Çocuklara 'Tarihi Geçmiş Aşı Yapıldığı' İddiaları

Sağlık Bakanlığı: 'Miadı geçen aşıların uygulandığı iddiası tamamen asılsızdır. Her ilacın ve aşının uygulaması öncesinde, son kullanma tarihi sağlık personelimiz tarafından ambalaj üzerinde yazılı bilgiden tekrar tekrar kontrol edilmekte, buna ilaveten uygulama öncesi karekod okutularak olası gözden kaçırılma durumlarında sistem tarafından uyarı verilerek bu tip bir hatanın önüne geçilmektedir' 'Sayıştay raporunda imha nedeni ile ortaya çıktığı iddia edilen kayıp, aynı yıl aşı bütçemiz dikkate alındığında yaklaşık yüzde 0,7'dir ve bu oran toplum sağlığı açısından alınması gereken bir önlemdir'

Sağlık Bakanlığınca, "çocuklara miadı geçen aşıların uygulandığı" iddiasının tamamen asılsız olduğu belirtilerek "Her ilacın ve aşının uygulaması öncesinde, son kullanma tarihi sağlık personelimiz tarafından ambalaj üzerinde yazılı bilgiden tekrar tekrar kontrol edilmekte, buna ilaveten uygulama öncesi karekod okutularak olası gözden kaçırılma durumlarında sistem tarafından uyarı verilerek bu tip bir hatanın önüne geçilmektedir." açıklaması yapıldı.

Bakanlıktan, bazı basın yayın organlarında, "63 bin çocuğa tarihi geçmiş aşı yapıldığı" ve "1,6 milyon aşının depolarda bozulduğu" iddialarının yer aldığı haberlere ilişkin açıklama yapıldı.

Aşı Takip Sistemi (ATS) ile tüm aile sağlığı merkezlerinin yanı sıra aşı uygulamaya yetkili 12 bin 277 uç noktaya kadar aşıların ısı takibinin yapıldığı, ATS'nin herhangi bir ısı değişikliğinde son kullanıcıyı uyardığı ve süre aşımı olması durumunda aşının imhası için uyarı ürettiği vurgulandı.

Açıklamada, şöyle ifadelere yer verildi:

"Haberlerde yer alan 'miadı geçen aşıların uygulandığı' iddiası tamamen asılsızdır. Her ilacın ve aşının uygulaması öncesinde, son kullanma tarihi sağlık personelimiz tarafından ambalaj üzerinde yazılı bilgiden tekrar tekrar kontrol edilmekte, buna ilaveten uygulama öncesi karekod okutularak olası gözden kaçırılma durumlarında sistem tarafından uyarı verilerek bu tip bir hatanın önüne geçilmektedir. Hiçbir sağlık personeli, etkinliğine güvenmediği veya miadı geçen bir ilaç veya aşıyı hastasına uygulamaz. Ayrıca ATS sistemi miadı geçmiş aşıların uygulanmasına müsaade etmez."

Herhangi bir aşı sıkıntısı yaşanmaması adına aşı ihalelerinin en az bir yıl öncesinden yapıldığına işaret edilen açıklamada, aşıların Bakanlığın ana deposuna girdikten sonra analizlerinin gerçekleştirildiği ve en az 6 aylık stok ile çalışıldığı aktarıldı.

Diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de olağanüstü durumlar göz önünde bulundurularak, yedek aşı alımı yapıldığı, hiçbir koşulda aşı sıkıntısı yaşanmaması için her zaman öngörülen ihtiyaçtan bir miktar fazlasının stoklandığı, bazı aşıların, tekli doz yerine on/yirmi dozluk flakonlar şeklinde üretildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu ürünler açıldıktan sonra 6-8 saat içerisinde tüketilmelidir. Yeri geldiğinde tek bir bebek için bu flakon açılmaktadır. UNICEF rehberleri, çok dozlu ürünlerde yüzde 50-90 arasında değişen oranda, tek dozlu ürünlerde ise yüzde 5-15 oranında zayiat öngörmektedir. Diğer taraftan zorunluluk arz etmeyen grip aşısı gibi ürünlerde de yeterli başvuru olmaması durumunda zayiat olabilmektedir. Tüm dünyada yaşanan bu gibi durumlar dışında kişilerin hatasına bağlı soğuk zincir kırılmaları veya son kullanım tarihinden kaynaklı zayiatlarda ise her bir aşı için il sağlık müdürlüklerimizce gerekli soruşturma yürütülmekte, sorumlulara aşı bedeli rücu ettirilmektedir. Zayiat oranları, dünyanın gelişmiş ülkeleri arasında da kabul edilebilir düzey olarak benimsenmiştir. Sayıştay raporunda imha nedeni ile ortaya çıktığı iddia edilen kayıp, aynı yıl aşı bütçemiz dikkate alındığında yaklaşık yüzde 0,7'dir ve bu oran toplum sağlığı açısından alınması gereken bir önlemdir."
Kaynak: AA