Osman Gökçek'ten önemli açıklamalar! "Kılıçdaroğlu sadece ayrımcılık getirir!"

Beyaz TV Genel Yayın Koordinatörü Osman Gökçek CNN Türk'te yayınlanan 'Ne Oluyor?' programına konuk oldu.

Osman Gökçek'ten önemli açıklamalar!
Osman Gökçek'ten önemli açıklamalar! 'Kılıçdaroğlu sadece ayrımcılık getirir!'
CNN Türk ekranlarında yayınlanan 'Ne Oluyor?' programının bu haftaki konuğu Beyaz TV Genel Yayın Koordinatörü AK Parti Milletvekili adayı Osman Gökçek oldu.

Gökçek, yaptığı açıklamalarla gündeme damga vurdu.

Gökçek'in açıklamalarından satır başları:

SİLAHLAR KURŞUNLAR SALDIRILAR NE DEMEK?

'Aslında seçimlerden önce başlayan bir hadise vardı, Sayın Kılıçdaroğlu'na bir suikast iddiasını gündeme getirmişlerdi. Arkasından ilk önce bunu Özgür Özel dile getirdi, arkasından Alaattin Aldemir getirdi, daha sonrasında bir bekçinin hırsızlara karşı yaptığı müdahaleyi tam tersine İYİ Parti'ye saldırı var gibi göstererek bunun üzerinden siyaset inşa etmeye çalıştılar. Bunun arkasından AK Parti'ye gerçek bir saldırı gerçekleşti. Seçime yönelik bu tür hadiseler hepimizi çok üzüyor. Burada görülmesi gereken şu sayın İl başkanımız Osman Bey'in vermiş olduğu tavır ama bunun karşılığında sayın Akşener'in, Kılıçdaroğlu'nun, Millet İttifakı'nın vermiş olduğu tavır...

Burada herkesi sağ duyuya davet ederek bu işi sükunetle devletine güvenerek çözemeye çalışan bir Cumhur İttifakı var, bunun tam tersi olarak da toplumu ateşlemek isteyen bir Millet İttifakı var. Alevi meselesini de aynı şekilde görüyorum. Durup dururken Kılıçdaroğlu'nun kendi kimliğini ortaya çıkarması, hemen Davutoğlu'nun hemen Sünni olduğunu söylemesi, Adıyaman'da bir takım hadiselerin gerçekleşmesinden duyduğu endişeyi Davutoğlu'nun dile getirmesi ve hemen arkasından Kılıçdaroğlu'nun Adıyaman'a gitmesi...

Bunların hepsinin bilinçli yapıldığını düşünüyorum. Çünkü Türkiye'de böyle bir sürecin içerisinde alevi kimliğini ortaya çıkarmasının çok da anlamı olmadığı bir sürecin içinde bunu söylediğini görüyoruz. AK Parti iktidarında sayın Cumhurbaşkanımızın dönemi içerisinde alevilere birçok özgürlükler verildi. Bu özgürlüklerle ilgili bugüne kadar sayın Kılıçdaroğlu alevi kimliğindeki bir vatandaş olarak bunlarla ilgili hiç alkış yapmadı.'

SEÇİM ÖNCESİ KİM PROVOKASYON PEŞİNDE?

'Art arda Alevi çalıştayları düzenlendi. Mesela din kültürü ahlak bilgisi kitaplarının içerisine Alevilik biliyorsunuz konusu eklendi. Sadece Alevi çocukların değil Sünni çocukların da bu konuyla alakalı bilgilenmesi ne sebep oldu. Yine Dersim katliamı adına biliyorsunuz ki Sayın Cumhurbaşkanı o zaman başbakandı devlet adına özür dileyecek birisi varsa bu benim dedi. Şimdi o dönemlerin içerisinde niye Sayın Kılıçdaroğlu Alevi kimliğinde olan bir kişi olarak en ufak bir şekilde bir konuşma yapmadı?

Yine Madımak Madımak Oteli'yle alakalı biliyorsunuz orayı kamusallaştırıp müzeye çevrildi. Yine Sayın Kılıçdaroğlu bir şey söylemedi. Hacı Bektaş ismi biliyorsunuz üniversitelere verilmeye başlandı. Yine tarihte ilk defa Alevi Bektaşi klasikleri devlet tarafından basılmaya başlandı. Yine Cumhurbaşkanı kararnamesiyle birlikte Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kuruldu. Ve bu başkanlık sayesinde su, aydınlatma, tadilat işlemleri, arsa teminleri gibi meseleler artık bu başkanlık adı altında yapılacak. Allah aşkına sormak istiyorum. Bugüne kadar bu konularla ilgili Alevi kimliğini ortaya koyan Sayın Kılıçdaroğlu neden en ufak bir şekilde Sayın Cumhurbaşkanı'na ya da Cumhur İttifakı'na teşekkür etmedi

Tamamen bana göre toplumu germek adına yapılan işler. Bunu Gezi Parkı'nda başlattılar. Yani Gezi Parkı hadiselerinde ben o çocukları alınlarından öpüyorum dedi. Bilboardları parçalayan, etrafı yakan yıkan, Mustafa Kemal Atatürk'ün resimleriyle Abdullah Öcalan'ın resimlerini yan yana asılan çocukların alınlarından öptüler. Daha sonra 15 Temmuz hadisesinden sonra da biliyorsunuz bu kontrollü darbe dediler. Yani toplumu hep germeye yönelik maalesef hadiselerin içerisinde. Tabii bunu da vatandaşımız görüyor diye düşünüyorum.'

HDP'Lİ SÜREYYA ÖNDER'İN TARTIŞILACAK 'TUTSAK ARKADAŞLARIMIZ BIRAKILACAK' AÇIKLAMASI

'Aslında bu Kandil'deki yapılan bazı söylemlerin bir anlamda tekrarlanması. Yani PKK terör örgütünün liderlerinin yaptığının aslında bir nevi tekrarlamasını izliyoruz. Bakın size bir kaç tane örnek getirdim. Murat Karayılan Erdoğan'la birlikte sistemle değişecek, Cemil Bayık Erdoğan ve Bahçeli kaybetmeli, Altılı masa umut oluşturdu, Mustafa Karasu. Bunların hepsi terörist liderler. PKK terör örgütünün. Remzi Kartal Kılıçdaroğlu tarihi fırsat, Kılıçdaroğlu'nun tutumu umut veriyor, Duran Kalkan. Hülya Oran 14 Mayıs'ta bu iktidar yıkılacak, Sabri Ok tabii Kılıçdaroğlu'na destek vereceğiz, Erdoğan'ın yıkılması yıkılması için birleştik diyor, Miraç Ural. Şimdi yani PKK terör örgütünün liderleri diyorlar ki Kılıçdaroğlu bir umuttur ve onunla birlikte bir şeyler yapacağız. Yani demek ki bir takım görüşmeler yapıldı. Ona bir takım sözler verildi Kılıçdaroğlu tarafından. Şimdi yine bakın mesela HDP'li milletvekillerinin sadece Sırrı Süreyya'nın değil mesela HDP'li Esengül Demir'in de sözleri var. AK Parti ve MHP'den Demirtaş ve Apo'nun hesabını soracağız.

Bakın bu laflar çok ağır laflar. Demirtaş ve Apo'nun hesabını soracağız diyor. E şimdi biz Demirtaş'ın dışarı çıkma meselesini kimden dinliyoruz? Kemal Kılıçdaroğlu'ndan dinliyoruz. Onu serbest bırakılması için oyları bize verin diyorlar. Şimdi mesela HDP'li Hasan Cemal yine bu düzeni değiştirmek için geliyoruz elbette ki hapisteki tüm tutsakların salınması var diyor. Elbette hapisteki tüm tutsakların salınması da var diyor. Demek ki bir söz verildi. Bakın bunu bir kişi yanlışlıkla söylemiyor. Toplu bir ağız şeklinde söylüyorlar. Mesela bakın HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede 14 Mayıs seçim günü değil hesap sorma günüdür, barışın yolu İmralı'dır diyor. Şimdi aslında bizim kulaklarımıza gelenler var. Yani ilk başta terörist başı Öcalan'a bir ev hapsini verip daha sonra onun serbest bırakılması için bir söz verildi mi verilmedi mi?'

Sayın Kılıçdaroğlu, Selahattin Demirtaş'ın dışarı çıkacağının teminatını veriyor. Ve burada şunu da sormak istiyorum. Bu nasıl bir hukuk sistemi ki? Bunlar gelir gelmez istediğinizi dışarı çıkartabiliyorlar. Yani demek ki Türkiye'de adalet bunların olduğu dönem içerisinde PKK terör örgütü mensuplarını FETÖ terör örgütü mensuplarına veya Sayın Kılıçdaroğlu'nun isteyip istemediği kişiye göre işlemeye başlayacak. Bunu bizi izleyen izleyicilerimizi çok iyi görmesi gerektiğini düşünüyorum. Yine aynı şekilde bakın burada başka sözlerin de verildiği söyleniyor. Mesela özellikle şu son sürecin içerisinde İHA'ların ve SİHA'ların biliyorsunuz devlet tarafından kontrol edilmesi gerekiyor diye Sayın Kılıçdaroğlu'nun bir çıkışı oldu. Yani bunun da sebeplerinden birinin şunun olduğunu düşünüyorum. Çünkü Sezgin Tanrıkulu'nun konuşması var. Bakın Sezgin Kanun Sezgin Tanrıkulu diyor ki Bayraktar, İHA'lar ve SİHA'larla ilgili olarak adlı silahsız insan hava araçları sivil yurttaşları vurdu, öldürdü. Bütün alçaklığınıza rağmen bunu teşhir etmeye devam edeceğiz diyor. Yani İHA'ları ve SİHA'ları bir alçaklık aracı olarak çok affedersiniz gören bir zihniyet. Yine bir plan içerisinde. Burada ne yapmaya çalışıyor? Devlet eliyle iktidara gelirlerse, İHA'ları ve SİHA'ları ellerine alacaklar. Ve bunları tamamen yok etme noktasına getirecekler.

Bakın daha bugün ya da dün tam tarihinde yanılabilirim özür diliyorum. Medya haber isminde PKK terör örgütüne yakın olduğu söylenen bir haber kanalında sırtında kalaşnikof bulunan bir kadının resmi jenerik dönüyor. Arkasından Kılıçdaroğlu'nun yardımcısı Yıldırım Kaya o televizyonlarda konuşma yapıyor. Yani kendi onların gerilla olarak adlandırdığı bizim terörist olarak adlandırdığımız o kişileri kapaklarında jeneriklerinde oynattıkları bu kapakların arkasından Cumhuriyet Halk Partililer konuşma yapıyorlar.'

Bakın ben size bir şey söyleyeyim. Düzenli olarak hapisteki arkadaşlar çıkacak diyorlar. Kandil'dekiler gelecek burada siyaset yapacak diyorlar. Sınır ötesi operasyonlar duracak diyorlar. Koruyucular yargılanacak, koruyuculuk sistemi kalkacak diyorlar. Allah aşkına daha daha ne demelerini bekliyoruz? Yani bir kalkıp kendi partilerimizin başlarına terörist başı Öcalan'ı getirmedikleri kaldı. Bir ona teklif etmedikleri kaldı. Koruyucu sistemini kaldırın, sınırlardaki operasyonları durdurmaya kalkın. Abdullah Öcalan'ın terörist başı Öcalan'ın heykelini dikeceğiz diyen Selahattin Demirtaş'ı cezaevinden çıkartmaya çalışın. Selahattin Demirtaş dediğiniz kişi, PKK terör örgütü silahlı bir halk hareketidir diyen bir kişidir. Şimdi biz bu kişiyi cezaevinden çıkartmak isteyen kişileri bunlarla birlikte hareket edenleri masum olarak göreceğiz. Bu mümkün değildir. Bakın inanın Göksu Hanım, günde beş altı saat sadece esnaf geziyorum. Ankara için kendi adıma konuşayım. İnanın vatandaşta dehşet bir tepki var. Cumhuriyet Halk Partisi'ne ve İYİ Parti'ye karşı. Çünkü insanlar şehit verdiler.

Gazi olan insanlar oldu. Vücutlarından bazı oğuzlarını kaybeden kardeşlerimiz oldu. Allah aşkına biz bunları ne çabuk unutacağız? Yani biz okul bahçelerini kurşunlayan camileri yakan Kur'anlarımızı yakan, kadınlarımıza tecavüz eden, onları dağa götüren bu PKK terör örgütünün temsilcilerinin Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklemesinden dolayı ses çıkartacağız, bununla ilgili bunların açıklamalarını söyleyeceğiz. Mecliste mümkün değil bunların affedilmedi çünkü çoğunluk lazım. peki bunların desteğiyle iktidara gelmeye çalışan Kemal Kılıçdaroğlu'nu söylemeyeceğiz mi? Anlatmayacak mıyız?

Bugüne kadar bana HDP'nin yaptığı bir tane okul söyleyin Allah aşkına! Sayın Cumhurbaşkanımız sadece 11 tane Doğu Anadolu Bölgesi'ne 9 tane Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne üniversite yaptı. Doksan bir tane baraj yaptı. Onlar o barajları yapılırken oradaki işçi kardeşlerimi kaçırdılar. Biz bunları nasıl anlatmayacağız Allah aşkına? Bakın bu seçim, sayın bakan da oradalar ama şunu söylemeden geçemeyeceğim; Yani bu seçim demokrasi güzel bir şey. Bugün AK Parti gelir yarın CHP öbür gün MHP. Her gün değişiklik gösterebilir. Ama bu seçim böyle bir seçim değil maalesef. Kandil aleni olarak Kemal Kılıçdaroğlu'na destek veriyor. FETÖ, terör örgütü, Pensilvanya bütün organlarıyla aleni olarak Kemal Kılıçdaroğlu'na destek veriyor. Ve ben sokakta şu lafı duyuyorum. Bu bir vatan mücadelesi. Bu bir millet mücadelesi. Arada çok ciddi bir fark var. Ben sadece Sayın Melih Bey'i de dile getirdiler ama sadece bir Erdoğan karşıtlığı olarak görmüyorum. Erdoğan'a karşı olanlar kim? Türkiye'yi sevmeyenler. FETÖ karşı, PKK karşı. Yurt dışındaki bütün Türkiye'ye karşı olan organlar, Sayın Cumhurbaşkanı'na karşı. E demek ki buradaki doğru kişi Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Şimdi biz burada bakıyoruz, bu yaşanan hadiselerde PKK terör örgütünü yokmuş gibi, şimdi Sayın Mansur Yavaş örnek veriyorum PKK terör örgütünün aleyhine konuştuğu zaman Kemal Kılıçdaroğlu'nu aklamış mı oluyor? Kemal Kılıçdaroğlu Batı çalışma grubundayken, bakın Batı Çalışma Grubu'nun raporu var Kemal Kılıçdaroğlu'yla ilgili PKK'yla iltisaklı kaç kişiyi işe aldı? Sırf zaman aşımına uğradığı için o işlerden yırttı. O gün yaptığını bugün yine yapacaklar. Şimdi ben şundan bahsediyorum. HDP'ye bakanlık verilmese ne olur? Yerel yönetimlerde özerklik sözünü Kemal Kılıçdaroğlu vermiyor mu? Yani benim kaymakamım, benim valim Kandil'in belirlediği kişiler olacak, öyle mi? Buna müsaade edilebilmesi mümkün değildir. Ve buna da Allah izin verirse bu vatandaş, bu halk müsaade etmeyecektir. Bunu da hep birlikte göreceğiz!'

CHP'li Tahir Elçi'nin eşi: 'PKK TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİLDİR'

'Tahir Elçi'nin hanımını karısını İstanbul'dan milletvekili adayı yaptılar. Tahir Elçi'nin karısı ne diyor? PKK terör örgütü değildir diyor. Tıpkı kocam gibi düşünüyorum diyor.
Şimdi bu kişiler Cumhuriyet Halk Partisi'nden adaylar. PKK'yı Terör örgütü olarak görmeyenlerin bunlarla bir pazarlık yapmaması mümkün değil.'

KILIÇDAROĞLU'NDAN 'DÜNYAYA BAHAR' VAADİ

'Baharı nasıl getirecek? Bahar gelecekti şimdi, Kılıçdaroğlu mesela uyuşturucu ticareti yapandan vergi alarak mı bahar getirecek Türkiye'ye? Her muhtarlığa bir özel kalem müdürü bir işçi alarak mı getirecek? Selahattin Demirtaş'ı serbest bırakarak mı? Sınır ötesi operasyonları durdurarak mı? Osman Kavala'yı serbest bırakarak mı? Veya KHK'lı biliyorsunuz KHK'lıların tamamını göreve iade edeceğini söyleyerek mi bahar getirecek?

Allah aşkına, bugüne kadar Ankara ve İstanbul Belediyeleri özellikle ikisinden bahsediyorum. İkisi de kendilerinde. Bakıyoruz Eskişehir'de çekirdek çıtlayan eşek heykelinin dışında ne yaptılar? Bazen de çeşme açılışları yaptılar. Yani kendi bulundukları, aldıkları yerel yönetimdeki belediyelere hangi baharı getirdiler ki Türkiye'ye baharı getirecekler? Bakın Türkiye'de Sayın Cumhurbaşkanımızdan sonra bahar getireceğini söyleyenlerin vaatlerine bakın. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız TOGG'u yapmış, İHA SİHA yapmış. Nükleer santral yapmış, barajlar yapmış, havalimanları yapmış, üniversite yapmış, e bölünmüş yollar yapmış, hızlı tren yapmış. Şimdi süper hızlı tren yapacağım diyor. Şimdi bunu yapan bir hükümetin bunu yapan bir Cumhur İttifakı'nın karşısında bahar getireceğini söyleyen muhalefetin yapacaklarına bakar mısınız?

Uyuşturucu ticaretinden para alacaklar. Vergi alacaklar. Her muhtarlığa bir özel kalem müdürü vererek işsizliğe son verecekler. Ve bu şekilde bahar getireceklerini söylüyorlar. Bunun neresi inandırıcı Allah aşkına? Zaten HDP'nin istedikleri ayrı, ondan bahsetmiyorum. Yani bugüne kadar Türkiye'yi hangi noktadan, hangi noktaya getirdiği Sayın Cumhurbaşkanı'nın bellidir.

Allah aşkına bunların hepsine karşı çıktılar. Gezi Parkı dediler. Sayın Kılıçdaroğlu bunların alınlarından öpüyorum demedi mi? O alınlarını öpüyorum dediği gençlerin yaptırmak istediği neydi? Üçüncü havalimanı dursun, Üçüncü köprü dursun. Ya bir düşünsenize şu anda Kuzey Marmara'yı otoyolu olmasa Şu an sadece Ankara, İstanbul arası, diğer yol kullanılmış olsa, bugün hangi trafikle baş edebiliriz? Peki bu mega projeleri bu mega projeleri yapanlara diyorlar ki bahar getirecekmiş karşı taraf. Hangi baharı getireceksiniz?

Deprem zamanında Allah aşkına koskoca İstanbul Büyükşehir Belediyesi deprem bölgesine kaç tane Göksu Hanım konteyner gönderdi biliyor musunuz? 97 adet. Onun belki kaç katı küçüklüğünde olan Esenler Belediyesi 2 bin tane konteyner gönderdi. Daha konteyner bile gönderemeyen deprem bölgesine bu zihniyet Türkiye'ye hangi baharı getirebilir Allah aşkına? Bana bundan bahsetsinler. Işte onların projeleri ortada. Uyuşturucu ticareti yapandan vergi al, Selahattin Demirtaş'ı dışarı çıkart, Osman Kavala'yı dışarı çıkart. Bu şekilde bir bahar getirmekten bahsediyorlar. Böyle bir bahar gelebilmesi mümkün değildir. Gelse gelse Türkiye'ye Kemal Kılıçdaroğlu ayrımcılık getirir. Gençleri Alevi, Sünni diye ayırmaya çalışır. PKK terör örgütündeki kişileri laf söylediğimiz zaman siz Kürtlere laf söylüyorsunuz diye Bizi itham eden bir Kemal Kılıçdaroğlu var. Daha Terör örgütüyle Kürtleri ayıramayan bir Kemal Kılıçdaroğlu var. Bunları çok net olarak görmek lazım.'

TÜRKİYE ALTAY TANKI İLE VURACAK

'Tabii Altay tankının şu anda en büyük vurduğu kişilerden bir tanesi Cumhuriyet Halk Partisi. Çünkü HDP'yle iş birliği içerisinde, herhalde bu işlerden dolayı en çok üzülenlerden biri odur. Mesela Ali Mahir Başarır'dır en çok üzülenlerden birisi. Niye diyeceksiniz, Türkiye'nin ordusuna satılmıştır diyen bir kişiye zannediyorum bu tanklar, bu uçaklar, bu İHA'lar, bu SİHA'lar en büyük cevabı veriyor. En büyük bu tank kimi vurdu dersiniz? Sezgin Tanrıkulu'nu vurdu. İHA'lara, SİHA'lara çok affedersiniz alçaklığınızı teşhir etmeye devam edeceğim diye hakaret edenlere ben tankımızın iyi vurduğunu düşünüyorum.

Yani o yüzden ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarının Allah muhafaza olduğu bir dönemin içerisinde bakın bu burada gördüğümüz bu büyük yatırımların hepsini durdurmak için ellerinden geleni yapacağına eminim. Çünkü bizi sınırda kim vuracak? S400'lere ne gerek var? Bizi kim bize kim saldıracak diyebilen bir Kemal Kılıçdaroğlu'ndan bahsediyoruz. Böyle bir kişinin zaten böyle bir tank üretebilmesi böyle bir savunma ve sanayide ilerletebilmesi, geliştirebilmesi mümkün değil. Ben geçtiğimiz programlarda da dilimin döndüğü kadar anlatıyorum bakın Cumhuriyet Halk Partisi bu yapılan bütün icraatları durduracaktır geldiği zaman iktidar olduğu zaman. Buna adımın Osman olduğu kadar eminim. Çünkü sürekli olarak başından beri savunma sanayiyle alakalı olarak hatırlayın, Sayın Selçuk Bayraktar'ın yaptığı işlerle alakalı. Bunlar maket, Bunlar doğru değil demişti.'