Sancar, HDP TBMM Grup Toplantisi'nda Konustu Açiklamasi
'Kapatma davasinda savunmayi sadece bizim hukuk büromuz, avukatlarimiz yazmayacaklar, çünkü bu dava sadece HDP'ye karsi açilmadi. Bu dava, Türkiye'de demokrasi mücadelesine, baris umuduna, özgürlük özlemine karsi açilmis bir davadir'
HDP Es Genel Baskani Mithat Sancar, "Kapatma davasinda savunmayi sadece bizim hukuk büromuz, avukatlarimiz yazmayacaklar, çünkü bu dava sadece HDP'ye karsi açilmadi. Bu dava, Türkiye'de demokrasi mücadelesine, baris umuduna, özgürlük özlemine karsi açilmis bir davadir." dedi.
Sancar, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, geçen hafta Tunceli'de temaslarda bulunduklarini söyledi.
Içinden geçtikleri bu dönemin tekçi, baskici, inkarci, kiyici zihniyetle esitlik, adalet ve özgürlük isteyen zihniyet arasinda mücadelenin final yili olacagini savunan Sancar, "Finale dogru gidiyoruz. Iste bu final yilinda basta Alevi canlarimiz ve Kürt halki olmak üzere bu ülkedeki tüm ezilenlerin mücadele ortakligini pekistirmek istiyoruz. Bu çagrimizi da her vesileyle yineliyoruz." diye konustu.
"Çürüyen ve çürüten, her gün siddet, yolsuzluk ve yoksulluk, adaletsizlik, talan, zulüm üreten bir yikim sistemiyle karsi karsiya olduklarini" ifade eden Sancar, "Ortaya saçilanlarin haddi hesabi yok ama kime sorarsaniz bunlar daha buz daginin görünen kismi. Bogazina kadar yolsuzluga, ranta, talana bulasmis, kurumlardan medyasina, yargisindan bürokrasisine varincaya kadar her yeri bu kirlilik çarkinin dislisi haline getiren bir iktidar düzeni var ve bu düzeni besleyen bir sistem var bu ülkede. Biz, on yillardir süren bu sistemi ve bu sistemin ürettigi en büyük canavarlardan olan bu mafyatik düzeni degistirmek için mücadele ediyoruz." görüsünü paylasti.
Sancar, bu sistemi ve onun ürünü olan "canavar iktidari" degistirecek olan seyin güçlü bir toplumsal mücadele ve genis bir demokrasi ittifaki oldugunu dile getirerek, HDP'nin bunun öncülügüne talip oldugunu belirtti. Mithat Sancar, "HDP'ye saldiriyorlar, saldirmaya devam edecekler. Bu iktidarin korkusu büyüktür. Boyun egmeyen, bütün baskilara ragmen yürüyüsüne devam eden HDP, iktidarin kimyasini bozmustur." degerlendirmesinde bulundu.
Demokrasi ittifakini sadece seçimlere odakli bir çagri, mesele olarak görmediklerini defalarca söylediklerini animsatan Sancar, "Evet, seçimler önemsiz degil, hatta çok önemli ama her seyi seçimde halledecegini düsünerek, bugünün mücadele gereklerini yerine getirmeksizin oturup seyretmek ve bos sözler üretmekle bu düzen degismez. Herkesin her an, her alanda yapacagi bir sey vardir. Iste 24 Haziran'da gerçeklesen Demokrasi Konferansi bunun güzel bir örnegidir." ifadesini kullandi.
- "Programimizi yakinda sözcülerimiz kamuoyuna açiklayacaklar"
Bundan sonra yürüyüslerinin her asamasini Türkiye'nin ezilenleriyle, dislananlariyla, emekçileriyle, halklariyla bir araya gelerek belirleyeceklerini kaydeden Sancar, sözlerini söyle sürdürdü:
"Halk bulusmalari, Dersim'deki gibi toplantilar gerçeklestirecegiz. Programimizi yakinda sözcülerimiz kamuoyuna açiklayacaklar. Dogasi talan edilen köylülerle bulusacagiz. Onlardan fikir, yol isteyecegiz. Kapatma davasini nasil yürütecegimizi Türkiye'nin demokrat, vicdanli hukukçularina sorarak belirleyecegiz. Kapatma davasinda savunmayi sadece bizim hukuk büromuz, avukatlarimiz yazmayacaklar, çünkü bu dava sadece HDP'ye karsi açilmadi. Bu dava, Türkiye'de demokrasi mücadelesine, baris umuduna, özgürlük özlemine karsi açilmis bir davadir. Bu sistemin ve bu sistemden yararlanan su kirli, mafyatik iktidar düzeninin devamini saglamak, ona karsi mücadeleyi engellemek için açilmis bir davadir. O nedenle diyoruz ki sadece bizim isimiz olarak göremeyiz bu davayi. O nedenle Istanbul'da dün Türkiye'nin önde gelen demokrat hukukçulariyla bir araya geldik, onlarla konustuk, onlardan fikir aldik ve çalisma gruplari olusturduk. Savunmayi da mahkeme salonlarinda okumak için yazmayacagiz. Bu savunma, sadece bir hukuki savunma olmayacak. Bu savunmayi, hukuk yoluyla demokrasi mücadelesinin gelecekte parlak bir belgesi olacak sekilde hazirlayacagiz."
Iddianameyi de çürüteceklerini dile getiren Sancar, "O zor is degil, zaten bu iddianame çürük. Bu iddianameyi çürütmek için uzun uzun ugrasmamiza gerek yok. Yine de isimizi ciddiye aliyoruz." dedi.
Partilerinin, siddetle iliskili olmakla da itham edildigini hatirlatan Sancar "Nasil bir kara ironi diyecegim ama insanin bu kadar ciddi rezillik karsisinda tebessüm etmesi de kolay olmuyor. Kurduklari sistemin kendisi bastan asagi siddet üretiyor. Asil siddet odagi olan, bu iktidarin kendisidir." görüsünü savundu.
HDP Izmir Il Baskanligina düzenlenen saldirida, Deniz Poyraz'in hayatini kaybettigini animsatan Sancar, katilin nefret siyasetiyle, Kürt düsmani politikayla iliskili olan, korunan, kollanan, yol verilen ve örgütlenen kisi oldugunu kaydetti.
Sancar, "Hafta sonu Istanbul'da gerçeklesen onur yürüyüsüne de polis vahsice saldirdi. Siddetin en agirini, pervasizini uyguladi. Bir gazetecinin boynuna basarak öldürmeye tesebbüs etti. George Floyd örnegi hala hafizalardayken bundan bile ürkmeyen, pervasiz bir siddet aygiti ürettiler. Siddet, Içisleri Bakanliginin sözcülerinin çikip da açikça savunduklari bu seydir iste." diye konustu.
HDP'ye açilan kapatma davasinin "korku ve korkaklik davasi" oldugunu ileri süren Sancar, "Korktuklari için açtiklari davadir. Sonuç, mahkeme karari ne olursa olsun HDP, fikriyatiyla ve halklarin ortak mücadelesiyle her gün yeniden bu düzene karsi mücadeleyi sürdürecek. Eger hesap seçimse inanin kapatsaniz da seçimlerde ülkenin gelecegini belirleyecek gücünü sonuna kadar ortaya koymanin yolunu yaratacaktir. O yolu kapayabileceginizi düsünüyorsaniz yaniliyorsunuz. Elimizde bir tek toplu igne bile kalsa o toplu ignelerle yeni yol açacagiz." sözlerini sarf etti.
Kaynak: AA
Sancar, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, geçen hafta Tunceli'de temaslarda bulunduklarini söyledi.
Içinden geçtikleri bu dönemin tekçi, baskici, inkarci, kiyici zihniyetle esitlik, adalet ve özgürlük isteyen zihniyet arasinda mücadelenin final yili olacagini savunan Sancar, "Finale dogru gidiyoruz. Iste bu final yilinda basta Alevi canlarimiz ve Kürt halki olmak üzere bu ülkedeki tüm ezilenlerin mücadele ortakligini pekistirmek istiyoruz. Bu çagrimizi da her vesileyle yineliyoruz." diye konustu.
"Çürüyen ve çürüten, her gün siddet, yolsuzluk ve yoksulluk, adaletsizlik, talan, zulüm üreten bir yikim sistemiyle karsi karsiya olduklarini" ifade eden Sancar, "Ortaya saçilanlarin haddi hesabi yok ama kime sorarsaniz bunlar daha buz daginin görünen kismi. Bogazina kadar yolsuzluga, ranta, talana bulasmis, kurumlardan medyasina, yargisindan bürokrasisine varincaya kadar her yeri bu kirlilik çarkinin dislisi haline getiren bir iktidar düzeni var ve bu düzeni besleyen bir sistem var bu ülkede. Biz, on yillardir süren bu sistemi ve bu sistemin ürettigi en büyük canavarlardan olan bu mafyatik düzeni degistirmek için mücadele ediyoruz." görüsünü paylasti.
Sancar, bu sistemi ve onun ürünü olan "canavar iktidari" degistirecek olan seyin güçlü bir toplumsal mücadele ve genis bir demokrasi ittifaki oldugunu dile getirerek, HDP'nin bunun öncülügüne talip oldugunu belirtti. Mithat Sancar, "HDP'ye saldiriyorlar, saldirmaya devam edecekler. Bu iktidarin korkusu büyüktür. Boyun egmeyen, bütün baskilara ragmen yürüyüsüne devam eden HDP, iktidarin kimyasini bozmustur." degerlendirmesinde bulundu.
Demokrasi ittifakini sadece seçimlere odakli bir çagri, mesele olarak görmediklerini defalarca söylediklerini animsatan Sancar, "Evet, seçimler önemsiz degil, hatta çok önemli ama her seyi seçimde halledecegini düsünerek, bugünün mücadele gereklerini yerine getirmeksizin oturup seyretmek ve bos sözler üretmekle bu düzen degismez. Herkesin her an, her alanda yapacagi bir sey vardir. Iste 24 Haziran'da gerçeklesen Demokrasi Konferansi bunun güzel bir örnegidir." ifadesini kullandi.
- "Programimizi yakinda sözcülerimiz kamuoyuna açiklayacaklar"
Bundan sonra yürüyüslerinin her asamasini Türkiye'nin ezilenleriyle, dislananlariyla, emekçileriyle, halklariyla bir araya gelerek belirleyeceklerini kaydeden Sancar, sözlerini söyle sürdürdü:
"Halk bulusmalari, Dersim'deki gibi toplantilar gerçeklestirecegiz. Programimizi yakinda sözcülerimiz kamuoyuna açiklayacaklar. Dogasi talan edilen köylülerle bulusacagiz. Onlardan fikir, yol isteyecegiz. Kapatma davasini nasil yürütecegimizi Türkiye'nin demokrat, vicdanli hukukçularina sorarak belirleyecegiz. Kapatma davasinda savunmayi sadece bizim hukuk büromuz, avukatlarimiz yazmayacaklar, çünkü bu dava sadece HDP'ye karsi açilmadi. Bu dava, Türkiye'de demokrasi mücadelesine, baris umuduna, özgürlük özlemine karsi açilmis bir davadir. Bu sistemin ve bu sistemden yararlanan su kirli, mafyatik iktidar düzeninin devamini saglamak, ona karsi mücadeleyi engellemek için açilmis bir davadir. O nedenle diyoruz ki sadece bizim isimiz olarak göremeyiz bu davayi. O nedenle Istanbul'da dün Türkiye'nin önde gelen demokrat hukukçulariyla bir araya geldik, onlarla konustuk, onlardan fikir aldik ve çalisma gruplari olusturduk. Savunmayi da mahkeme salonlarinda okumak için yazmayacagiz. Bu savunma, sadece bir hukuki savunma olmayacak. Bu savunmayi, hukuk yoluyla demokrasi mücadelesinin gelecekte parlak bir belgesi olacak sekilde hazirlayacagiz."
Iddianameyi de çürüteceklerini dile getiren Sancar, "O zor is degil, zaten bu iddianame çürük. Bu iddianameyi çürütmek için uzun uzun ugrasmamiza gerek yok. Yine de isimizi ciddiye aliyoruz." dedi.
Partilerinin, siddetle iliskili olmakla da itham edildigini hatirlatan Sancar "Nasil bir kara ironi diyecegim ama insanin bu kadar ciddi rezillik karsisinda tebessüm etmesi de kolay olmuyor. Kurduklari sistemin kendisi bastan asagi siddet üretiyor. Asil siddet odagi olan, bu iktidarin kendisidir." görüsünü savundu.
HDP Izmir Il Baskanligina düzenlenen saldirida, Deniz Poyraz'in hayatini kaybettigini animsatan Sancar, katilin nefret siyasetiyle, Kürt düsmani politikayla iliskili olan, korunan, kollanan, yol verilen ve örgütlenen kisi oldugunu kaydetti.
Sancar, "Hafta sonu Istanbul'da gerçeklesen onur yürüyüsüne de polis vahsice saldirdi. Siddetin en agirini, pervasizini uyguladi. Bir gazetecinin boynuna basarak öldürmeye tesebbüs etti. George Floyd örnegi hala hafizalardayken bundan bile ürkmeyen, pervasiz bir siddet aygiti ürettiler. Siddet, Içisleri Bakanliginin sözcülerinin çikip da açikça savunduklari bu seydir iste." diye konustu.
HDP'ye açilan kapatma davasinin "korku ve korkaklik davasi" oldugunu ileri süren Sancar, "Korktuklari için açtiklari davadir. Sonuç, mahkeme karari ne olursa olsun HDP, fikriyatiyla ve halklarin ortak mücadelesiyle her gün yeniden bu düzene karsi mücadeleyi sürdürecek. Eger hesap seçimse inanin kapatsaniz da seçimlerde ülkenin gelecegini belirleyecek gücünü sonuna kadar ortaya koymanin yolunu yaratacaktir. O yolu kapayabileceginizi düsünüyorsaniz yaniliyorsunuz. Elimizde bir tek toplu igne bile kalsa o toplu ignelerle yeni yol açacagiz." sözlerini sarf etti.