AK Parti Genel Baskanvekili Kurtulmus, Canli Yayinda Gündemi Degerlendirdi Açiklamasi

'Burada Büyüksehir Belediye Baskani ya da Büyüksehir Belediye Baskanligina açilmis bir sorusturma söz konusu degildir. Büyüksehir'de ya da sirketlerinde çalisan terör örgütleriyle irtibatli, iltisakli oldugu iddiasi olan bazi isimlerin tespit edildigi söyleniyor. Ve bu isimlerle ilgili bir tahkikat, bir teftis yapilacaktir' 'Yoksa bu kurumsal anlamda belediyenin ya da belediye baskaninin sahsiyla ilgili bir sorusturma degildir' 'Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani'na da buradan sesleniyorum. Endise etmeye gerek yok. Eger burada çalisanlar içerisinde gerçekten terörle ilgili isimler varsa bunlari ortaya çikarmak tabii ki hükümetin vazifesidir'

AK Parti Genel Baskanvekili Numan Kurtulmus, Istanbul Büyüksehir Belediyesindeki (IBB) teftise iliskin, burada Büyüksehir Belediye Baskani ya da Büyüksehir Belediye Baskanligina açilmis bir sorusturma söz konusu olmadigini belirterek, "Büyüksehir'de ya da sirketlerinde çalisan terör örgütleriyle irtibatli, iltisakli oldugu iddiasi olan bazi isimlerin tespit edildigi söyleniyor. Ve bu isimlerle ilgili bir tahkikat, bir teftis yapilacaktir" dedi.

Kurtulmus, Habertürk TV canli yayininda gazeteci Mehmet Akif Ersoy'un gündeme iliskin sorularini cevapladi.

Istanbul Büyüksehir Belediyesindeki (IBB) teftisin sorulmasi üzerine Kurtulmus, "Burada Büyüksehir Belediye Baskani ya da Büyüksehir Belediye Baskanligina açilmis bir sorusturma söz konusu degildir. Büyüksehir'de ya da sirketlerinde çalisan terör örgütleriyle irtibatli, iltisakli oldugu iddiasi olan bazi isimlerin tespit edildigi söyleniyor. Ve bu isimlerle ilgili bir tahkikat, bir teftis yapilacaktir. Yoksa bu kurumsal anlamda belediyenin ya da belediye baskaninin sahsiyla ilgili bir sorusturma degildir. Bir kere bunu böyle görmemek lazim. Devletin, ister belediye olsun, ister diger kamu kurum, kuruluslari olsun, burada çalisan vatandaslarimizin devlete sadakat prensibi içerisinde çalismasi bütün demokratik devletlerde aranan bir kosuldur. Yani hem devletin, kamunun kurum ve kuruluslarinda çalisacak ama Türkiye'de devleti yikmaya çalisan ya da rejimi degistirmeye çalisan bir takim terör gruplariyla irtibatli, iltisakli olacak. Bunu dünyanin hiçbir demokratik ülkesi kabul etmez." degerlendirmesinde bulundu.

IBB Baskanina seslenerek endise edilecek bir durum olmadigini dile getiren Kurtulmus, "Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani'na da buradan sesleniyorum. Endise etmeye gerek yok. Eger burada çalisanlar içerisinde gerçekten terörle ilgili isimler varsa bunlari ortaya çikarmak tabii ki hükümetin vazifesidir. Hükümet de bu vazifesini yapmak üzere. Nasil yapacak? Bir teftis mekanizmasini kullanarak ve tek tek her bir dosyayla ilgili kimse bu isimler, bunlarla ilgili gerekli incelemelerini yaparak bir karara varacak. Bunu tekraren söylüyorum, IBB ile ya da baskaniyla ilgili bir sorusturma meselesi degildir." diye konustu.

Kurtulmus, soru üzerine, Osman Kavala ve Selahattin Demirtas hakkinda Avrupa'dan gelen çesitli çagrilara da deginerek, "Türkiye disaridan yönetilecek bir hukuk sistemine sahip degildir. Türkiye bagimsiz bir hukuk sistemine sahip ve bu hukuk sistemi kendi içerisinde kararini verecektir. Fakat Avrupa Birligi ile bu tür geçmiste de böyle seyler oldu. Bu davalari biraz da politik olarak degerlendirip Türkiye'ye karsi bir politik baski araci olarak kullaniyorlar. Bunu dogru bulmadigimizi bir kere ifade etmek isterim." seklinde konustu.

Türkiye'nin yeni ekonomi modeli ile üretim odakli bir sisteme döndügüne isaret eden Kurtulmus, sunlari ifade etti:

"Ya geçmis dönemlerde denendigi gibi ve maalesef Türkiye'de basarisiz olundugu gibi siz tasarruf açiginizi disaridan yüksek faizle ve düsük kur ile alacaksiniz ve Türkiye bir ithalat cennetine dönecek. Ya da üreteceksiniz. Alin teriyle üreteceksiniz. Bunu dünya piyasalarinda satacaksiniz. Ve disaridan ihtiyaciniz olan dövizi saglayacaksiniz. Türkiye bu yolu tercih etmistir. Ben bunu 2013 mayisindan sonra baslayan bir süreç olarak görmemiz gerektigini düsünüyorum. Yani IMF ile iliskimizi sifirladigimiz noktada borçlarimizi ödeyerek kendi bagimsiz ekonomi politikamiza yönelmeye basladigimiz süreçten sonra alinmasi gerektigini düsünüyorum."

Kur korumali mevduat sistemine yönelik "örtülü faiz" elestirilerine de deginen Kurtulmus, "Sadece politik söylem olarak ortaya konulmus, atilan bu adim hakkinda vatandaslarimizin, özellikle genis muhafazakar kitlelerin tereddüt geçirmesini saglamak üzere uydurulmus bir sözdür. O isin örtülü ya da açik bir faizle uzaktan yakindan ilgisi yoktur. Vatandasimizin Türk lirasi nezdinde yapmis oldugu yatirimlarin korunmasiyla ilgili bir devlet garantisidir. Böyle görmek lazim." dedi.

Kurtulmus, dogalgazda kademeli tarifeye geçerek alim gücüne destek olacaklarini ifade ederek, su bilgileri paylasti:

"Milletin alim gücünün azalmamasi, negatif etkilenmemesi için biliyorsunuz Türkiye'de dogalgaz faturasinin dörtte üçünü devlet ödüyor. Elektrik faturasinin da yarisini devlet ödüyor. Bu olaganüstü büyük bir destektir. Bu hayat pahaliligi karsisinda vatandasimizin ezilmemesi için. Simdi bir çalisma daha yapiliyor. Dogalgazin evlerin cinsine göre, bir göz gecekondudaki dogalgaz harcamasindan alinacak fiyatla, lüks bir malikanede dogalgaz kullanan vatandasimizdan alinacak fiyatin farkli olmasi. Bunun kademelendirilmesiyle ilgili çalismalar da yapiliyor. Böylece vatandasimizin alim gücünün daha iyi olmasi temin edilmeye çalisiliyor."

Dis politikada bir degisim olup olmadigi sorusuna AK Parti Genel Baskanvekili Numan Kurtulmus, bölge ülkeleri ile degisen sartlara göre dis politikadaki dinamiklerin de degistigine dikkati çekerek, söyle devam etti:

"Türkiye olarak en büyük avantajimiz bölgedeki oynanan oyunun ne oldugunun farkindayiz. Bir kere Birlesik Arap Emirlikleri, Misir, Suudi Arabistan, Suriye baska ülkeler, bölge ülkeleri. Bu ülkelerin halklariyla Türkiye olarak hiçbir zaman problemimiz olmadi. Bunun altini böyle kalin bir sekilde çizmemiz lazim. Biz bu bölgenin halklariyla kardes olan bir milletiz. Ve kimseyle de bu anlamda bir sorunumuz yok. Zaman zaman bu benzer ülkelerde çikan sorunlarin hiçbirisinin kaynagi da Türkiye degildir. Buna hatta Yunanistan'i da ekleyebilirsiniz. Iste diger bölge ülkelerini de ekleyebilirsiniz. Simdi biz bu cografyada oynanan oyunun ne oldugunu biliyoruz. 'Böl, parçala yönet.' Daha fazla dagitmak, daha fazla parçalamak, daha fazla bölmek, inisiyatifsiz hale getirmek ve bölgenin disaridan gelecek olan bir takim müdahalelere açik hale gelmesi. Oyun böyle degil midir? Hele hele Amerikan'in, Irak'i isgaliyle birlikte baslayan süreç tamamen böyledir."

Kaynak: AA