'Ninemin, Dedemin Oyun Ve Oyuncaklari' Sergisi Ilgi Gördü

Fethiye’de düzenlenen 5. Belgesel Günler Etkinliginde geçmisten gelecege, ninemin dedemin oyun ve oyuncaklari sergisi büyük ilgi gördü.

'Ninemin, Dedemin Oyun Ve Oyuncaklari' Sergisi Ilgi Gördü


Emekli ögretmen Erol Hira’nin tüm Türkiye’de, il ve ilçelerde gerçeklestirdigi sergide, geçmiste oynanan oyun ve oyuncaklar begeniye sunuldu. Ginciriktan çembere, fir döndüden, çelik çomak ve topaça kadar pek çok oyunu gösteren emekli ögretmen Erol Hira, bu oyuncaklarin pek çogunun günümüze uyarlanan çesitlerinin oldugunu da belirtti.



Hira, “Geleneksel dedemin ninemin oynadigi, olusturdugu oyunun oyuncaklari gelecek nesillere anlatmak için önce ebeveynlere anlatiyoruz. Onlara zaten farkindalik olusturduk. Onlar bunlari gördüler. Hepsinin yüzlerinde gülücükler açti. Ve çocuklarina, torunlarina da oynatiyorlar” ifadelerinde bulundu.

Emekli ögretmen Erol Hira, yaklasik bir asirlik nine ve dedelerinin oynadigi oyunlarin oyuncaklarini sergiliyor. Yillardir çocuklarin tablet ve internetten kisacasi sanal alemdeki oyunlardan uzak kalmalari ve birbirleriyle bu basit oyuncaklari yapip oynamalari için Türkiye’de sehir sehir ilçe ilçe gezerek farkindalik olusturuyor.

Fethiye’de düzenlenen 5. Belgesel Günler Etkinligi’nde geçmisten gelecege, ninemin dedemin oyun ve oyuncaklari sergisi açan Emekli ögretmen Erol Hira’nin sergisine çocuklar ve velileri yogun ilgi gösterdi. Bes tas, dokuz tas, laklak, kayik, gincirik, çember, fir döndü, çivili tahta, Hacivat-karagöz, yikik, çelik/çomak, elde ip oyunu, tel arabasi, tornet, çagatara, su kabagi, topaç, göçek gibi oyunlarin oyuncaklarini gösterip nasil oynandigini bu sergide anlatan Erol Hira, "Geçmisten gelecege oyuncaklari tanitiyorum. Çocuklarimizin geçmisteki oyuncaklarla oynamalari sanal alemden birazcik uzak kalmalari açisindan çok önemli” dedi.



Hira sözlerinin devaminda, "Geçmisteki oyuncaklarimiz günümüzde de gelecege aktarildi. Birçok oyuncagin da altyapisi bizim geçmiste bu oynadigimiz oyunlar. Mesela makarali teker var. Simdi günümüzde arabalar çek birak arabalari. Mesela tornetimiz var. Daha sonra kaykay olmus. Ar-Ge olmus. Katma degere dönüsmüs. Kaykay olmus. Paten olmus. Scooter olmus. Marti olmus. Benim dedemin ninemin oyun ve oyuncaklari. Bunlar kendileri ihtiyaçtan dogmus. Ihtiyaçtan, çocuklari yokluktan, mesela elimdeki su ip. Ince motor ve kaba motorla çalistirmak için ellerimize ipi sariyoruz böyle. Ötekini göstereyim. Bunu böyle sariyoruz. Elde ip oyunlari diyoruz bunlara. Çocuklarimiz bu parmaklarini çalistiriyorlar. Bunlarla ince motor kalin kaba motorlari çocuklarimizin çalistiktan sonra okuma yazmaya geçmesi, kalem tutmasi, birtakim yani ders araçlarini tutmasi daha kolay olur. Böylece de çocuklar strateji gelistirme, herhangi bir oyun kurabilme, oyun oynayabilme yeteneklerini gelistirebiliyorlar. Ben burada 7’den 70’e herkese oyuncaklarimi sunuyorum. Oyuncaklarim bütün Türkiye’deki oyuncak müzelerinden bir tek farki var. Kendim yapiyorum ve müzeye koymuyorum, camekanin arkasina koymuyorum. Herkes dokunuyor. Ellerimiz vücudumuzun disindaki beyindir. Ellerimizle ögrenmeye dokunma giriyor. Bütün çocuklar burada oyuncaklar nasil çalisir, nasil yapilmis onu inceliyorlar. Büyükler de ayni sekilde. Ve oralardan bana devamli bilgi geliyor. Biz sunu söyle yapardik, böyle yapip farkli oyuncaklar da arsivimi gelistiriyorum” diye konustu.

Kaynak: İHA