Israil Zulmünün Konusuldugu Konferansta Katilimcilar Gözyaslarina Boguldu
Kastamonu’da gerçeklestirilen “Türkiye’nin Ortadogu Siyaseti ve Israil Sorunu” konulu konferansta, Israil’in Filistinlilere yasattigi zulmün anlatildigi klip, katilimcilari gözyaslarina bogdu.
Kastamonu Üniversitesi tarafindan düzenlenen, “Türkiye’nin Ortadogu Siyaseti ve Israil Sorunu” konferansina Ankara Medipol Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset ve Uluslararasi Iliskiler Bölümü Ögretim Görevlisi Prof. Dr. Kudret Bülbül konusmaci olarak katildi.
Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesinde gerçeklestirilen konferansa Kastamonu Valisi Meftun Dalli, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, akademisyenler ve ögrenciler katildi.
Kur’an-i Kerim tilaveti ile baslayan konferansta, Kastamonu Üniversitesi tarafindan hazirlanan video klip ile Israil’in Gazze’deki zulmü gözler önüne serildi. Klibi izleyen ögrenciler gözyaslarini tutamadi.
Daha sonra konferansta konusan Prof. Dr. Kudret Bülbül, Ortadogu’nun tarihi, Türkiye’nin Ortadogu siyaseti ve Israil’in Filistin’e yönelik saldirilari ile ilgili önemli bilgiler verdi. Israil’in yaptigi soykirimi onlarca yildir sürdürdügünü belirten Bülbül, yapilmasi gereken çözümlerle ilgili de konustu.
“Orta Dogu o kadar uzaklasmis ki bazilarimizin zihin dünyasinda, psikolojisinde Meksika kadar uzak”
Orta Dogu ülkeleri ile Türkiye’nin önemli bir tarihi iliskisi oldugunu belirten Bülbül, “Orta Dogu neresi? Aranizda uluslararasi ögrenciler, uluslararasi konularda çalisan akademisyenlerimiz varsa ‘hangi ülke Orta Dogu sinirlari içerisindedir’ denilse bir sürü ülke sayilabilir. Sinirlari çok net çizilemeyen, esasen üretilmis bir kavram. Üretilen kavrami biliyoruz ama üreteni de biliyoruz, Ingiltere. Daha önce ‘yakin dogu’ kavramini üretmis ama kendisini merkeze alarak dünyayi biçimleyen, tanimlayan bir küresel emperyal bir ülke olmustur. Bu ülkeleri de Orta Dogu olarak tanimladigindan artik bu cografya Orta Dogu diyoruz. Osmanli’nin esasen Türkiye oldugunu, bunun ortaya konuldugunu söyleyebilirim. Osmanli’yi Türkiye olarak tanimlarsak Orta Dogu denilen sey dünkü Türkiye’nin bir parçasidir. Dünkü Türkiye’nin topraklaridir. Bazen derler ya ‘Filistin bizim neyimize?’ Filistin, dedenizin, babaannenizin çok degil, üç dört neslin öncesi büyüklerinizin, onlarin da üç dört önceki neslinin ortaklasa vatanidir. Ama bugün Ortadogu kavrami ortaya atildiktan sonra bize o kadar uzaklasmis ki bazilarimizin zihin dünyasinda, psikolojisinde Meksika kadar uzak. Ortadogu mu daha yakin, Meksika mi daha yakin denilse ‘neredeyse Meksika daha yakin’ diyecek insanlar bile söz konusu olabilir” dedi.
“Israil’in yaptigi soykirim sadece Müslümanlara ve Hristiyanlara degil”
Israil’in insanlarin yani sira birçok küresel degere de soykirim yaptigini kaydeden Bülbül, "Israil’in net, vahsi bir soykirim yaptigi ortada ama yaptigi soykirim sadece Müslümanlara ve Hristiyanlara degil. Elbette Müslümanlara ve Hristiyanlara soykirim yapiyor. Çocuklari, hastaneleri, okullari, bebekleri katlediyor. Yani dogmus, daha hayat yüzü görmemis, daha birkaç haftalik çocugu, kuvözdeki elektrigini keserek ölüme mahkum ediyor. Bu hepimiz için çok büyük bir vebal. Attigi kimyasal bombalarla hayvanlara ve dogaya da soykirim yapan bir ülke. Su an çok fark edilmiyor, çok hissedilmiyor. Ama Amerika’nin Japonya’ya attigi atom bombasindan biliyoruz ki o cografyada ot bile bitmiyor. Dolayisiyla bu sadece insanlara yapilan bir soykirim degil, ayni zamanda hayvanlara, köpeklere, kedilere, oradaki bütün canlilara ve dogaya yapilan bir soykirim. Sadece insanlara, hayvanlara ve doga yapilan bir soykirim degil, ayni zamanda islevsizlesen küresel ilke deger ve kavramlara da bir yapilmis soykirim” diye konustu.
Fotograf sergisi ile zulüm anlatildi
Ögrencilerin sorularinin da yanitlanmasinin ardindan konferans, Rektör, Ahmet Hamdi Topal’in Bülbül’e hediye takdim edilmesi ile sona erdi. Konferansin sonunda katilimcilar, Israil’in Gazze’deki soykirimina dikkat çekmek amaci ile açilan fotograf sergisini gezdi.
Kaynak: İHA
Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesinde gerçeklestirilen konferansa Kastamonu Valisi Meftun Dalli, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, akademisyenler ve ögrenciler katildi.
Kur’an-i Kerim tilaveti ile baslayan konferansta, Kastamonu Üniversitesi tarafindan hazirlanan video klip ile Israil’in Gazze’deki zulmü gözler önüne serildi. Klibi izleyen ögrenciler gözyaslarini tutamadi.
Daha sonra konferansta konusan Prof. Dr. Kudret Bülbül, Ortadogu’nun tarihi, Türkiye’nin Ortadogu siyaseti ve Israil’in Filistin’e yönelik saldirilari ile ilgili önemli bilgiler verdi. Israil’in yaptigi soykirimi onlarca yildir sürdürdügünü belirten Bülbül, yapilmasi gereken çözümlerle ilgili de konustu.
“Orta Dogu o kadar uzaklasmis ki bazilarimizin zihin dünyasinda, psikolojisinde Meksika kadar uzak”
Orta Dogu ülkeleri ile Türkiye’nin önemli bir tarihi iliskisi oldugunu belirten Bülbül, “Orta Dogu neresi? Aranizda uluslararasi ögrenciler, uluslararasi konularda çalisan akademisyenlerimiz varsa ‘hangi ülke Orta Dogu sinirlari içerisindedir’ denilse bir sürü ülke sayilabilir. Sinirlari çok net çizilemeyen, esasen üretilmis bir kavram. Üretilen kavrami biliyoruz ama üreteni de biliyoruz, Ingiltere. Daha önce ‘yakin dogu’ kavramini üretmis ama kendisini merkeze alarak dünyayi biçimleyen, tanimlayan bir küresel emperyal bir ülke olmustur. Bu ülkeleri de Orta Dogu olarak tanimladigindan artik bu cografya Orta Dogu diyoruz. Osmanli’nin esasen Türkiye oldugunu, bunun ortaya konuldugunu söyleyebilirim. Osmanli’yi Türkiye olarak tanimlarsak Orta Dogu denilen sey dünkü Türkiye’nin bir parçasidir. Dünkü Türkiye’nin topraklaridir. Bazen derler ya ‘Filistin bizim neyimize?’ Filistin, dedenizin, babaannenizin çok degil, üç dört neslin öncesi büyüklerinizin, onlarin da üç dört önceki neslinin ortaklasa vatanidir. Ama bugün Ortadogu kavrami ortaya atildiktan sonra bize o kadar uzaklasmis ki bazilarimizin zihin dünyasinda, psikolojisinde Meksika kadar uzak. Ortadogu mu daha yakin, Meksika mi daha yakin denilse ‘neredeyse Meksika daha yakin’ diyecek insanlar bile söz konusu olabilir” dedi.
“Israil’in yaptigi soykirim sadece Müslümanlara ve Hristiyanlara degil”
Israil’in insanlarin yani sira birçok küresel degere de soykirim yaptigini kaydeden Bülbül, "Israil’in net, vahsi bir soykirim yaptigi ortada ama yaptigi soykirim sadece Müslümanlara ve Hristiyanlara degil. Elbette Müslümanlara ve Hristiyanlara soykirim yapiyor. Çocuklari, hastaneleri, okullari, bebekleri katlediyor. Yani dogmus, daha hayat yüzü görmemis, daha birkaç haftalik çocugu, kuvözdeki elektrigini keserek ölüme mahkum ediyor. Bu hepimiz için çok büyük bir vebal. Attigi kimyasal bombalarla hayvanlara ve dogaya da soykirim yapan bir ülke. Su an çok fark edilmiyor, çok hissedilmiyor. Ama Amerika’nin Japonya’ya attigi atom bombasindan biliyoruz ki o cografyada ot bile bitmiyor. Dolayisiyla bu sadece insanlara yapilan bir soykirim degil, ayni zamanda hayvanlara, köpeklere, kedilere, oradaki bütün canlilara ve dogaya yapilan bir soykirim. Sadece insanlara, hayvanlara ve doga yapilan bir soykirim degil, ayni zamanda islevsizlesen küresel ilke deger ve kavramlara da bir yapilmis soykirim” diye konustu.
Fotograf sergisi ile zulüm anlatildi
Ögrencilerin sorularinin da yanitlanmasinin ardindan konferans, Rektör, Ahmet Hamdi Topal’in Bülbül’e hediye takdim edilmesi ile sona erdi. Konferansin sonunda katilimcilar, Israil’in Gazze’deki soykirimina dikkat çekmek amaci ile açilan fotograf sergisini gezdi.