Bakani Kurum, Izmit Körfezi'nde Müsilaj Temizleme Çalismalarini Inceledi Açiklamasi (1)
'Kisa vadede oksijen seviyesini artirarak, insallah hem deniz yüzeyindeki yosunlari, algleri, yine kötü koku ve görüntü üreten mikroorganizmalari da engellemis olacagiz. Basarili olmasi halinde tüm Marmara'da da bu uygulamayi olusturdugumuz Bilim Kurulu çerçevesinde yürütüyor olacagiz' 'Oksijen seviyesini artirmamiz, buradaki balik türlerinin yasamasi, oradaki canlilarin yeniden yasamlarini sürdürmesi, yine oradaki ekolojik yasamin kendi düzeni çerçevesinde ilerlemesi adina önemli' 'Bu cihazlar aslinda denizin yüzeyindeki gerginligi azaltarak atmosferdeki oksijenin daha fazla deniz dibine gitmesine imkan sagliyor' '(Müsilajla mücadele) Yaptigimiz denetimlerle Yalova'da 3, Balikesir'de 3, Tekirdag'da 9, Kocaeli'de 1 isletme olmak üzere 16 isletme faaliyetten men edildi'
Izmit Körfezi'nde müsilaj temizleme çalismalarini inceledikten sonra gazetecilere açiklamalarda bulunan Kurum, Caddebostan'da baslattiklari "Türkiye'nin En Büyük Deniz Temizligi Seferberligi"nde ikinci haftayi geride biraktiklarini söyledi.
Tüm Türkiye'nin gelecegini ilgilendiren çevre problemine iliskin kararli sekilde adimlari atmaya devam ettiklerini bildiren Kurum, "Bu çerçevede 7 ilimizde valilikler koordinasyonunda sahada bilfiil çalismalarimizi yürütüyoruz." dedi.
Kurum, bölgedeki atik su aritma tesislerinin takibi, desarj istasyonlarindaki kriterlerin sürece göre degisimi, yönetmeliklerin revize edilmesi, izleme noktalarinin 90'dan 150'ye çikarilmasi, deniz yüzeyindeki temizligin 7 ilde 24 saat esasina göre çalisilmasi gibi birçok eylemi hayata geçirmeye gayret ettiklerini vurguladi.
Kisa ve uzun vadede atilmasi gereken adimlari atarken gerek organik bakterilerin denize birakilmasi, gerekse teknik açidan çalismalari kurul bünyesinde takip ettiklerini aktaran Kurum, söyle konustu:
"Bu çerçevede pilot uygulamalarimizi gerçeklestiriyoruz. Bugün de 4'ü Izmit Körfezi'nde (Kumla Deresi, Kilez Deresi, Seka Park ve Tütünçiftligi) olmak üzere biri Pendik Marina'da 5 noktada daha önce Kanada'da uygulamasi yapilmis, oradaki göllerde, akarsularda, nehirlerde basarili olmus, oralardaki alglerin azalmasina, yine oradaki yasam kaynaginin, oksijenin artarak devam etmesine imkan saglamis bir çalisma var. Bu çalismayi önemsiyoruz. Bu çalisma çerçevesinde denize hep beraber biraktigimiz cihazlarla denizdeki oksijen seviyesini artiracak adimlari atiyoruz.
Bu cihazlar bulundugu alanin 500 metre çapinda, 30 metre derinliginde yaklasik 16 ila 26 hektar genislikteki alana etki edebiliyorlar. Bu cihazlar aslinda denizin yüzeyindeki gerginligi azaltarak atmosferdeki oksijenin daha fazla deniz dibine gitmesine imkan sagliyor. Tamamen günes enerjisiyle çalisiyor ve anlik verilerimizi bize iletiyorlar. Bir taraftan deniz yüzeyindeki gerginligi azaltarak denizin altindaki uygulamaya çalistigimiz eski ekolojik yasama katki saglayacak, oksijen seviyesini artiracak çalismayi pilot olarak su an 4 bölgemizde yürütecegiz. Bu çalisma 6 hafta sürecek. 6 hafta içinde denizdeki oksijen seviyesinin en az 8 miligram/litre olmasi öngörülüyor."
Bakan Kurum, su anda denizin farkli noktalarinda oksijen seviyesinin 2 miligrama kadar düstügünü tespit ettiklerine dikkati çekerek, "Dolayisiyla oksijen seviyesini artirmamiz, buradaki balik türlerinin yasamasi, oradaki canlilarin yeniden yasamlarini sürdürmesi, yine oradaki ekolojik yasamin kendi düzeni çerçevesinde ilerlemesi adina önemli. Sonuçta bu müsilajlar aslinda o ekolojik düzen içerisinde baliklar tarafindan yenebiliyor ancak oradaki müsilajin çoklugu, oksijen seviyesinin azligi, azot ve fosfor seviyesinin yüksek olmasi sebebiyle o ekolojik yasam maalesef istedigimiz sekilde ilerlemiyor. Kisa vadede oksijen seviyesini artirarak, insallah hem deniz yüzeyindeki yosunlari, algleri, yine kötü koku ve görüntü üreten mikroorganizmalari da engellemis olacagiz. Basarili olmasi halinde tüm Marmara'da da bu uygulamayi olusturdugumuz Bilim Kurulu çerçevesinde yürütüyor olacagiz."
- "5 bin 306 metreküp müsilaji toplayarak bertarafini sagladik"
Kurum, 8 Haziran'da baslattiklari seferberlikle sahada 1500 kisinin çalismalarina devam ettigini, illerde belediyeler ve valiliklerin koordinasyonunda çalismalarin sürüldügünü vurguladi.
Temizlik çalismalarina deginen Bakan Kurum, sunlari söyledi:
"Gerek deniz temizleme araçlariyla gerek kiyida müsilajin toplanmasiyla birlikte bugüne kadar 5 bin 306 metreküp müsilaji toplayarak bertarafini sagladik. Bu da aslinda su açidan önemli, hem görüntü kirliligini hem koku kirliligini gideriyoruz ve o müsilajla tabaka haline gelmis deniz yüzeyinden onlari alarak denizdeki yasamin yeniden sürmesine imkan saglamis oluyoruz, Aslinda oraya günes isinlarimiz gidiyor, denizimiz nefes aliyor. Oradaki canlilarimizin nefes almasi adina önemli bir çalisma. Su anda 72 tekne ve çok sayida gerek karada gerek deniz yüzeyindeki ekip ve ekipmanlarla deniz temizleme seferberligimiz devam etmektedir."
Bir taraftan da 7 ilde çevre denetimlerini, valiliklerle birlikte yürüttüklerini vurgulayan Kurum, bugüne kadar 5 bin 373 denetim gerçeklestirdiklerini, 97 tesise 13 milyon lira idari para cezasi verdiklerini belirtti.
Bakan Kurum, 16 isletmeye de kapatma cezasi verdiklerine deginerek, "Yaptigimiz denetimlerle Yalova'da 3, Balikesir'de 3, Tekirdag'da 9, Kocaeli'de 1 isletme olmak üzere 16 isletme faaliyetten men edildi. Yani Marmara Denizi'mizin bu anlamda korunmasi, eski haline getirecek adimlarin atilmasini, 22 maddelik eylem planlariyla hayata geçirmeye devam ediyoruz." dedi.
Yerel yönetimlerin atik aritma tesislerinin insasina imkan saglayacak kanuni düzenlemeyi de hazirladiklarina isaret eden Kurum, bu kapsamda belediyelerin farkli alternatifler ve metotlarla atik su aritma tesislerini kapasitesini ve teknolojisini iyilestirebileceklerini bildirdi.
Üniversitelerle olusturduklari gruplarin, tüm Marmara'da belli noktalarda numune alinmasi ve aritma tesislerinin takibinin yapilmasi suretiyle tüm Marmara'ya iliskin çalismalarini baslattiklarini aktaran Bakan Kurum, "Aldigimiz numunelerle sürecimizi anbean takip ediyoruz. Sudaki oksijen seviyesini artirmak için koydugumuz bu cihazlari, gördügümüz sürekli oksijen cihazlariyla birlikte takibini yapiyoruz. Bu takip neticesinde de alacagimiz veriler bizim için çok kiymetli. Bu noktada insallah 4-6 hafta içerisinde bu neticelerimizi alip, yine milletimizle paylasiyor olacagiz. TÜBITAK MAM bünyesinde olusturdugumuz hem akademisyenlerimiz hem hocalarimiz hem bakanligimiz temsilcileriyle birlikte bu çalismalari takip edecegiz, Alacagimiz sonuçlara göre de kisa vadede atacagimiz adimlara yönelik önemli bir çalisma olacak, önemli bir destek olacaktir. " ifadelerini kullandi.
(Sürecek)