Tuz Gölü Kuraklik Nedeniyle Küçülüyor

Aksaray Üniversitesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Hatim Elhatip: 'Tuz Gölü'nün 1987'de yüzey doluluk orani 92 bin 562 hektardi. 2019'da Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligina yaptigimiz Tuz Gölü Biyoçesitliligi Arastirma Projesi kapsaminda sondaj kuyularinin üstündeki su seviyesini ölçen cihazla yer alti sularinin ölçümünü yaptik' 'Uydu fotograflari karsilastirmasiyla da gördük ki gölün su alani 32 bin 552 hektara kadar düstü. Yani gölün sularinin çekilme orani yüzde 65 civarinda'

ZEKERIYA KARADAVUT - Türkiye'nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, kurakligin etkisiyle küçülüyor.

Ankara, Konya ve Aksaray arasinda yer alan Tuz Gölü, basta flamingolar olmak üzere binlerce kusa ev sahipligi yapiyor. Göl alani, iklim degisikligine bagli kurakligin etkisiyle her geçen gün biraz daha daraliyor.

Gölle ilgili arastirmalar yapan Aksaray Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Hatim Elhatip, AA muhabirine, Tuz Gölü ve çevresinde özellikle 2000 yilindan itibaren yer alti ve yer üstü suyu miktarinda çok çarpici bir azalma gözlendigini söyledi.

Türkiye'nin 3 tarafinin denizlerle çevrili oldugunu hatirlatan Elhatip, Türkiye'de kisi basina düsen yillik kullanilabilir su miktarinin 1750 metreküpe kadar geriledigini vurgulayarak "Türkiye'nin su kaynaklarinin zengin, yer alti ve yer üstü sularinin bol, göllerinin ve akarsularinin çok oldugunu söylüyorduk ama maalesef su anda küresel isinma ve kuraklikla birlikte su kaynaklari kitligi yasanan ülkeler arasina girdik. 2030'da nüfusumuz 100 milyona ulastiginda, kisi basi kullanilabilir su miktarimiz 1000 metreküp olacak ve su fakiri sinifina girecegiz." diye konustu.

Elhatip, Türkiye'de yagis bakimindan en fakir bölgenin Iç Anadolu, bölgenin en az yagis alan bölümünün de Tuz Gölü Havzasi olduguna dikkati çekti.

Tuz Gölü'nün güneyde yer alan Toros Daglarindan yer alti sulariyla beslendigini anlatan Elhatip söyle devam etti:

"Arastirmalarimi 10-20 yillik zaman araliklarina göre yapiyorum. 1980-2000'li yillara bakildiginda Tuz Gölü'nü besleyen nehirler, yüzey sulari ve yagislar yeterliydi. Tuz Gölü'nün 1987 yilinda yüzey doluluk orani 92 bin 562 hektardi. 2019'da Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligina yaptigimiz Tuz Gölü Biyoçesitliligi Arastirma Projesi kapsaminda sondaj kuyularinin üstündeki su seviyesini ölçen cihazla yer alti sularinin ölçümünü yaptik. Uydu fotograflari karsilastirmasiyla da gördük ki gölün su alani 32 bin 552 hektara kadar düstü. Yani gölün sularinin çekilme orani yüzde 65 civarinda."

- "Hangi ürün ekilirse ekilsin pirinç tarlasi sular gibi sulama yapilmamasi gerekiyor"

Elhatip, kuraklik ve küresel isinmanin etkilerini en aza indirmek ve suyu en iyi sekilde kullanabilmek için insanlari egitmek gerektigini belirtti.

Suyun nasil islenmesi gerektiginden çiftçilerin hangi bitkileri ekmesine kadar her konuda egitimler verilmesi gerektigini aktaran Elhatip, "Çiftçilerimizin az su tüketen bitkileri ekmesi gerekiyor. Hangi ürün ekilirse ekilsin pirinç tarlasi sular gibi sulama yapilmamasi gerekiyor. Su kaynaklarimizin planli bir sekilde kullanilmasi gerekiyor. Kullanilmadiginda ilk basta yüzey sulari kayboluyor. Ülkemizdeki birçok sulak alanlarini kaybettik. Küresel isinma ve kurakliga bagli olarak asiri yer alti suyu kullanimi su kaybimiza neden oluyor." ifadesini kullandi.
Kaynak: AA