Cumhurbaskani Erdogan, Antalya Diplomasi Forumu'nun Açilisinda Konustu Açiklamasi (2)

'Yeni dönemde diplomasimizi yogunlastirmamiz gereken alanlarin basinda Güvenlik Konseyi'nin daha kapsayici bir yapiya kavusturulmasi geliyor' 'Statükodan çikar saglayanlar elbette kendilerine asimetrik güç veren bu imkani paylasmak istemeyeceklerdir. Hatta reform taleplerini dile getiren ülkeleri dislamaya, susturmaya yönelik gizliaçik baskilar da olur. Türkiye ile ilgili son dönemde sik sik tedavüle konulan eksen tartismalari, bu hazimsizligin isaretidir' 'Dünya hizla degisirken devletler arasi iliskilere bakisimizi ve diplomasimizi de buna uyarlamak mecburiyetindeyiz. Girisimci ve insani dis politika anlayisimizin gerisinde de bu yenilesme ve dönüsüm ihtiyaci bulunuyor. Asirlara sari tecrübe ve engin birikimi yansitan Türk diplomasisi gücünü degisen sartlara ayak uydurma kabiliyetinden aliyor' 'Akdeniz'in bir baris, refah ve is birligi alani olmasini arzu ediyoruz. Tüm paydaslarin katilacagi Dogu Akdeniz Konferansi önerimiz halen masadadir. Dogu Akdeniz'deki enerji kaynaklarinin cephelesme yerine is birligine vesile olmasi bizlerin elindedir'

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Yeni dönemde diplomasimizi yogunlastirmamiz gereken alanlarin basinda Güvenlik Konseyi'nin daha kapsayici bir yapiya kavusturulmasi geliyor. Statükodan çikar saglayanlar elbette kendilerine asimetrik güç veren bu imkani paylasmak istemeyeceklerdir. Hatta reform taleplerini dile getiren ülkeleri dislamaya, susturmaya yönelik gizli-açik baskilar da olur." dedi.

Erdogan, NEST Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Anadolu Ajansinin "Global Iletisim Ortagi" oldugu "Antalya Diplomasi Forumu"nda katilimcilara hitap etti.

Mevlana'nin "Her gün bir yerden göçmek ne iyi, her gün bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan, donmadan akmak ne hos. Dünle beraber gitti cancagizim. Ne kadar söz varsa düne ait simdi yeni seyler söylemek lazim." sözlerini paylasan Cumhurbaskani Erdogan, "Sadece siyasetçiler, diplomatlar olarak degil akademisyenler, ögrenciler, is adamlari, sivil toplum kuruluslari olarak topyekun yeni seyler söylememiz gereken bir dönemdeyiz. Eskinin aliskanliklariyla, geçmisin dar kaliplariyla günümüzün sorunlarina çözüm bulamayacagimiz açiktir." ifadelerini kullandi.

Birlesmis Milletler Güvenlik Konseyi basta olmak üzere küresel sistemin üzerine insa edildigi ana yapilarin mevcut halleriyle çözümün degil sorunun bir parçasi oldugunu ifade eden Erdogan, "Iki kutuplu dünya tasavvurunun bize dayattigi bu kurumsal yapilarla 21. yüzyildaki yolculugumuzu devam ettiremeyiz. Türkiye olarak 'Dünya besten büyüktür' sancagi altinda yürüttügümüz mücadelenin gayesi eskinin yüklerinden kurtularak yeniyi kucaklamaktir." dedi.

Yaklasik 8 milyar insanin kaderinin Birlesmis Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyesi 5 ülkenin insafina birakilamayacagini belirten Cumhurbaskani Erdogan, 190 ülkeye bir süreligine masada oturma hakki veren ancak kendi kaderleriyle ilgili söz hakki tanimayan bir sistemin adalet üretemeyecegini söyledi. Adaletin bulunmadigi yerde çatisma ve gerilimin eksik olmayacagini aktaran Erdogan, söyle devam etti:

"Yeni dönemde diplomasimizi yogunlastirmamiz gereken alanlarin basinda Güvenlik Konseyi'nin daha kapsayici bir yapiya kavusturulmasi geliyor. Statükodan çikar saglayanlar elbette kendilerine asimetrik güç veren bu imkani paylasmak istemeyeceklerdir. Hatta reform taleplerini dile getiren ülkeleri dislamaya, susturmaya yönelik gizli-açik baskilar da olur. Türkiye ile ilgili son dönemde sik sik tedavüle konulan eksen tartismalari, bu hazimsizligin isaretidir. Bu art niyetli suni, hakikatlerle bagdasmayan tartismalarin bizim cesaretimizin kirmasina müsaade etmiyoruz. Hem vatandaslarimizin hem evlatlarimizin hem de tüm insanligin gelecegi adina hakki ve adaleti savunmaya devam ediyoruz, devam edecegiz. Bunun uzun, yorucu ve çetin bir süreç oldugunun süphesiz bilincindeyiz. Sabrin aci, meyvesinin ise tatli oldugunu gayet iyi biliyoruz. Siz dostlarimizin bu konuda bizimle ayni hissiyati tasidiginiza inaniyor, desteginize güveniyoruz."

- "Türk diplomasisi gücünü degisen sartlara ayak uydurmak kabiliyetinden aliyor"

Cumhurbaskani Erdogan, Mevlana'dan ilhamla Antalya Diplomasi Forumu'nun temasini "Yenilikçi Diplomasi, Yeni Dönem, Yeni Yaklasimlar" olarak belirlediklerini bildirerek "Dünya hizla degisirken devletler arasi iliskilere bakisimizi ve diplomasimizi de buna uyarlamak mecburiyetindeyiz. Girisimci ve insani dis politika anlayisimizin gerisinde de bu yenilesme ve dönüsüm ihtiyaci bulunuyor. Asirlara sari tecrübe ve engin birikimi yansitan Türk diplomasisi gücünü degisen sartlara ayak uydurma kabiliyetinden aliyor." dedi.

Bugünün dünyasinda etkin diplomasinin, olaylara genis açi ile bakmaktan ve sahadaki gelismeleri yakindan takip etmekten geçtigini anlatan Erdogan, sunlari bildirdi:

"Diplomatik basari ise gelismeleri hizli ve ön alici müdahalelerde bulunabildiginiz takdirde yakalaniyor. Türkiye 252 dis temsilciligi ile dünyanin en genis 5. diplomatik agina sahip ülkesi konumundadir. Sadece genisleyen diplomatik agimizla degil TIKA, AFAD, YTB, Yunus Emre Enstitüsü, Türkiye Maarif Vakfi, Kizilay ve Türk Hava Yollari gibi kurumlarimizla da dünyanin dört bir kösesinde varlik gösteriyoruz. Nitelikli, alaninda yetkin diplomatlarimizla ülkemizin çikarlarini savunurken dünyanin neresinde olursa olsun barisa, istikrara, kalkinmaya ve refaha katki saglamak için çaba harciyoruz. Bu anlayisla attigimiz adimlarin meyvelerini birçok bölgede aldik, aliyoruz. Komsumuz Suriye'de halkin iradesini yansitacak bir siyasi çözümün bulunmasi için var gücümüzle çalistik. Yaklasik 10 yildir 4 milyona yakin Suriyeli kardesimizi ülkemizde misafir ediyoruz. Sinirimizin hemen ötesinde, zor sartlarda hayata tutunmaya çalisan 5 milyonu askin mazluma da yardim elini uzatiyoruz. Suriye'de faaliyet gösteren PKK, PYD, YPG ve DEAS gibi terör örgütlerine karsi sahada varlik gösteren ilk ülke biz olduk. Suriye'nin yabanci terörist savasçilar için bir egitim ve barinma kampina dönüsmesine müsaade etmedik. DEAS'in Suriye'deki varligina büyük ölçüde son vererek ülkemizde birlikte Avrupa ve dünyanin güvenligine de katki sagladik. Su an itibariyla DEAS'in 4 bin 500 mensubunu etkisiz hale getirdik."

- "Uluslararasi toplumdan bekledigimiz destegi alamadik"

Türkiye'nin bugüne kadar 430 bin Suriyelinin güvenli ve gönüllü sekilde topraklarina dönüsünü temin ettigine isaret eden Cumhurbaskani Erdogan, "Idlib'deki yerlerinden edilmis kisilere de briket ev insasi gibi projelerimizle destek veriyoruz. Onlari çadirlardan kurtariyoruz, fedakarca ve samimiyetle yürüttügümüz tüm çalismalarda karsilastigimiz sikintilari, buradaki pek çok dostumuz yakinen biliyor." dedi. Erdogan, gerek terör örgütleriyle mücadelede gerekse Suriye'yi istikrarlilastirma çabalarinda uluslararasi toplumdan bekledikleri destegi alamadiklarini söyledi.

Türkiye'de sivilleri katleden canilerin, siyasi siginmaci statüsü verilerek yillarca korunup kollanip himaye edildigini dile getiren Erdogan, "DEAS ile mücadele kilifi altinda güney sinirimiz boyunca bir terör devleti kurulmaya çalisildi. PKK'nin her yil on milyonlarca avro haraç toplamasini engelleyecek birkaç göstermelik operasyon disinda hiçbir kararli adim ne yazik ki atilmadi. Oysa terörün her türlüsüyle mücadele, dünyaya demokrasi ve hukuk dersi verenler basta olmak üzere herkesin görevidir. Suriye'de baris ve istikrarin saglanmasi sadece Türkiye'nin degil hepimizin sorumlulugudur." ifadelerini kullandi.

- "Yunanistan'la yakaladigimiz ivmeden memnuniyet duyuyoruz"

Libya halkinin da benzer sekilde yillar süren acili bir dönemden geçtigini animsatan Cumhurbaskani Erdogan, sunlari kaydetti:

"Birlesmis Milletlerce taninan mesru Libya hükümeti ile dayanismamiz, ülkede ateskese, birlige ve yeni bir baslangica giden yolu açti. Libya'da yaralarin sarilmasina, yeniden imara, kalkinmaya yönelik destegin bilhassa bu kritik süreçte artirilmasi önem arz ediyor. Çözümsüzlügün yasattigi sikintilari bugün aramizda bulunan Azerbaycan, Gürcistan ve Ukraynali dostlarimiz da tecrübe ettiler, halen de ediyorlar. Bu yükü Kibris meselesi baglaminda biz zaten yillardir tasiyoruz. Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti'nin Cenevre'de sundugu egemen esitlige dayali, iki devletli çözüm önerisini destekliyoruz. Akdeniz'in bir baris, refah ve is birligi alani olmasini arzu ediyoruz. Tüm paydaslarin katilacagi Dogu Akdeniz Konferansi önerimiz halen masadadir. Dogu Akdeniz'deki enerji kaynaklarinin cephelesme yerine is birligine vesile olmasi bizlerin elindedir. Komsumuz Yunanistan'la son dönemde yakaladigimiz ivmeden memnuniyet duyuyoruz. Müttefikimiz Amerika Birlesik Devletleri ve Avrupa Birligi ile de olumlu çerçevesinde is birligimizi güçlendirmek istiyoruz."

(Sürecek)
Kaynak: AA