'Salon Takımı' Süslemenin Püf Noktalarını Öğreniyorlar
İŞKUR Afyonkarahisar İl Müdürlüğü ile Sultandağı Halk Eğitim Merkezi arasında imzalanan protokol kapsamında açılan salon takımı hazırlama kursuna katılan ev hanımları, farklı stilde nakış ve süsleme teknikleri öğrenerek, hem meslek ediniyor hem de ev ekonomisine az da olsa katkı sağlıyor Sultandağı Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Musa Kır:'Kursiyerlerimiz, burada bir evin salonunda bulunabilecek her şeyi yapıyor. Özellikle sehpa, vitrin ve kanepe örtüleri örüyorlar ama arkadaşlarımız, daha çok örgü sitilleri ve sanatsal kısmıyla ilgileniyor'
İŞKUR Afyonkarahisar İl Müdürlüğü ile Sultandağı Halk Eğitim Merkezi arasında imzalanan protokolle, ev hanımları açılan salon takımı hazırlama kursunda farklı stilde nakış ve süsleme teknikleri öğrenerek hem meslek ediniyor hem de aldıkları harçlıkla ihtiyaçlarını karşılıyor.
Sultandağı Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Musa Kır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İŞKUR ile birlikte kadınlara özel olarak açtıkları "Salon Takımları Hazırlama Kursu"na 15 kursiyerin katıldığını söyledi.
Kursun yaklaşık 2,5 aylık bir sürede tamamlanacağını dile getiren Kır, kursiyerlerin meslek öğrenmelerinin yanında günlük aldıkları 30 liralık harçlıkla da para kazandıklarını belirtti.
Kır, ev hanımlarının sosyal yaşama katılması anlamında da kursun önemine değinerek, "Kursiyerlerimiz, burada bir evin salonunda bulunabilecek her şeyi yapıyor. Özellikle sehpa, vitrin ve kanepe örtüleri örüyorlar ama arkadaşlarımız, daha çok örgü sitilleri ve sanatsal kısmıyla ilgileniyor. Gerçekten çok güzel eserler ortaya çıkıyor." ifadelerini kullandı.
Kursiyerlerinin edinecekleri meslekle aile bütçelerine katkı sağlamayı amaçladıklarını dile getiren Kır, bazılarının kısmen de olsa ürünlerini pazarlamaya başladığını vurguladı.
- Kursiyerler çeyizlerini de yapıyor
El Sanatları Teknolojisi Öğretmeni Ayşe Altun da açtıkları kursa yoğun ilgi olması sonucu kursiyerlerin mülakatla belirlendiğini bildirdi.
Bu ilginin kendilerini memnun ettiğini ifade eden Hatun, şunları kaydetti:
"Bir evde el işçiliğiyle düşünebileceğiniz her türlü ürünleri yapıyoruz. Masa, vitrin, konsol, seccade ve tablo gibi... Genelde kursiyerlerimizin ileriye dönük bilgi birikimlerini artırmaya çalışıyoruz. Özellikle farklı teknikler kullanıyoruz. Salon takımı hazırlanmasında ve süslenmesinde basit nakış iğne tekniklerinin yanı sıra, tel kırma, tel sarma, makine sarma teknikleri kullandık. Yine, piko çeşitlerinde de pul ve boncuklarla süsledik. Bunları da çeşitli kumaşlarla ve farklı stilleri birleştirerek güzel eserler ortaya çıkarıyoruz. Ayrıca, bazı arkadaşlarımız kendi çeyizlerini burada hazırlıyor. Bazı kursiyerlerimizde sipariş alarak ürünlerini satmaya başladı. Kadınlarımız bu işi severek ve isteyerek yapıyor. Hatta bazı kursiyerlerimiz bu meslekle ilgili iş yeri açma fikirleri bulunuyor."
- "Mesleği öğrenen arkadaşlarımız şimdiden para kazanmaya başladı"
Kursiyerlerden Çiğdem Albayrak da kursa severek ve isteyerek katıldığını belirterek, salon takımları ve çeyizlik ürünler yaptıklarını anlattı.
Annelerinin eski dantel ve oyalarını kursta yeni modellerle işlediklerini dikkat çeken Albayrak, şunları kaydetti:
"Bu kursa, dikiş nakış ve örgü öğrenmek için katıldım. İşin içine girince de çok farklı şeyler öğrendim. Annemin sandıktaki çeyizlerini buraya getirerek günümüzün farklı modelleri ve nakışlarıyla yeniledik. Yani eski ile yeni tarz stilleri birleştirdik. Yeni ve güzel salon takımları ortaya çıktı. Bu kurs, benim için çok yararlı olduğunu düşünüyorum. İlerleyen yıllarda da bu işi bir meslek haline getirmeyi düşünüyorum. Hatta mesleği iyi bir şekilde öğrenen arkadaşlarımız şimdiden para kazanmaya başladı."
Kursiyerlerden Aysu İğneci de İŞKUR'un kendilerine verdiği harçlıkları biriktirerek bir dikiş makinesi almayı planladığını ve bu meslekten para kazanmayı amaçladığını belirtti.
Kaynak: AA
Sultandağı Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Musa Kır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İŞKUR ile birlikte kadınlara özel olarak açtıkları "Salon Takımları Hazırlama Kursu"na 15 kursiyerin katıldığını söyledi.
Kursun yaklaşık 2,5 aylık bir sürede tamamlanacağını dile getiren Kır, kursiyerlerin meslek öğrenmelerinin yanında günlük aldıkları 30 liralık harçlıkla da para kazandıklarını belirtti.
Kır, ev hanımlarının sosyal yaşama katılması anlamında da kursun önemine değinerek, "Kursiyerlerimiz, burada bir evin salonunda bulunabilecek her şeyi yapıyor. Özellikle sehpa, vitrin ve kanepe örtüleri örüyorlar ama arkadaşlarımız, daha çok örgü sitilleri ve sanatsal kısmıyla ilgileniyor. Gerçekten çok güzel eserler ortaya çıkıyor." ifadelerini kullandı.
Kursiyerlerinin edinecekleri meslekle aile bütçelerine katkı sağlamayı amaçladıklarını dile getiren Kır, bazılarının kısmen de olsa ürünlerini pazarlamaya başladığını vurguladı.
- Kursiyerler çeyizlerini de yapıyor
El Sanatları Teknolojisi Öğretmeni Ayşe Altun da açtıkları kursa yoğun ilgi olması sonucu kursiyerlerin mülakatla belirlendiğini bildirdi.
Bu ilginin kendilerini memnun ettiğini ifade eden Hatun, şunları kaydetti:
"Bir evde el işçiliğiyle düşünebileceğiniz her türlü ürünleri yapıyoruz. Masa, vitrin, konsol, seccade ve tablo gibi... Genelde kursiyerlerimizin ileriye dönük bilgi birikimlerini artırmaya çalışıyoruz. Özellikle farklı teknikler kullanıyoruz. Salon takımı hazırlanmasında ve süslenmesinde basit nakış iğne tekniklerinin yanı sıra, tel kırma, tel sarma, makine sarma teknikleri kullandık. Yine, piko çeşitlerinde de pul ve boncuklarla süsledik. Bunları da çeşitli kumaşlarla ve farklı stilleri birleştirerek güzel eserler ortaya çıkarıyoruz. Ayrıca, bazı arkadaşlarımız kendi çeyizlerini burada hazırlıyor. Bazı kursiyerlerimizde sipariş alarak ürünlerini satmaya başladı. Kadınlarımız bu işi severek ve isteyerek yapıyor. Hatta bazı kursiyerlerimiz bu meslekle ilgili iş yeri açma fikirleri bulunuyor."
- "Mesleği öğrenen arkadaşlarımız şimdiden para kazanmaya başladı"
Kursiyerlerden Çiğdem Albayrak da kursa severek ve isteyerek katıldığını belirterek, salon takımları ve çeyizlik ürünler yaptıklarını anlattı.
Annelerinin eski dantel ve oyalarını kursta yeni modellerle işlediklerini dikkat çeken Albayrak, şunları kaydetti:
"Bu kursa, dikiş nakış ve örgü öğrenmek için katıldım. İşin içine girince de çok farklı şeyler öğrendim. Annemin sandıktaki çeyizlerini buraya getirerek günümüzün farklı modelleri ve nakışlarıyla yeniledik. Yani eski ile yeni tarz stilleri birleştirdik. Yeni ve güzel salon takımları ortaya çıktı. Bu kurs, benim için çok yararlı olduğunu düşünüyorum. İlerleyen yıllarda da bu işi bir meslek haline getirmeyi düşünüyorum. Hatta mesleği iyi bir şekilde öğrenen arkadaşlarımız şimdiden para kazanmaya başladı."
Kursiyerlerden Aysu İğneci de İŞKUR'un kendilerine verdiği harçlıkları biriktirerek bir dikiş makinesi almayı planladığını ve bu meslekten para kazanmayı amaçladığını belirtti.