Bakan Dönmez, 'Dogu Akdeniz Gazi Için En Ekonomik Koridor Türkiye'

Karadeniz’de bulunan 540 milyar metreküplük dogalgazin karaya tasinmasinda es zamanli 6 bin çalisma sürüyor. Normal sartlarda 5 ila 10 yil süren çalismalarin hizlandirilmis bir sekilde 2,5 yilda tamamlanacagini aktaran Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Fatih Dönmez, “Dünyada bu kadar sürede bu hazirligi yapabilen baska bir ülke yok” dedi.

Bakan Dönmez, 'Dogu Akdeniz Gazi Için En Ekonomik Koridor Türkiye'
Türkiye’nin Karadeniz’de kesfettigi 540 milyar metreküplük dogalgaz rezervinin 170 kilometrelik boru hattiyla gaz isleme tesisine iletilmesi için ilk boru döseme ve kaynak töreni Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in katilimiyla gerçeklestirildi.

Tören sonrasi televizyon yayinina katilan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Fatih Dönmez, çalismalarin es zamanli yapilmasiyla birlikte sürecin hizlandirildigini anlatti. Dönmez, “Bundan yaklasik 1 yil önce 11 ay diyelim Temmuz sonu gibiydi. Ilk serbest akis testlerini yaptigimiz gazi yaktigimiz güne gittik. Filmi bir yil öncesine getirirsek ilk kesfimizi Cumhurbaskanimizin açikladigi tarih 2020 Agustos ayi biliyorsunuz. Ondan sonra süratle islerimizi planladik. Mühendislik çalismalari basladi.

Es zamanli malzemelerin siparisleri alindi. Burada seri degil es zamanli getiriyoruz birisi bitecek birisi baslayacak olsa bu projeyi on yilda bitiremezdi” seklinde konustu.

“Dogu Akdeniz gazi pazarlara gitmek istiyorsa en ekonomik koridor Türkiye”

Israil ile olan iliskileri degerlendiren Bakan Fatih Dönmez, söyle dedi:

“Önce Akdeniz’de baslamistik. Orada da 7-8 sondajimiz oldu. Ama Karadeniz gibi bir kesifle sonlandiramadik. Orada bazi isaretlerin geldigi sondajlarimiz oldu. Ancak ekonomik degeri yoktu ve biraz daha detayli yanlarinda sondajlar yapmamis emin olmamiz gerekiyordu. Karadeniz’deki filomuzun yogunlugundan dolayi agirligimizi buraya verdik. Oraya tekrar bakacagiz Akdeniz’i biz ihmal etmis degiliz. Ama öncelikli alanimiz Karadeniz. Biz üretimi 10 milyon metreküp olarak yapacagiz ki yaklasik 3 buçuk 4 milyar metreküpe denk gelir yillik bazda baktigimizda. Bu birinci fazla alakali verdigim rakam. Ikinci faz bizim maksimum üretime çikacagimiz dönem olacak. Orada 40 milyon metreküpü hedefliyoruz. Belki 50 milyon metreküpe de çikabiliriz. Bu ilk fazda ele edecegimiz veriler bize daha saglikli veriler verecek. Maksimum üretime çiktigimizda 2026 en geç 2027 de ülkede kullanilan gazin neredeyse yüzde 25’lik 30’luk kismini bu sahadan üretmis olacagiz. Baska bir ifade ile konutlarda kullanilan gazin tamamini Karadeniz’den üretmis olacagiz. 25-30 yil süreyle. Bütün öngörülerimiz o sekilde. Su anda dogalgazda yüzde 99 disa bagimli ülkeyiz. Bu bagimliligimizi ciddi oranda azaltmis olacagiz. Bu orana yeni rezervler yakalayabiliriz. Oturup konusuruz, sadece konutlar degil sanayi ve ticari isletmelerin de gazini bulduk diyecegiz. Türkiye aslinda hem kendi enerji arz güvenligini tahkim etti bu süreçte hem de Avrupa’nin arz güvenligine ortak oldugu destekledigi projelerle katki sagladi. TANAP bunlardan birisi, Türk Akimi tartisilsa d a bunlardan birisi. Dogu Akdeniz’de çikacak gaz bu bizim kendi yetki alanimizda olabilir. Israil olabilir, Misir gazi olabilir. Karsilikli fayda temelinde projeler çalisilir. Eger ekonomik olursa neden Türkiye üzerinden götürülmesin. Sorusunun cevabini birlikte verebiliriz. Geçmiste de Israil’le iliskiler kopmadan önce bazi temaslarda teknik düzeyde olmustu. Biz o zaman da aslinda çok kapilari kapatmadik. Bunu ekonomik konu olarak bakiyoruz degerlendiriyoruz diye ama eski Israil hükumetinin yaklasimi olumsuzdu. Bir ilerleme kaydedilememisti. Son dönemde yeni hükumet bu konulara daha pozitif baktigini söyledi.

Bugünden yarina gerçeklesecek konular degil. Eger Dogu Akdeniz gazi pazarlara gitmek istiyorsa en ekonomik, en hizli realize edilecek koridor Türkiye. EASTMED basta çok konusuldu ama ekonomik olmadigi çok süre alacagi için Amerika basta olmak üzere birçok ülke projeye olan destegini çekti. Türkiye’nin de bugüne kadar yaptiklari ortada. Yarin belki Irak olabilir, yeri kesifler olursa oradan gelebilir. Hazar civari ülkelerden de yeni kaynaklar söz konusu olabilir. Dünya yeni bir enerji krizine dogru hizla ilerliyor. Bazi ülkelere uygulanan ambargolar nedeniyle hem petrol ve gaza olan erisimler engellendigi sürece bu fiyatlarin durdurulmasi çok zor gözüküyor. Avrupa’da bunun farkinda. Yeni kaynak arayislari ve kaynagi çesitlendirme, rotalari çesitlendirme ihtiyaci hissediyor. Bunlar oturulup konusulup tartisilip üzerinde mutabakat saglanacak konular olarak görüyoruz.”

“Gazi verdigimizde birçok alanda rekor kirmis olacagiz”

Kesifle birlikte diger sondaj gemilerini Karadeniz’e çektiklerini anlatan Bakan Fatih Dönmez, boru döseme islemlerini yil sonuna kadar tamamlamayi planladiklarini ifade etti.

Bakan Fatih Dönmez, 170 kilometrelik hatta dogalgazin tasinmasinin yani sira otomasyon hattinin da kurulacagini ifade ederek sözlerine söyle devam etti:

“Dünyada derin denizde bu ölçekte yapilan islere baktiginiz da herhalde en zor sahalardan birisi muhtemelen de insallah önümüzdeki yilin ilk çeyreginde ilk gazi verdigimizde herhalde gazi verdigimizde de birçok alanda rekor kirmis olacagiz. Kesifle birlikte biz arkasindan diger gemilerimizi de buraya çektik. Çünkü ilk kesfimizi Fatih sondaj gemisi yaptiktan sonra sadece ona birakmis olsak is planlarimizda gecikme olmus olacakti. Akabinde Kanuni, Yavuz Sondaj gemimizi buraya çektik. Bir taraftan Barbaros Hayrettin Pasa aslinda sismikleri yapmaya devam ediyor. Karadeniz’de arayacagimiz çok saha var. Ekibimizi donattik. Birçok arkadasimiz Cumhurbaskanimizin tabiriyle milli takimimizi genisletiyoruz. Ve bir ekip çalismasiyla bugünlere geldik. Amasra’da bir baska kesfimiz oldu. Onunla birlikte 540 milyar metreküp kesfimiz oldu. Onun için de hummali

çalismayla bu isleri planladik, projelendirdik. Bir lojistik plani dahilinde de süratle sahaya getirmeye basladik. Önemli asamalardan biri de o gazi karaya getirecek boru hattinin ilk kaynaginin yapilmasi ve denizin dibine dösenmesi isiydi. Bugün Cumhurbaskanimizin tesrifleriyle ilk kaynagi gerçeklestirdik. Yil sonuna kadar borulama islemini bitirecegiz. Burada sadece tek boru yok. Gazi tasiyacagimiz boru hattinin var. Ona yardimci olmak için çesitli kimyasal maddelerin sahaya gönderilecegi hattimiz var. Yine sahadaki bu isleri denetleyecek, kontrol edecek bir yerde otomasyon hattimizi içeren hattimiz daha olacak. Üç hatti yil sonuna kadar çekmeyi planliyoruz. Bir yil önce burada kara tesislerinin temelini atmistik. Ona da ciddi bir çalisma var. Çünkü bu gazi karaya getirdikten sonra islenmesi gerekiyor. Sonra da ulusal iletim sistemimize baglamamiz gerekiyor. BOTAS 36 kilometrelik hat çekecek. Zonguldak’taki ana hattimiza baglayacak. Onlarin borulari geldi, güzergahlari belirlendi. Hummali sekilde çalisma var. Paketi sikistirdik. Kompakt hale getirdik. Kesiften üretime kadarki hazirlik süresi 2,5 yil olmus olacak. Dünyada bu kadar kisa sürede bu hazirligi yapabilen baska bir ülke yok. Karadaki çalismalar da hizlandirilmis bir sekilde devam ediyor.”

“Bize elestiriyi yöneltenler utanirlar mi bilemiyorum”

Bakan Fatih Dönmez, Türkiye’nin sondaj çalismalarinda beyin göçünü tersine çevirdiklerini ifade ederek söyle dedi:

“2017 yilinda ilk gemimiz geldiginde Fatih Sondaj Gemimiz Antalya açiklarinda sondajimiz vardi. Gemi bizimdi ama içeride bir elin parmagini geçmeyecek personelimiz vardi. Simdi asagi yukari gemilerde çalisanlarin oranina baktigimizda su anda 3’te 2’yi geçtik. Buradaki arkadaslarimizin bir kismini yurt disindan transfer ettik. Yani beyin göçünü tersine çevirdik. Belirli fedakarliklari göstererek çalismaya basladilar. Buradaki çalismalar çok kisa süre içerisinde neticelenmis olmasi tüm dünyanin da dikkatini çekti. Biz gerek 2020’deki kesifte, gerekse Amasra kesfimizle birlikte o yil tarihlere denizlerdeki en büyük ikinci kesfi olarak geçtik. Bu kesifler gerçeklesince de bu alanda çalisan birçok ülke ve sirketin dikkatini çekti. Dünyanin dört bir tarafinda TPAO’nun bir alt sirketi olan OTC’ye teklif geliyor. Önceligimiz Karadeniz olmakla birlikte bir is firsatini degerlendirmis olduk. Dünyanin dört bir tarafinda bu projelerin içinde olan yöneticilik yapan kardeslerimiz vardi. Geçmiste açiklananlarla alakali olarak baktigimiz çogu gayri resmi açiklamalar. Yani TPAO’nun veya Enerji Bakanligi’nin kesiflerle ilgili açiklamalarina baktiginizda bir kesif açiklanmis. Burada hiçbir seyi gizlemiyoruz. Sahada hummali bir çalisma var. Insallah 2023 ilk çeyreginde milletimizle bu gazi bulusturacagiz. Utanirlar mi bilemiyorum bu elestiriyi bize yöneltenler. Biz kinayanlarin kinamasindan korkmadan ben ve ekibim bu çalismalari sonuna kadar takip edip insanimizla bu hizmeti bulusturmak için gece gündüz çalisiyoruz. Beyhude karalamalardan öteye geçmeyecek. Daha önce de ifade etik. Bugünkü uluslararasi piyasalarda olusan fiyatlara baktiginizda Karadeniz’den üretecegimiz gazin fiyati çok daha ekonomik olacagi gözüküyor. Dolayisiyla bu maliyetlerdeki uygunluk hem vatandasi memnun edecek hem de devletimizi. Baska bir ifadeyle hem vatandasimiz kazanacak hem devletimiz kazanmis olacak. Yillarca yerli petrolü, gazi vatandasimiz bekledi. Insallah bunun karsiligini hep birlikte alacagiz biraz sabirli olalim. Çünkü su anda çalismalar devam ediyor. Bize intikal ediyor gazi bulduk diyorsunuz ama hala fiyatlar indirim yok diye. Gazi bulduk ama daha onu çikartacagiz, ondan sonra konusacagiz. Vatandasimiz müsterih olsun bu faydayi 84 milyon insanimiz hissedecek. 84 milyonda 1 hissemiz var. Ama bu gaz hepimizin, müsterek. Insanimiz da mutfaginda bunun faydasini görecek. Yogunlugumuzu Sakarya Gaz Sahasina verdigimiz için bir an önce üretime hazirlamakla alakali ama bir taraftan da sismik çalismalar yerin altinin bir yerde filmini çekme, arastirma çalismalarimiz da devam ediyor. Oradan da olumlu dönüsler var. Önce filmleri, datalari verileri okuyoruz. Asagidaki formasyon nasil diye. Sakarya Gaz Sahasi ile birlikte Karadeniz’in formasyonunu o bulgulara yeniden degerleme ve yorumlama imkanina sahip olduk. Yoksa 2005’ten 2015’e kadar 6-7 tane uluslararasi petrol sirketlerinin sondajlari da oldu. Ama herhangi kesifle sonlandiramadilar. Simdi o sahalarda dahil olmak üzere bizim bu yeni verilere göre yeniden degerlendiriyoruz o bize hakikaten yeni ufuklar açacak. Insallah yeni müjdelere de kapilar açacak. Biz buna inaniyoruz. Biraz daha sabirli olmak lazim. Karadeniz bir yer de Hazar Denizinin potansiyelini barindiriyor desek abartmis olmayiz.”
Kaynak: İHA