Rektör Karacoskun TRT Radyo'nun Konugu Oldu

Seda Uslu Sarioglu’nun Kilis sehri hakkinda bilgi vermesiyle baslayan program, Rektör Prof. Dr. Mustafa Dogan Karacoskun’un Kilis’in tarihine dair degerlendirmeleri ile devam etti. Karacoskun, M.Ö. 2000 ile 1550 yillari arasindaki bir zaman diliminde çivi yazisiyla yazilmis bir Asur tabletinde “Kilizi” adiyla geçen yerlesim yerinin, bugün içinde bulundugumuz Kilis oldugunu, Osmanli dönemi 1519 tarihli tahrir defterinde kentin adinin “Killiz” seklinde görüldügünü belirterek bu kayitlara göre Halep eyaletinin merkez sancaginin Kilis oldugunu vurguladi. Karacoskun, O dönemde sadece sehirlerde cuma namazi kilindigini ve Kilis’te de cuma namazi kilinmasi dolayisiyla Kilis’in sehir hüviyetinde oldugunu ifade etti.

Kilis’in kadim, köklü bir geçmise sahip oldugunun altini çizen Rektörümüz Karacoskun, Kilis’in Islamlasma sürecinin ve Osmanli yönetimine geçme sürecinin tarih açisindan çok önemli olduguna degindi. Kilis’in adeta bir açik hava müzesi oldugunu; kazilari devam eden Oylum Höyük’te günden güne yeni bilgilere ulasildigini ifade eden Karacoskun; Hristiyanlik dönemine ait Mozaikli Bazilika’nin, surlarinda Sultan Selahaddin’in gezindigi Ravanda Kalesi’nin, Islam tarihinde bilinen ve Peygamberimizin vahiy kâtibi olan Surahbil bin Hasene’nin türbesinin mutlaka gezilip görülmesi gerektigine dikkat çekerek, sahabeden Seyh Muhammed Bedevi ve Seyh Mansur’un türbelerinin, Talha ve Zübeyr’in makamlarinin Türkiye’de ayakta kalan 32 mevlevihâne arasinda yer alan Ak Mescit’in de Kilis’te bulundugunu söyledi.



Kilis’te olup da dünyada olmayan seyler soruldugunda Karacoskun, yüzyillardir farkli kültürlerin katkilariyla taçlanmis bir Türk mutfaginin, bir Kilis mutfaginin oldugunu ifade ederek, Kilis tavasindan, cennet çamurundan en eski zeytin agaçlarindan da bu baglamda bahsetti. Karacoskun, Kilis’in akla gelen önemli isimleri soruldugunda ise Kilis’in özellikle Osmanli döneminde mantik ilminde çok öne çikmis bir sehir oldugundan, meshur Çekmecelizade Haci Mustafa Efendi, Hocazade Abdurrahman Efendi, Ruhi Efendi, Üryanizade Osman Efendi’lerden; ayrica Kilis’in yetistirdigi önemli ilim insanlarindan Yavascazade Haci Hasim Efendi’den; Klasik Türk Musikisinin yasayan en büyük üstadi Prof. Dr. Alaeddin Yavasca’dan bahsederek, Necip Asim Yaziksiz, Muallim Rifat Bilge gibi dilciler, Türkologlarin yani sira mutasavvif Abdullah Sermest Efendi, sairlerden Seyfettin Basçillar, eski bürokratlardan Org. Dogan Güres, tiyatrocu Nejat Uygur, gazeteci Hincal Uluç gibi isimlere de degindi.

Karacoskun, Tolstoy’dan alinti yaparak tek önemli vaktin varligini; onun da içinde bulundugunuz anin oldugunu; en önemli kisinin beraber oldugununuz kisi, en önemli isin de iyilik yapmak oldugunu, Kilis’i, bu güzel topraklari, daha da güzel kilmanin önemine deginerek dünyanin en güzel yeri Kilis’i özel yapan, Kilis’in insanlari oldugunu vurgulayip programi sonlandirdi.