacak olan isi ölçer ve gözlemeler ile elde edecegi bilgiler isiginda Marmara Denizi’nin mevcut tehlikeleri üzerine yogunlasip sürdürülebilir bir deniz yasami için projelerin devam ettirilmesi ve su alti yasami biyoçesitliliginin korunmasi hedefleniyor" dedi.



"Marmara Denizi’nde ilk defa korunmasi gereken alan ilan edilmis bir alanda mercan resifleri, mercan yataklarinin olusmasini sagliyoruz"

Proje sayesinde Marmara Denizi’nde ilk defa korunmasi gereken hassas alan ilan edildigini söyleyen Deniz Yasamini Koruma Dernegi Yönetim Kurulu Baskani Volkan Narci, "Marmara Denizi muhtesem bir deniz ve çok sansliyiz ki güzel ülkemizde böyle bir denize sahip olmusuz. Çünkü yukarisi Karadeniz, asagisi Akdeniz ile birlikte bir bütün. Ege, Karadeniz ve Akdeniz’de gördügünüz tüm deniz yasami burada toplanmis. Dünyadaki yagmur ormanlari gibi, denizdeki habitat olusmasi, yasam olusmasi, baliklarin üremesi, yuvalamasi için, dinlenebilmesi için mercan resifleri var. Bunlardan kimileri biyoçesitliligin artmasina sebep. Bizler için bu balik, besin, oksijen oluyor. Soludugumuz her 3 nefesin 2’si deniz, kaynagini da mercanlarla anca tutabiliyor. Akdeniz’de benzer örnekleri çok daha ulasilmaz bir yerdeyken bizim Marmara Denizi’nde yapisindan dolayi 20-25 metrelerde görebildigimiz mercan kolonileri var. Bunlar tehdit altindaydi, tehlike altindaydi. Istanbul Üniversitesi’ndeki hocalarimizin danismanliginda bir proje gelistirdik. Kirilmis, düsmüs ve ölüme terk edilmis mercan parçalarini su an arkamizda olan Tavsan Adasi’na getirdik. Bu asama çok hassas ve zahmetli bir süreç oluyor. Denizin 25-30 metre altinda kirilmis olan mercanlari buluyoruz. Akdeniz suyuyla kavanozlarda onlari toparliyoruz, mühürlüyoruz. Teknede 15 derecede bizi bekleyen bir dolaba onlari çikarip, hiçbir sekilde kara ve oksijenle temas saglanmadan tekrar bir buçuk saat ilerideki Tavsan Adasi’na gelip burada hem ekip arkadasimiz hem de gönüllü dalgiçlarimizla beraber tekrar suyun 30 metre altina inip, kavanozlari açip onlari tek tek ekiyoruz. Bu sayede Marmara Denizi’nde bu sene, ilk defa korunmasi gereken alan ilan edilmis bir alanda mercan resifleri, mercan yataklarinin olusmasini sagliyoruz. Bu belki 20-30 sene sonra hepimiz için hayati faaliyetlerimizin devamliligini saglayacak son derece degerli bir proje oluyor” diye konustu.



“Toplamda 400 adet mercanin Tavsan Adasi’nda ekimini yaptik”

Simdiye kadar yapilan ekimlerle ilgili bilgiler veren Narci, “Proje aslinda 2019 yilinda Demokrasi ve Özgürlükler Adasi’nin (Yassiada) insaat süreciyle basladi.

Sivriada’da bulunan bu popülasyonun o bölgeden etkilenmesini engellemek amaçli, bilimsel bir temel açisindan Tavsan Adasi’na getirdik. Toplamda 400 adet mercanin burada ekimi yapildi. Uluslararasi bir basari oldu bu. Çok büyük bir yasam döngüsü söz konusu. Hem ektiklerimiz burada tutundu, yasam devam ediyor. Hem de mevcutlarla beraber üremeler basladi ve bizim mercanlarimiz saglikli. Digerleriyle beraber birlikte yasam alanlari olusarak üremeye basladilar. Burada bir popülasyon olusuyor. Bunlari görebilmek, izleyebilmek muhtesem bir his bizim için. Simdi de yapmaya çalistigimiz daha anlik, sürekli bu alani koruyabiliyor olmak. Zaten bu bölge yaklasik 6 yillik bir emek sonrasinda Cumhurbaskanligi kararinca korunmasi gerekli hassas alan ilan edildi. Hem Tarim, Hayvancilik, Balikçilik ve Su Ürünleri Genel Müdürlügümüz hem de Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligi Tabiat Parklarini Koruma Genel Müdürlügümüz ve diger genel müdürlükler, bakanliklarimiz ile beraber alanda koordineli olarak çalisiyoruz. Bu alanin aktif olarak korunmasi, daha planli bir sekilde izleyebilmek, yapilan bu çalismanin biraz daha büyütülmesi için de girisimlerimiz devam ediyor. Bizi destekleyenler oldukça da bu projeler daha da büyüyecek ve benzer projeleri yapabiliyor olacagiz” ifadelerini kullandi.

“Isi ölçerler sayesinde 5 yil boyunca deniz sicakliginin ve akintilarinin ölçümlerini yapabiliyor olacagiz”

Projenin devaminda isi ölçerler kullanarak çok daha iyi gözlem yapabileceklerini vurgulayan ve destegi dolayisiyla DP World Yarimca’ya tesekkür eden Volkan Narci, "Bu bölgeyi seçme sebebimiz aslinda yapisindan dolayi. Sivriada’da bu hayvanlar olusmuslar. Ona benzer küçük bir koloni de burada vardi. Seçmemizin sebebi buydu. Hem insan baskisindan uzak hem de yapinin kolonileri buraya tasidigimizda resiflerin olusmasini saglayacak en uygun ortamdi. Bunu sagladiktan sonra bu bölgede arastirmalar devam ediyor. Bir de fok magaramiz var burada. Daha önce burada bir fok varmis ama su anda yasamiyor. Restore edilmesi gerekiyor. Destekçilerimizle birlikte hem fok magarasinin restore edilmesi, hem adanin üstünün ve altinin da sürekli izlenebilecegi, yapilan çalismalarin sürekli bilimsel verilerinin de alinabilecegi bir altyapi kurmaya çalisiyoruz. Istanbul Üniversitesi tarafindan bir samandira buraya konulacak. O samandira üzerine de farkli metreler arasinda isi ölçerlerimizi buraya koyacagiz. Isi ölçerler sayesinde de 5 yil boyunca hem gözlem, hem veri olarak deniz sicakliginin ve akintilarin ölçümlerini yapabiliyor olacagiz. Bu da bizim için son derece önemli bir veri kaynagi saglayacak. Bunu bilim insanlariyla paylastigimizda, üniversitemizle bir sonuç ortaya çikarabiliyor olacagiz. Bu çalismalarin tamami o kadar zor ve mesakkatli ki teknenin buraya gelmesi, ekipmanlarimiz, hepsi son derece pahali ve ulasilmasi zor. Destekçilerimiz olmadan bunu yapamiyoruz. Hem isi ölçerlerin bu bölgede konulmasini hem samandira sonrasinda alanda çalisma, hem de fok magarasi gibi adanin üstü ve altindaki bu gözlemlerin de yapilabilmesi için destek gerekiyor. DP World Yarimca’ya da bu projedeki genel konularin destekçisi olduklari için tesekkür ediyorum” seklinde konustu.

Kaynak: İHA