Terör Örgütü Tahrip Etti, Devlet Onardi
Diyarbakir’da 2015 terör olaylarinda PKK’lilar tarafindan tahrip edilen Surp Giragos Ermeni Kilisesi, devlet tarafindan yapilan restorasyon çalismasiyla 7 yil sonra, Kültür ve Turizm Bakani Mehmet Nuri Ersoy’un katilimiyla düzenlenen törenle ibadete açildi.

“Terör örgütü huzur ve barisina gölge düsürmek için tahrip etti”
Açilis konusmasi yapan Kültür ve Turizm Bakani Mehmet Nuri Ersoy, Diyarbakir farkli kültürlere, inançlara ev sahipligi yapmis, medeniyetlerin besigi olan, ülkemizin kadim sehirlerinden oldugunu kaydetti.
Bakan Ersoy, “Farkli kültür ve inançlarin bir arada huzur içinde yasadigi, özgürce ibadet edebildigi Diyarbakir, birçok kiymetli yapiya da ev sahipligi yapmaktadir. Bu yapilar arasinda Surp Giragos Ermeni ve Mar Petyun Keldani kiliseleri de önemli bir yer tutmaktadir. Kültürel mirasimizin önemli hazinelerinden olan bu iki yapi, maalesef geçtigimiz yillarda sehrin huzur ve barisina gölge düsürmek isteyen terör gruplari tarafindan hedef alinarak tahrip edilmisti. Biz Anadolu’nun dört bir yaninda bulunan ibadethanelerin, sayginin ve aramizdaki kardesligin nisanesi olduguna inaniyoruz. Unutmamaliyiz ki ibadethanelere ve inançlara saygi kadar bunlarin korunmasi da o kadar önemlidir. Biz bunu ayni zamanda kendi sorumlulugumuz olarak görmekteyiz. Bugün açilisini gerçeklestirdigimiz Surp Giragos Ermeni ve Mar Petyun Keldani kiliselerinin restorasyonlari da bu sorumluluk anlayisi çerçevesinde gerçeklestirilmistir. Bu çerçevede Surp Giragos Ermeni kilisesinde yarin ayin gerçeklesecek olmasindan, terörün hedefi olan bu yapinin yeniden ibadete açilacak olmasindan ötürü kilise cemaatinin heyecanini paylastigimizi belirtmek isterim. Ortadogu’daki en büyük Ermeni Gregoryen Kilisesi olan bu yapinin sadece kentteki vatandaslarimiz açisindan degil Dünya kültürel mirasi açisindan da ne denli önemli bir yapi oldugunu biliyoruz. Yaklasik 32 milyon liraya mal olan bu restorasyonlarin kültürel mirasin korunmasi adina çok anlamli bir çalisma olduguna inaniyorum” dedi.
"Devletimizin milleti ile yapmis oldugu büyük gönül iliskisiyle teröre karsi büyük mücadele verildi"
Diyarbakir Valisi Münir Karaloglu, Sur ilçesinin Sur içi bölgesi 2015-2016 yillarinda bir ayrilikçi, bölücü zalim bir örgüt tarafindan hem vatandaslarin evleri barklarinin, hem kutsal mekanlarin, mabetlerin, camilerin, kiliselerin, tarihi yapilarin, kamu binalarinin çok agir tahribata ugradigini söyledi.
Karaloglu, "Iste o olaydan sonra devletimizin milleti ile yapmis oldugu büyük gönül iliskisiyle teröre karsi verilen büyük bir mücadele ile önce bölge temizlendi. Sadece Diyarbakir degil, bugün Türkiye’nin her noktasinda Allah’a hamd olsun huzurumuz ve güvenimiz tam bir sekilde saglanmis oldu. Sira Sur’un ve bölgedeki tarihi yapilarin ihyasina gelmisti. Cumhurbaskanimizin talimatlariyla, destekleriyle, onun bize yol göstermesi ve isik olmasiyla Sur bölgesindeki 6 mahallede vatandaslarimizin evleri yeniden insa edildi. Vatandaslarimiza teslim edildi ve vatandaslarimiz su anda o yeni evlerinde oturmakta. Bölgede tahrip edilen yakilan, yikilan camilerimiz kiliselerimiz, hamamlarimiz, tarihi yapilarimiz, egitim kurumlarimiz yeniden restore edildi, onarildi ve ibadete açildi, kullanima açildi. Iste o yapilardan bir tanesi Diyarbakir’in en sembol yapilarindan bir tanesi olan Giragos Ermeni Kilisesi de Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligimizin 2019 yilinda yatirim programina almasi ve finansmaninin saglanmasi ile birlikte Kültür Turizm Bakanligimiz Vakiflar Genel Müdürlügümüz tarafindan ihalesi yapildi. Kontrolleri ve takibi yapildi ve bugün bu açilisa hazir hale getirildi” diye konustu.
85. Türkiye Ermenileri Patrigi Sahak Masalyan, Surp Giragos Ermeni Kilisenin Ermenilere Allah’in sundugu armagan oldugunu kaydetti.
Masalyan, “Burada büyük bir açilis töreni kendiliginden tarihi bir önem arz etmektedir. Izde Istanbul ve farkli yörelerden bu önemli olaya katildigimiz için yüce Allah’a hamd sunuyoruz. Her tapinagin ayri bir kisiligi vardir, bu kilisede kisiligi olan bir tapinaktir. Simdi degil ama geçmis zamanlarda bir medeniyetin dorugu ulastigi en uç nokta mabetlerinin görkemiyle olusurdu. Bu yüzden insanlar sanatlarinin ve zenginliklerinin tüm olanaklarini tapinaklarini kurmak ve donatmak için seferber ederlerdi. Çünkü eski insanlar hayatin kendilerine Allah’in sundugu armagan olarak bilirlerdi, tapindiklari mabetleri ise tanrilarina onlarin bir armaganiydi. Çatismalar sonucunda kilise harabeye döndü, ancak yeni bir onarim için bütçe bulmak imkansiz oldugundan tekrar resmi temaslarin sonucunda çevre ve sehircilik bakanligindan çikarilan ödenekle kilisenin restorasyonu gerçeklesti. Bu açilisin Diyarbakirli Ermeniler için bir bayram günü olduguna hiç süphe yoktur. Diyarbakir’in gittikçe azalan Hiristiyan bakiyesi için bu kilisenin açilisi bir can suyu niteligi tasiyor. Ermeni dünyasi içinde Türk ve Ermeni iliskilerinin gelistirilmesi açisindan önemli ve anlamli dostluk mesaji içermektedir” seklinde konustu.
