Tarihi Köprü Adeta Kuslara Yuva Oldu

Dulkadirogullari Beyligi zamaninda Zülkadir soyundan Süleymanoglu Alaüddevle oglu Sahruh bey tarafindan tahmini 1492 yilinda yaptirilan köprü, 144,5 metre uzunlugunda 5.6 metre ise genislige sahip olup 8 gözlü olmasiyla dikkat çekiyor. Birkaç kez onarim gören tarihi köprü tüm heybetiyle ziyaretçilerini agirliyor. Bir zamanlar Sivas ili sinirlari içerisinde olan Karaözü beldesi daha sonra alinan kararla birlikte Kayseri ili Sarioglan ilçesine baglaninca, tarihi köprü Karaözü mahallesi sinirlari içinde kaldi. Köprü, günümüzde ise adeta güvercinlere yuva oldu. Yagisli havalarda köprünün üzerinde biriken sulari köprüden atmak için yapilan gözenekler zamanla kuslarin yuvasi haline geldi.

“Ne zaman yapildigi belli degil”

Emekli Ögretmen Vedat Tatar, köprünün ne zaman yapildiginin belli olmadigini söyleyerek, “ Resmi bir belge veya kendisine ait bir külliyat yok. Ne zaman yapildigi belli degil. 144 metre uzunlugunda 5-6 metre genisliginde, ortasinda kuluç tasi olan ve yöredeki insanlar gelip dilek diledigi gelinlerin damatlarin dügünleri esnasinda gelip burayi ziyaret ettikleri bir yer haline dönüstü. Yillardir bu coskulu Kizilirmak sularinin hiçbir yerde bunun kadar saglam bir geçidi yok. Saniyorum ki burayi yöneten Sah, Alaüddevle deniyor. Dulkadiroglularindan. O tamir ettiren kisi oldugu için resmi kayitlarda onu görüyoruz” dedi.



“Delikleri, bazilari kus yuvasi olarak yapildigini saniyor”

Köprünün yüzeyinde bulunan deliklerin kus yuvasi olarak yapildigini sananlarin oldugunu ifade eden Tatar, “ Köprümüz asirlara dayanmis gelmis. 1492 neresi 2023 neresi. Bu süreçte bu azgin doga sartlarinda hemen hemen hiç zarar görmemis. Sadece bin 538’de tamir edildigi yazili. Ben bu köprünün daha eski oldugunu düsünüyorum. Köprümüzün yüzünde gördügünüz gibi küçük kare kare delikler var. O delikleri bazilari kus yuvasi olarak yapildigini saniyor. Öyle yapilmadi. Eskiden köprünün üst kati sadece tasti ve üste yagan yagmur olsun kar olsun, sular köprünün içine girdiginde disari atilmasi için içeriye dogru ilerleyen deliklerdir. O bile düsünülmüs” dedi.