BBP Genel Baskani Mustafa Destici Açiklamasi '6'Li Masada Kim Dogru Söylüyor?'

BBP Genel Baskani Mustafa Destici, 6’li masayi elestirerek “Demek ki devletin varligi, ülkenin bütünlügü, milletin istiklali ve istikbali, milletin refahi için degil, kendi alacaklari cumhurbaskani yardimciligi, bakanlik için konusuyorlar. Sonra çikip yalanliyorlar. 6’li masada kim dogru söylüyor?” dedi.

BBP Genel Baskani Mustafa Destici Açiklamasi '6'Li Masada Kim Dogru Söylüyor?'


Bursa Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen BBP Bursa Il Baskanligi 11. Olagan Kongresi, yogun katilimla gerçeklesti. Kongreye katilan BBP Genel Baskani Mustafa Destici, “Daha önce yerlilik orani yüzde 20 ile 30 arasinda olan savunma sanayi alanimizda su anda yüzde 80’nin üzerinde yerlilik oranina ulasmis durumdayiz. Insallah mühendislerimizin, isçilerimizin, is adamlarimizin gayretiyle yüzde 100 yerliye de ulasacagiz. Simdi tabii bundan kim rahatsiz? Bundan ABD, Avrupa Birligi, emperyalistler rahatsiz. Bunlari anliyorum da, Kiliçdaroglu ile Ali Babacan da rahatsiz. Simdi bizim anlamakta zorlandigimiz nokta burasi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandasi, eger bu devletin varliginin, ülkesinin bütünlügünün, milletin istiklalinin ve istikbalinin yanindaysa hangi parti, ne olursa olsun bu gelismelerden neden rahatsiz olur? Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, Milli Savunma Bakanligi’nin yeni firtina obüslerinin tanitimi ve ordumuza kazandirilmasi töreninde konustu.

Tüm katilimcilar elbette ki bu basariyi alkisladi. Biz de alkisliyoruz. Peki, Kiliçdaroglu bundan niye rahatsiz oluyor? Efendim neymis, ’askerler niye alkislamislar? Alkislar. Elbette alkislayacaklar. Bu eser, bu imal edilen firtina obüsleri basta olmak üzere, savunma sanayimizde, kendi yerli fabrikalarimizda, yerli mühendislerimiz ve isçilerimiz tarafindan imal edilen bu ürünlerle hepimiz gurur duyuyoruz. Elbette alkislayacaklar. Niye alkislamasinlar? Esas alkislamayani ya da ‘Niye alkisladilar?’ diyenleri sorgulamak gerekiyor. Tabii Babacan eksik kalir mi? Kalmiyor. O da Baykar’a yükleniyor. Geçtigimiz hafta, Yüksekova, Hakkari ve Van bölgelerindeydim. Bu yil içerisinde o bölgede de gitmedigimiz il, ilçe kalmadi. Gördük ki daglar tertemiz, ovalar tertemiz bir tane bile terörist birakilmamis. Iste bunda da bu IHA’larin ve SIHA’larin büyük katkisi var. Babacan bundan rahatsiz oluyor. Onlar istiyorlar ki eskisi gibi olsun. Teröristler oralarda cirit atsin. Bir Türk siyasetçi, bir Türk vatandasi niye bundan rahatsiz olsun ki? Eger bundan rahatsiz oluyorsa demek ki onunla ilgili bir problem vardir, demektir. Anlasiliyor ki toplantilar Ali Babacan’i sadece etkilememis, esir almis esir. Onlarin esiri olmus” dedi.



DEVA Partisi Genel Baskani Ali Babacan’in Anayasa’dan Türklük kavraminin çikarilmasini istediginin altini çizen Destici, “O da yetmiyor. ‘Ana dilde egitim de degissin’ diyor. Ey Babacan, sen Türk’ün ve Türklügün nesinden rahatsizsin? Eger bunu, sirf aga babalarina yaranmak için yapiyorsan açikça millete ifade etmelisin. Yok yine emperyalistlerin masasi olarak kirk yildir Türkiye’nin enerjisini tüketmek için kullandiklari PKK ve onun uzantilarina sirin gözükmek istiyorsan onlarin akibeti neyse senin akibetinde o olur. Simdi biz bakin her fikre, her düsünceye saygiliyiz. Ama bir ölçü var. Ölçü nedir? Terör ve siddet bulasmayacak. Ölçü nedir? Devletin varligina, ülkenin bütünlügüne, milletin istiklaline ve istikbaline kastetmeyecek. Bunlari yapmayacak. Eger bunlari yapiyorsa o zaman biz de gerekli cevabi vermekle kalmayiz. Milletimizle birlikte gerekli dersi de 2023’te sandikta veririz Allah’in izniyle” seklinde konustu.



Altili masadakilerin ayarlanmis saat gibi oldugunu belirten Destici, “Bir gün biri, öbür gün öbürü çaliyor. Bunlar görev dagilimi yapmislar. Biri ABD’ye mesaj veriyor. Öbürü Avrupa Birligi’ne, Almanya’ya, Fransa’ya, Ingiltere’ye mesaj veriyor. Birisi PKK’ya mesaj veriyor. Birisi de baska yerlere mesaj veriyor. Onun için bunlardan hayir çikmaz. Bunlardan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milleti için hayir gelmez, hayir beklenmez. Onun için biz inandigimiz yolda Cumhur Ittifaki’yla birlikte yürümeye milletimizle beraber devam edecegiz. Bakin öyle ince ince isliyorlar ki, milleti alistirmaya çalisiyorlar. Televizyon programinda Sirin Payzin, genç bir kizin sorusundaki ‘Kürdistan’ ifadesini düzeltmeye çalisirken, ‘Kürdistan derseniz, biz televizyon olarak RTÜK’ten ceza yeriz. Kürt illeri diyelim’ diyor. Yani yine bölücülük yapiyor. Basta o hanimefendi olmak üzere herkese buradan bir kere daha sesleniyorum. Bu devletin adi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir. Bu devletteki her vilayetimizin, her sehrimizin, her ilçemizin de adi vardir ve bunlarin hepsi de Türkiye Cumhuriyeti devletinin sehirleri, illeri, beldeleridir. Bu adi Sirin, soyadi Payzin olan kisinin soy isminin sözlükteki anlamina baktim. Anlami, esir, ayagina pranga vurulmus, hizmetçi, usak ifadeleri yaziyor. Simdi düsündüm. Dedim ki bu hanim tam soy ismine uygun bir sekilde, PKK’nin esiri olmus. Bu kadin HDP’nin ve yandaslarinin, 6’li masanin masasi olmus. Emperyalistlerin usagi olmus ve onlara usaklik yapiyor” diye konustu.



Anayasa Mahkemesi, Anayasa’ya, hem iç hukuka ve uluslararasi hukuka göre karar verirse HDP’nin yüzde 100 kapatmasi gerektigini belirten Destici, "Çünkü terör örgütünün partisi olmaz. Sadece bizde degil dünyanin hiçbir yerinde olmaz. Almanya’da da olmaz, Amerika’da da olmaz. Çin’de de olmaz, Rusya’da da olmaz. Finlandiya’da da olmaz, Isveç’te de olmaz. Ama Isveç’te ne olur? Isveç’te Türkiye düsmani terör örgütü olursa olur. Kendilerine karsi mücadele eden olsa bir kisisini bile barindirmazlar. Ama Türkiye’nin aleyhindeyse onu barindirirlar, barindirmakla da kalmazlar güçlendirirler. Bakin Isveç bir taraftan Rusya korkusuyla NATO’ya girmek istiyor. Bunun da yolu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vize vermesinden, onay vermesinden, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin karar almasindan geçiyor. Isveç hükümeti bu kafayla giderse, bunlara müsaade ederse, bunlarla ilgili islem yapmazsa ve Türkiye’nin istedigi teröristleri Türkiye’ye iade etmezse NATO’ya üyeligi unutacak, Türk milleti hainlere, teröristlere sahip çikanlarin NATO’ya girmesine müsaade etmemelidir ve etmeyecektir” dedi.



Türkiye’nin istikrarli bir sistemle yönetildigini söyleyen Destici, Gelecek Partisi Genel Baskani Ahmet Davutoglu’nu da elestirdi.

Destici, “Her bir partinin genel baskani, cumhurbaskani yardimcisi olacakmis. En az bir tane de bakanlik olacakmis. Arkadaslar demek ki 10 toplantidir cumhurbaskanligi yardimciligi ve bakanlik pazarligi yapiyormus. Sag olasin Davutoglu, bunu söyledin, milletimiz de bunu isitti. Demek ki devletin varligi, ülkenin bütünlügü, milletin istiklali ve istikbali, milletin refahi için degil, kendi alacaklari cumhurbaskani yardimciligi, bakanlik için konusuyorlar. Daha sonra da bir televizyoncu, gazeteci açikliyor. ‘9 bin kadro hazir’ diyor. Kazanirlarsa geldikleri gün il valilerinden, emniyet müdürlerinden, kaymakamlardan, rektörlere kadar bir günde hepsini degistirecekler. Yani bu gerçekten inanilir gibi seyler degil. Lakin adami da söyledigine pisman ettiler. Sonra birisi çikti dedi ki ‘Oyu kadar konussun’. Öbürü çikti dedi ki, ‘Onun söyledigi dogru degil’, öbürü çikti dedi ki ‘Biz henüz bu konulari konusmadik’. Kim dogru söylüyor? 6’li masada kim dogru söylüyor? Kiliçdaroglu mu? Ona mi bakacagiz? Sayin Aksener mi? Davutoglu mu? Babacan mi? Digerleri mi? Kim, hanginiz dogru söylüyorsunuz. Hepsi birbirini yalanliyor. Bir taraftan hukuk diyeceksiniz. Bir taraftan demokrasi diyeceksiniz. Bir taraftan milli irade diyeceksiniz. Bir taraftan mevcut cumhurbaskanini, hükümeti anayasaya uymaya davet edeceksiniz. Yasalara uymaya davet edeceksiniz. Bu ne yaman bir çeliski. Ve ne yaman bir tutarsizlik ve ikiyüzlülük. Onun için onlardan bu millete fayda gelmez. Bu devlete fayda gelmez. Inananlara, milliyetçilige, maneviyatçiliga, ahlaka önem verenlere hiç fayda gelmez. Yani bunlar maazallah böyle bir yetki ellerine geçirseler biri bir tarafindan çekecek, öbürü öbür tarafindan çekecek. Yönetilemeyecek ve Allah korusun Suriye gibi, Libya gibi, Irak gibi kaosa gidecek bir Türkiye gördügümüz” ifadelerini kullandi.

BBP Genel Baskan Yardimcisi Ekrem Alfatli, “Siyasi partiler milletin sesi olmalidirlar. Siyasi partiler milletin degerleriyle barisik olmalidirlar. 30 yildir BBP mazlumun yanindadir. BBP bir dava hareketidir. Anadolu cografyasinin iktidara uzanan elidir. Allah’in izniyle TBMM’de her kesimin sesi olduk. Bu kadrolar, bu kalabalik bunun göstergesidir” dedi.



Bursa Büyüksehir Belediye Baskani Alinur Aktas, “Milletin iktidari için ömrünü feda eden Muhsin Yazici’yi rahmetle yâd ediyorum. Yaptigimiz çalismalarla Muhsin Yazici gibi önemli kisilerin isimleri bu insanlarin hafizalarindan silinmeyecektir. Beklentilerini sehir adina söyleyen ve bize yardimci olan BBP’ne tesekkür ediyorum. Siyaset çamur at izi kalsin degildir. BBP’nin bu durusunu tebrik ediyorum. Zor bir cografyada yasiyoruz. Her tarafta karisiklik var. Birlik ve beraberlik için bu milletin bekasi için gecemizi gündüzümüze katiyoruz" dedi.

BBP Bursa Il Baskani Haldun Filizli, “Görevi devraldigimiz ilk günden bugüne kadar sorumluluklarimizi yerine getiriyoruz. Üye sayimizi arttirarak güçlü bir teskilat yapisi olusturuyoruz. Kapi kapi gezerek çalismalarinizi ve projelerimizi aktardik. Önümüzdeki seçimler için sahada vatandaslarimizla temas halinde olacagiz” diye konustu.

Kaynak: İHA