Erzurum'da 'Iklim Degisikligine Uyum Egitimi' Toplantisi Gerçeklestirildi
Atatürk Üniversitesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tarik Komesli: 'Salgin hastaliklarin da sellerin de depremlerin ve kurakligin da en büyük sebebi insanoglu ve iklim degisikligi. Bunlarla hep beraber yasamayi, bunlara hep beraber uyum saglamayi ve önlem almayi ögrenecegiz'
Atatürk Üniversitesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tarik Komesli, salgin hastaliklarin da sellerin de depremlerin ve kurakligin da en büyük sebebinin insanoglu ve iklim degisikligi oldugunu belirterek, "Bunlarla hep beraber yasamayi, bunlara hep beraber uyum saglamayi ve önlem almayi ögrenecegiz." dedi.
Içisleri Bakanligi Afet ve Acil Durum Yönetim Baskanliginca (AFAD) yürütülen "Türkiye’de Iklim Degisikliginden Kaynaklanan Afet Risklerinin Azaltilmasi ve Uyum konusunda AFAD’in Kapasitesinin Artirilmasi Teknik Destek Projesi" kapsaminda, AFAD personeline yönelik "Iklim Degisikligine Uyum Için Egiticilerin Egitimi Projesi” konulu toplanti, Palandöken Kayak Merkezi'ndeki bir otelde gerçeklestirildi.
"Iklim Degisikligi Uyumu Için Egiticilerin Egitimi” Proje Takim Lideri Seyda Erciyes, burada yaptigi konusmada, ikincisi Erzurum'da gerçeklestirilen 3 milyon avroluk projenin hedefinin "Afete Dirençli Toplum Olusturmak” misyonunu destekleyecek sekilde, hem merkezi hem de yerel seviyede gerekli teknik ve insan kaynagini olusturularak AFAD’in iklim degisikliginden kaynakli afetlere uyum kapasitesini güçlendirmek oldugunu söyledi.
AFAD Il Müdürü Selahattin Karsli da Erzurum'un 19 Kasim'da 5,1 büyüklügünde deprem yasandigini belirterek, sunlari kaydetti:
"Erzurum'da meydana gelen 5,1 ve ardindan yasanan 4,7 büyüklügündeki bir depremde nasil yikim oluyor gözler önüne serildi. Normalde dünya literatüründe bu tür depremlerin yikici olmamasi gerekiyor ama öyle köyümüz var ki köyde hem afetten dolayi yikim hem kaya düsmesi hem de heyelan oldu. Daha önce risk haritasinda arkadaslarimiz isaretlemislerdi ayni bölgede bir de çig riski de var, dolayisiyla Erzurum olarak böyle bir cografyada yasiyoruz. Üzücü olan sudur; depremden etkilenen 11 köyde 139 agir hasarli yapi var, hiçbiri betonarme degil. Bu köylerde betonarme olan evlerin hiçbirinde çatlak dahi yok. 100-150 yillik evler tas ve çamurla yapilmis, üzerinde tedbir olsun diye çati yerine toprak yigini var, takdir edersiniz ki kis ve yagmurlarda agirligi 3 katina çikti ve bu nedenle ufak bir sarsintida gidiyor."
Karsli, bu durumun insanlarin kaderi olmamasi gerektigini belirterek, "Özellikle subat ayindan itibaren baslayan ve bütün illerin bitirdigi il afet risk planlari bu amaçla yapildi. Bu planlar çerçevesinde isler yürüyecek." ifadesini kullandi.
- "Dünyadaki en büyük sorun iklim degisikligi"
Atatürk Üniversitesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tarik Komesli de son yillarda iklim degisikliginin herkesin gündemine girdigine isaret ederek, "Bir arastirmaya göre dünyada su an en büyük sorun iklim degisikligi, ikincisi Kovid-19." dedi.
Yillardir gelen ve yillarca devam edecek olan problemle karsi karsiya olundugunu ifade eden Komesli, söyle konustu:
"Günümüzde karbon salinimini durdursak, bütün önlemleri alsak, bir tane kömür yakmasak bile iklim degisikligini yasayacagiz, bunun kaçisi yok, biz su an sadece bunu yavaslatmaya çalisiyoruz. Çünkü Ingiliz Sanayi Devrimi'nden sonra kaynaklarimiz o kadar hor kullanildi ki günde 100 milyon varile yakin petrol kullandilar, 100 milyonlarca ton kömür fosil yakitlar, kullaniliyor. Bunun yaninda sürekli sularimizi kirletiyoruz, sürekli iklimin degismesine sebep oluyoruz. Paris Iklim Anlasmasi imzalandi, 2015 yilinda, günümüzde yürürlüge girdi, biz de taraf olduk. Bu çok önemli bir anlasma, dünyada bu kadar ülkenin katildigi en büyük anlasma. Sorun global bir sorun, artik dönüsümüz, kurtulusumuz yok."
- "Iklim degisikligi bütün afetlerin bir arada olmasi demektir"
Komesli, dünyada 2100 yilinda ulasilmasi öngörülen sicakliga günümüzde ulasildigina dikkati çekerek, sunlari kaydetti:
"Bu çok kötü bir durum. Iklim degisikligi bütün afetlerin bir arada olmasi demektir. Ayni anda sel, ayni anda kuraklik oluyor. Önceden orman yanginlariyla mücadele ediyorduk, yanginlarda binlerce hektari kaybediyorduk su an milyonlarca hektari kaybediyoruz. Artik sel oluyor diyoruz ki yüz yilin en büyük selini yasadik. Durum her geçen gün daha kötüye gidiyor. Bunun için kurumlarimiz çalisiyor, bütün önlemleri aliyoruz. Salgin hastaliklarin da sellerin de depremlerin ve kurakligin da en büyük sebebi insanoglu ve iklim degisikligi. Bunlarla hep beraber yasamayi, bunlara hep beraber uyum saglamayi ve önlem almayi ögrenecegiz."
4 gün sürecek programa Karsli ve Komisli'nin yani sira AFAD personeli ve egitimciler katildi.
Kaynak: AA
Içisleri Bakanligi Afet ve Acil Durum Yönetim Baskanliginca (AFAD) yürütülen "Türkiye’de Iklim Degisikliginden Kaynaklanan Afet Risklerinin Azaltilmasi ve Uyum konusunda AFAD’in Kapasitesinin Artirilmasi Teknik Destek Projesi" kapsaminda, AFAD personeline yönelik "Iklim Degisikligine Uyum Için Egiticilerin Egitimi Projesi” konulu toplanti, Palandöken Kayak Merkezi'ndeki bir otelde gerçeklestirildi.
"Iklim Degisikligi Uyumu Için Egiticilerin Egitimi” Proje Takim Lideri Seyda Erciyes, burada yaptigi konusmada, ikincisi Erzurum'da gerçeklestirilen 3 milyon avroluk projenin hedefinin "Afete Dirençli Toplum Olusturmak” misyonunu destekleyecek sekilde, hem merkezi hem de yerel seviyede gerekli teknik ve insan kaynagini olusturularak AFAD’in iklim degisikliginden kaynakli afetlere uyum kapasitesini güçlendirmek oldugunu söyledi.
AFAD Il Müdürü Selahattin Karsli da Erzurum'un 19 Kasim'da 5,1 büyüklügünde deprem yasandigini belirterek, sunlari kaydetti:
"Erzurum'da meydana gelen 5,1 ve ardindan yasanan 4,7 büyüklügündeki bir depremde nasil yikim oluyor gözler önüne serildi. Normalde dünya literatüründe bu tür depremlerin yikici olmamasi gerekiyor ama öyle köyümüz var ki köyde hem afetten dolayi yikim hem kaya düsmesi hem de heyelan oldu. Daha önce risk haritasinda arkadaslarimiz isaretlemislerdi ayni bölgede bir de çig riski de var, dolayisiyla Erzurum olarak böyle bir cografyada yasiyoruz. Üzücü olan sudur; depremden etkilenen 11 köyde 139 agir hasarli yapi var, hiçbiri betonarme degil. Bu köylerde betonarme olan evlerin hiçbirinde çatlak dahi yok. 100-150 yillik evler tas ve çamurla yapilmis, üzerinde tedbir olsun diye çati yerine toprak yigini var, takdir edersiniz ki kis ve yagmurlarda agirligi 3 katina çikti ve bu nedenle ufak bir sarsintida gidiyor."
Karsli, bu durumun insanlarin kaderi olmamasi gerektigini belirterek, "Özellikle subat ayindan itibaren baslayan ve bütün illerin bitirdigi il afet risk planlari bu amaçla yapildi. Bu planlar çerçevesinde isler yürüyecek." ifadesini kullandi.
- "Dünyadaki en büyük sorun iklim degisikligi"
Atatürk Üniversitesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tarik Komesli de son yillarda iklim degisikliginin herkesin gündemine girdigine isaret ederek, "Bir arastirmaya göre dünyada su an en büyük sorun iklim degisikligi, ikincisi Kovid-19." dedi.
Yillardir gelen ve yillarca devam edecek olan problemle karsi karsiya olundugunu ifade eden Komesli, söyle konustu:
"Günümüzde karbon salinimini durdursak, bütün önlemleri alsak, bir tane kömür yakmasak bile iklim degisikligini yasayacagiz, bunun kaçisi yok, biz su an sadece bunu yavaslatmaya çalisiyoruz. Çünkü Ingiliz Sanayi Devrimi'nden sonra kaynaklarimiz o kadar hor kullanildi ki günde 100 milyon varile yakin petrol kullandilar, 100 milyonlarca ton kömür fosil yakitlar, kullaniliyor. Bunun yaninda sürekli sularimizi kirletiyoruz, sürekli iklimin degismesine sebep oluyoruz. Paris Iklim Anlasmasi imzalandi, 2015 yilinda, günümüzde yürürlüge girdi, biz de taraf olduk. Bu çok önemli bir anlasma, dünyada bu kadar ülkenin katildigi en büyük anlasma. Sorun global bir sorun, artik dönüsümüz, kurtulusumuz yok."
- "Iklim degisikligi bütün afetlerin bir arada olmasi demektir"
Komesli, dünyada 2100 yilinda ulasilmasi öngörülen sicakliga günümüzde ulasildigina dikkati çekerek, sunlari kaydetti:
"Bu çok kötü bir durum. Iklim degisikligi bütün afetlerin bir arada olmasi demektir. Ayni anda sel, ayni anda kuraklik oluyor. Önceden orman yanginlariyla mücadele ediyorduk, yanginlarda binlerce hektari kaybediyorduk su an milyonlarca hektari kaybediyoruz. Artik sel oluyor diyoruz ki yüz yilin en büyük selini yasadik. Durum her geçen gün daha kötüye gidiyor. Bunun için kurumlarimiz çalisiyor, bütün önlemleri aliyoruz. Salgin hastaliklarin da sellerin de depremlerin ve kurakligin da en büyük sebebi insanoglu ve iklim degisikligi. Bunlarla hep beraber yasamayi, bunlara hep beraber uyum saglamayi ve önlem almayi ögrenecegiz."
4 gün sürecek programa Karsli ve Komisli'nin yani sira AFAD personeli ve egitimciler katildi.