Adalet Bakani Gül, Adana'da 'Adalet Bölge Degerlendirme Toplantisi'na Katildi Açiklamasi

'Inaniyorum ki yaptigimiz ve yapacagimiz tüm reformlarin meyvelerini almaya basladik ama 2023'te cumhuriyetimizin yüzüncü yilinda vatandasimiz, milletimiz, 'Evet ben tüm bu reformlari artik hissediyorum ve güven veren erisilebilir adaleti hissediyorum' duygusunu kazanacaktir' '2023, adalet alaninda da bir milat olacaktir. Reformlarin vatandasimiza dokundugu güven veren bir adalet sistemini kurmus olacagiz' 'Adalet Bakani ya da yürütmenin baska bir unsurunun 'Su davayi aç, bu davayi açma, sunu tutukla, sunu tutuklama' gibi hiç kimsenin bu anlamda bir yetkisi yok. Daha önce bu anlamda talimat verme yetkisi vardi. Bunu da biz kaldirdik, hükümetimiz kaldirdi. Neden? Çünkü yargi tamamen bagimsiz olacak' 'Bizim yarginin isini yapma hakkimiz, yetkimiz yok. Öyle bir yetkimiz yok ama bu ülkenin bir vatandasi olarak ve 84 milyon vatandas olarak yargidan da bu konuda adaletin tecelli etmesi, adil kararin verilmesi ve makul sürede verilmesi konusunda da hakli ve esasli bir beklenti hakki vardir' 'Kira uyusmazliklarinin da arabuluculuk yoluyla çözüme kavusturulmasi hususunda bir düzenleme için çalisiyoruz'

Adalet Bakani Abdulhamit Gül, "Inaniyorum ki yaptigimiz ve yapacagimiz tüm reformlarin meyvelerini almaya basladik ama 2023'te cumhuriyetimizin yüzüncü yilinda vatandasimiz, milletimiz, 'evet ben tüm bu reformlari artik hissediyorum ve güven veren erisilebilir adaleti hissediyorum' duygusunu kazanacaktir." dedi.

Gül, Valilik Ek Hizmet Binasi'nda Vali Süleyman Elban ile basina kapali görüstü. Ziyarette Bakan Gül'e, AK Parti Genel Baskan Yardimcisi Jülide Sarieroglu, AK Parti Adana milletvekilleri Abdullah Dogru, Ahmet Zenbilci ve Mehmet Sükrü Erdinç ile AK Parti Il Baskani Mehmet Ay da eslik etti.

Bakan Gül daha sonra kentteki bir otelde düzenlenen "Adalet Bölge Degerlendirme Toplantisi"nda, bu programlarin 14'üncüsünü Adana'da düzenlediklerini söyledi. Çok degerli yargi mensuplarinin sahada uygulamada karsilastiklari problemler, sorunlar, öneriler ve bu konuda daha iyi uygulama örneklerini hayata geçirmek adina bu toplantilara çok önem verdiklerini anlatan Gül, gerek Hakimler ve Savcilar Kurulu (HSK) yöneticileri, üyeleri, gerek Bakanlik kismiyla ilgili hangi konularda nelere ihtiyaç oldugunun karsilikli degerlendirildigi bu toplantilari çok önemli gördüklerini belirtti.

Gül, adaletin sadece bugünün ve dünün degil, yarinin da ve kiyamete kadar bütün tarih boyunca mülkün temeli oldugunu ve temeli olmaya da devam edecegini vurgulayarak söyle konustu:

"Bu düstur, hakikatinden hiçbir sey kaybetmeyecektir. Adaleti saglamak, hak edene hakkini vermek devletin temel görevleri arasindadir. Canlilar için hava nasil bir anlam tasiyorsa devletler için de adalet bu mesafededir. Insan için oksijen neyse milletler için adalet yine ayni mesafededir. Adalet toplumun en acil ihtiyaci ve insanin en temel hakkidir. Sairin de ifadesiyle 'Adalet insan için ekmekten, bina için temelden daha da üstün, daha da kiymetli bir yarari temsil etmektedir.' Hukuk devleti de adalete erisimin en temel güvencesidir. Bu nedenle hukuk devletinin tüm unsurlariyla tahkim edilmesi en temel hassasiyetimizdir. Hukuk devletinden anladigimiz da bir kanun devleti degildir elbette. Bagimsiz ve tarafsiz yarginin, hukukun üstünlügünü teminat altina aldigi herkesin ve her kurumun hukuka bagli oldugu bir sistemdir. Yarginin bagimsizligi ve tarafsizligi milletin yargiya güvenini artirarak 'Evet adalet yerini buldu.' duygusunu gelistirecek en temel anayasal bir ilkedir."

-"2023, adalet alaninda da bir milat olacaktir"

Gül, 2021'nin sonuna gelindigini ve yeni bir yila girilen bu dönemde bu toplantilar vesilesiyle ayni zamanda geçen yilin muhasebesini, gelecek yilin da planlamasini yaptiklarini anlatti. Gelecek yilin anlaminin kendileri için büyük oldugunun altini çizen Gül, sözlerini söyle sürdürdü:

"Artik yeni yüzyila gitmeden önceki son yilimiz ve cumhuriyetimizin yeni yüzyilina artik ulasmis olacagiz. Inaniyorum ki yaptigimiz ve yapacagimiz tüm reformlarin meyvelerini almaya basladik ama 2023'te cumhuriyetimizin yüzüncü yilinda vatandasimiz, milletimiz, 'Evet ben tüm bu reformlari artik hissediyorum ve güven veren erisilebilir adaleti hissediyorum.' duygusunu kazanacaktir. 2023'te yeni yüzyila girerken, yeni güven veren erisilebilir bir adalet sistemine de vatandaslarimizi kavusturmus olacagiz. Burada en büyük gücümüz, teminatimiz, inancimiz sizlersiniz. Sizlerin bu konuda adalete olan inanci ve reformlarin iyi uygulamayla vatandasimiza yansimasi. 2023, adalet alaninda da bir milat olacaktir. Reformlarin vatandasimiza dokundugu güven veren bir adalet sistemini kurmus olacagiz."

Gül, toplumun adalet beklentisinin hayatin her alaninda lazim oldugunu aktararak "Elbette sizden beklenen adalet de yargisal adalet, yargiya intikal etmis konulardaki adalet hususu. Burada da en kesin, en net ve en güven veren sekilde sizlerin bunu gerçeklestirmesi milletimizin beklentisidir. Son çare, son kapi, adliyenin kapisidir ve insanimiz da bu güveni sizlere, yargiya, güven duyarak sorunlarini çözmek istemektedir." diye konustu.

- "Savci sorusturmanin patronudur"

Yargi sürecinde Cumhuriyet savcisinin öneminden bahseden Bakan Gül, "Savci sorusturmanin patronudur. Resen veya emrindeki kolluk marifetiyle delileri toplayacak, bir haksizliga en hizli tepkiyi verecek olan Cumhuriyet savcisidir. Unutulmamalidir ki yarginin sözü kararlaridir. Yargi kararlariyla konusur. O kararlarin denetimi de yine yarginin kendi mecrasina aittir." ifadelerini kullandi.

Bakan Gül, yargi ve yürütmenin ayrilmasinin önemini anlatarak sunlari kaydetti:

"Bu perspektif yargiyi daha da güçlendirmek, bagimsizligini arttirmak için atilmis çok önemli bir adimdir. Dolayisiyla altini çizerek söylüyorum. Adalet Bakani ya da yürütmenin baska bir unsurunun 'Su davayi aç, bu davayi açma, sunu tutukla, sunu tutuklama.' gibi hiç kimsenin bu anlamda bir yetkisi yok. Daha önce bu anlamda talimat verme yetkisi vardi. Bunu da biz kaldirdik, hükümetimiz kaldirdi. Neden? Çünkü yargi tamamen bagimsiz olacak. Yürütme bu anlamda hiçbir sekilde 'yargisal yetki kullanmasin' anlayisiyla, yaklasimiyla bunu biz kaldirdik. Bu hukuk sistemimizi, bu hukuk kültürünü de hep birlikte insa etmek, bunu hep birlikte olusturmak mümkündür. Bu sadece bizim de degil, medyadan sivil topluma, kurumlara kadar herkesin, hepimizin ortak yükümlülügüdür. Bizim yarginin isini yapma hakkimiz, yetkimiz yok. Öyle bir yetkimiz yok ama bu ülkenin bir vatandasi olarak ve 84 milyon vatandas olarak yargidan da bu konuda adaletin tecelli etmesi, adil kararin verilmesi ve makul sürede verilmesi konusunda da hakli ve esasli bir beklenti hakki vardir."

- "Vatandasimizin hakli taleplerini yerine getirmek hepimizin sorumlulugudur"

Gül, vatandasin yargiya meramini anlattiginda çok iyi dinlenilmesi gerektigini, bunun herkesin dogal hakki oldugunu dile getirdi. Vatandasin, esit, adil ve saygin bir muamele bekledigini ve bunun çok dogal bir hak oldugunu aktaran Gül, söyle devam etti:

"Bu beklentiler, yargisal isleyisin de karnesidir. Bu karnemizi de vatandasimiz doldurmaktadir. Vatandasimiz adina karar verdiginiz bu süreçte vatandaslarimizin beklentilerini bu anlamda degerlendiriyoruz. Bakin tüm vatandaslarimiza sorduk. Yeni çalismamizi yaptik. Adliyeye gelen, adliyeye gelmeyen vatandasimiza sorduk. 'Neler bekliyorsunuz?' Bu beklentileri de hep sizlerle paylasacagiz. Vatandasimizin bu hakli taleplerini yerine getirmek hepimizin ortak sorumlulugudur. Bu adalet kapisinin herkese açik olmasi ve herkesin bu kapidan memnuniyetle ayrilmasi en temel amacimizdir. Bu konu da milletimizin yargidan beklentisidir."

- "Hukukun tüm araçlarini etkin kullanmak ortak görevimiz"

Hukukla toplumun iç içe oldugunu belirten Gül, "Örnegin vicdanlari derinden yaralayan bir olayin sorusturmasinda doktor raporundan kamera kayitlarina, güvenlik kamerasina kadar her türlü ayrintiya sorusturma asamasinda savciligin dikkat kesilmesi gerekiyor. Kamerasi var mi, kaydi var mi, doktor raporu nasil demis, ne söylemis? Bu konular üzerinde savciligin hassasiyetle durmasi lazim. Hukuk masumun hakki, magdurun gözyasi için vardir, kimsenin yaptigi yanina kar kalmasin diye vardir. Dolayisiyla hele hele bu magdur bir çocuksa, bir engelliyse, bu sorusturmalarda artik kili 40 yarmak lazim ve her ihtimali düsünmek, hukukun tüm araçlarini en etkin sekilde kullanmak bizim ortak görevimiz." dedi.

Gül, yargisal adaletin tecellisinde bilirkisilik kurumunun önemini anlatarak puanlama esasli bilirkisi performans sistemi getireceklerinin bilgisini verdi. 2021'de arabuluculuk konusunda 532 bin dosyada 1 milyondan fazla vatandasin birbiriyle davalik olmadan el sikisarak anlastigini dile getiren Gül, sunlari kaydetti:

"Bu önemli bir rakamdir, yillar sürecek bir mesele 1-2 yilda çözüme kavusmustur. Bu durum bizde yeni arabuluculuk alanlarinin açilmasi konusunda da yine bize ümit vermistir, çalisma hedeflerimizin arasinda reformlarda da bahsettigimiz çalismalara bizim için yön vermektedir. Önümüzdeki dönemde de bu çerçevede bazi basliklarda arabuluculuk uygulamasini gelistirmek istiyoruz, digerleri çalisiliyor. Bu konuda da kirayla ilgili bahsetmek isterim, kira uyusmazliklarinin da arabuluculuk yoluyla çözüme kavusturulmasi hususunda bir düzenleme için çalisiyoruz. Özellikle basit bir kira tespit davasinin bile 7, 9, 10 yil sürmesi gerçekten kabul edilemez bir durum. Bu hususla alakali kira konusunda da vatandasin kendi maliyla adeta 'rezil oldum' diye hep söyleriz ya 'Kendi malimla perisan oldum.', kiracinin da kiralayanin da magdur olmayacagi bir sistem."

Gül, e-Tebligat'in da bu yil çok basariyla uygulandigini, 38 milyon 951 bin e-Tebligat gönderimi yapildigini ve bununla 1 milyar lira tasarruf saglandigini anlatti.

Konusmasinin ardindan Gül, emekli olan Adana Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcisi Sabri Beytorun'a plaket verdi.
Kaynak: AA