Eskisehir'in Tarihi Helenisitk Ve Roma Dönemi'nden Çok Eski

Eskisehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü ögretim üyesi Doç. Dr. Fatma Sevinç Erbasi, Eskisehir’in geçmis uygarliklar için birçok konuda önemli bir merkez oldugunu anlatti.

Eskisehir'in Tarihi Helenisitk Ve Roma Dönemi'nden Çok Eski
Eskisehir’in en eski tarihi hakkinda konusan Doç. Dr. Fatma Sevinç Erbasi, Eskisehir’in geçmiste yasayan uygarliklar için önemli bir konumda bulundugunu, Frigler için ise adeta bir hac merkezi oldugunu aktardi. Eskisehir sinirlari içerisindeki Yazilikaya bölgesindeki kazilarin çok degerli oldugunu belirtken Erbasi, bu kazilarin Eskisehir’in sembolü oldugunu söyledi.



“Hitit’lerin sinir karakolu Eskisehir”

“Eskisehir’in en eski tarihinin yazisiz belgelerin ortaya çiktigi tarih öncesi dönemle basladigini belirten Doç. Dr. Fatma Sevinç Erbasi, Eskisehir bölgesinde oldukça fazla sayida arkeolojik kazi oldugunu ve bu durumun önemli kültürlerin burada ortaya çiktigini gösterdigini aktardi. Bu kültürlerin özelliklerine deginen Erbasi, “Özellikle Tunç Çagi, Demircihöyük çok çok özel. Demircihöyük ve Marmara Bölgesi’ne uzanan diger bazi arkeolojik kazi alanlarinda ortaya çikan kültürler Anadolu tarim ekonomisi ya da tarim hayatiyla ilgili bilgilerin suyun öteki yanina, Avrupa’ya aktarilmasinda önemli rol oynuyor diyebiliriz. Bunun disinda pek çok kazi var Eskisehir’de, fakat Eskisehir’de yazili belge birakan ve bu anlamda tarihi de baslatan ilk uygarlik Frigler’dir. Frigler tartismali olmakla birlikte MÖ birinci bin yilda Anadolu’ya giris yapiyorlar ve bir süre sonra devletlesiyorlar. Böylece Eskisehir, Afyon, Kütahya, Ankara’ya kadar uzanan Iç Anadolu Bölgesi’nde bir devlet sekillenmis oluyor. Bu devletin özellikle kült merkezleri diyebilecegimiz tapinim, özellikle Ana Tanriça Kybele’ye adanmis tapinim alanlarinin birçogu Eskisehir’in sinirlari içerisinde. Eskisehir’in bu anlamda özel bir yeri var” ifadelerini kullandi.

“Eskisehir önemli bir durak”

Frigler’den öncesine bakildiginda özellikle Orta Anadolu Bölgesi’nde genis tarim alanlari oldugu görüldügünden bahseden Doç. Dr. Fatma Sevinç Erbasi, bu tarim alanlarinin ekonominin bel kemigi oldugunu söyledi.

Büyük merkezi devletlerin bu nedenle Anadolu’nun ortasinda kurulduguna deginen Erbasi, “Frigler’den önce örnegin Hititler Dönemi’nde Eskisehir, bir sinir karakolu gibi sinirda, kenarda kaliyor. Ama tabii ki büyük devletler denizlere, limanlara da çok önem verdiklerinden limanlara ulasim noktasinda Eskisehir Bölgesi ön plana çikiyor. Eskisehir önemli yollarin geçtigi bir yer, hatta bir durak, kavsak noktasi. Çok özel ve önemi hiçbir dönem azalmiyor. Hititler’in sinir karakolu dedik, bu nedenle Frigler birinci bin yilda Demir Çagi’nda Anadolu’ya büyük ihtimalle bogazlar yoluyla giris yaptiklarinda çok fazla içlere gitmiyorlar, kenarda Eskisehir civarinda yerlesiyorlar. Ilk girisleri Anadolu’ya aslinda MÖ birinci bin yil degil, ikinci bin yilin sonunda yavas yavas giris yapiyorlar ve Hitit Devleti yikildiktan sonra burada büyük bir devlet olarak kendilerini gösteriyorlar” dedi.



“Eskisehir, bir zamanlarin hac merkezi”

Eskisehir’in bir zamanlar kutsal sayilan topraklar üzerinde yer aldigini vurgulayan Erbasi, “Eskisehir ve civari kavsak noktasi olunca Frigler’den sonra Anadolu’ya hâkim olan güçler de çok önemsiyorlar Eskisehir’i. Frigler Dönemi’nde Ana Tanriça Kybele’ye adanmis tapinak faaliyetleri sonrasinda da sona ermiyor. Anadolu’ya Helenistik Kralliklar (Makedonya Kralligi) hâkim oldugu zaman da Eskisehir’in önemli oldugu görülüyor; arkasindan Roma hâkim oluyor. Sivrihisar yakinlarinda Pessinus olarak geçen Ballihisar Köyü, Ana Tanriça Kybele’nin büyük bir tapinaginin bulundugu tapinim merkezi, haç merkezi durumunda. Dünyanin çesitli yerlerinden birçok haci bu topraklara geliyor. Eskisehir’in ne kadar önemli oldugunu vurgulayacak pek çok ayrinti var, bunlari belge ve arkeolojik kazilarda görüyoruz” sözlerini kullandi.

“Yazilikaya Bölgesi büyüleyici bir yer, Eskisehir’in sembolü”

Eskisehir’in öneminin çok eski zamanlardan bu yana azalmadigini söyleyen Doç. Dr. Fatma Sevinç Erbasi, Osmanli Devleti’nin bu topraklarda kurulmus olmasinin tesadüf olmadigini belirtti.

Önemli limanlara giden yol üzerinde olmasinin Eskisehir’i her zaman degisik insanlarla, kültürlerle tanistirdigini ve diger Anadolu sehirlerinden bir adim öne tasidigini dile getiren Erbasi, “Özellikle seyyahlar Eskisehir’in eski çag tarihi ile ilgili önemli bilgiler vermisler ve kesifler yapmislardir. Örnegin Frig Vadisi içerisindeki Yazilikaya Bölgesi gerçekten büyüleyici bir yer. Burasi bir anlamda Eskisehir’in sembolü. Yazili bir takim bilgilerin yer aldigi kayalar da var; fakat bu yazilar okunamayabiliyor, okunmuyor, anlasilmiyor çünkü çok az belge birakmislar. Ne kadar çok belge olursa o kadar fazla yaziyi çözme ve anlama sansina sahip oluyor uzmanlar. Bu nedenle Eskisehir hakkinda bilgi veren en eski yazili belgeler daha çok Helenisitk ve Roma Dönemi’nden. Ama Eskisehir’in tarihi çok çok daha eskiye gidiyor” dedi.

Kaynak: İHA